Daha önce bu tür
kazaların araştırmalarını yapan Kanadalı
Uzman Dr. Max Vermij, Rıbbeck Hukuk Şirketi yetkilileriyle birlikte geldiği
Isparta'da kaza alanında yaptığı incelemelerin ardından
basın toplantısı düzenledi.
Enkaz alanında yaklaşık üç saat inceleme yaptığını belirten Vermij, daha önce aynı tip 14
uçak kazasının araştırmasında da bulunduğunu söyledi. 32 yıldır uçak kazalarının sebepleri üzerinde çalıştığını belirten Vermij, şu iddialarda bulundu:
''Düşme nedeniyle ilgili bazı soru işaretleri var. Uçak güney yönünde hareket ediyordu. İzlediği yol normal iniş yolu değildi. Anladığım kadarıyla iniş takımları açılmıştı ve yere yakınlığına baktığımda bu yakınlıkta iniş takımlarının açılmamış olması gerektiğini söyleyebilirim. Burada çelişkili bir durum söz konusu. İniş takımlarının inmesi için uçağın piste doğru ilerliyor olması gerekir. Öncelikle bu uçak havaalanı pistine doğru ilerlemiyordu. Yaklaşık 2 bin metre yükseklikte uçuyordu. Bu duruma bakıldığında iniş takımlarının açık olmaması gerektiğini anlıyoruz. Bu durumun arkasındaki mantık henüz çözümlenmiş değil. Ancak bakıldığında
pilotaj hatası bana pek mantıklı gelmiyor. Kanımca uçak ile ilgili bir
teknik durum söz konusu. Muhtemelen de cihazlarla ilgili bir problem vardı.''
''UÇAKLARLA İLGİLİ 32 YILLIK DENEYİMİM VAR''
Tecrübelerine dayanarak bu konuda açıklama yaptığını kaydeden Dr. Vermij, şöyle konuştu:
''Bu uçaklarla ilgili 32 yıllık deneyimim var. Aynı uçakla gerçekleşen 14 uçak kazasını araştırdım. Ciddi bir mekanik problem ya da cihaz sorunu varsa bu durumda pilotun bir hata yapma ihtimali yükselir. Pek çok kazada da temel neden mekanik sorundur. Bu durumda mekanik soruna karşılık pilot bir hata yapar. Bu kazada da tecrübelerime ve incelemelerime dayandığımda, pilotun hatasının temel neden olabileceğine dair mantıklı bir durum göremedim. Herhangi bir uçak kazasında hava şartları, mekanik sorunlar ve insan faktörü olmak üzere üç faktör söz konusudur. Biliyoruz ki hava bir unsur değildi. Bize de iki faktör kalıyor. Ya mekanik sorun ya da pilot hatası.
Şu anda da elde ettiğimiz bilgilere bakılırsa burada odaklanmamız gereken tek nokta; pilotaj hatası değil, bunun arkasında ne gibi nedenler olabilir bunlar olmalı. Bugüne kadar uçak kazalarının pek çoğunda hep pilot suçlanmıştır, ancak daha ayrıntısı incelendiğinde bunun mekanik bir sorun olduğu ortaya çıkar. Bu kazada da insan hatasının ötesinde bir sorun olduğu noktasına odaklanmalıyız.''
AMERİKALI AVUKATLAR
Toplantıya katılan Amerika'daki Rıbbeck Hukuk Şirketi'nin ortaklarından Avukat Monıca Kelly, Amerika'da bu tür olaylarda vatandaşlara verilen tazminat haklarından Türk vatandaşlarının da faydalanması gerektiğini söyledi.
Kelly, ''Yakın zamanlarda yüzlerce insanın ölümüne yol açan birçok hava felaketleri meydana geldi. Açtığımız
dava yoluyla bahse konu edilen kazanın nedenini araştırmaktayız. Amacımız, gelecekte benzer kazaların oluşmasını engellemek. Gösterdiğimiz çabalar sonucunda uçaklarda gerekli değişiklikler yapılacak ve bir çok hayat kurtarmış olacağız'' diye konuştu.
Davanın
Boeing Company aleyhine açıldığını belirten Kelly,'' Söz konusu şirket ABD'de, kaza geçiren uçağın imalatçısıdır. Uçak, McDonell Douglas Corporation tarafından imal edilmiştir. Uçağın modeli MD-83'dür. McDonell Douglas Corporation, The Being Company tarafından 1997 yılında satın alınmıştır''dedi.
''ABD'DE İLK DAVA AÇILDI''
Kelly, ABD'de ilk davanın, tanınmış bir fizikçi olan annesi Engin Arık'ı kazada kaybeden
Amerikan vatandaşı
Yavuz Arık adına açıldığını söyledi.
Rıbbeck Hukuk Şirketi'nin diğer ortağı Manuel Von da, ailelerden, dava sonuçlanıncaya kadar herhangi bir maddi beklenti içinde olmadıklarını söyledi.
Gazetecilerin sorusu üzerine tazminat beklentilerine değinen Von, şöyle konuştu:
''Amacımız Amerikalı vatandaşlara ödenen tazminatın aynısının Türk vatandaşlarına da ödenmesidir.
Tazminattan beklentimiz 200-300 milyon dolar civarında. Bu alınacak tazminatlar da, uçağın üreticilerin sorumsuz davranış içine girmelerini önleyecektir. Bilecekler ki böyle bir olay olduğunda aynı tazminat ödemeye mahkum olacaklardır.''
Davalarda başarıya ulaşıldığı takdirde ailelerden yüzde 20 ile 33 arasında
ücret talep edileceğini kaydeden Von, ''Şu ana kadar
mağdur ailelerin yüzde 50'sine ulaşmış bulunmaktayız. Kendileri vekaletlerini verdiler. Buradaki çalışmalarımızı tamamladığımız takdirde yargı işlemlerine başlayacağız'' diye konuştu.
Von, bir yandan ailelerle görüşmelere devam edeceklerini, diğer taraftan da kanıt bulma çalışmalarını sürdüreceklerini sözlerine ekledi.
AA