Çukurova Üniversitesi (ÇÜ)
Tıp Fakültesi Nefroloji ve Hipertansiyon
Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yahya Sağlıker, 8 yıl önce üniversite hastanesine gelen bir kronik böbrek hastasının yüzündeki değişimi fark ederek başlattığı bilimsel çalışmasının dünyada kabul görmesinin gururunu yaşadığını bildirdi.
Sağlıker, ''Kronik böbrek hastalarına gerektiği zamanda müdahale edilmeyip, en uygun zamanda en uygun ilacın verilmemesiyle hastada ortaya çıkan fiziki bozuklukları'' ifade eden ''Sağlıker Sendromu''nun, dünya tıp literatüründe yer olan 10 bin sendrom içinde bir Türk'ün adını taşıyan tek sendrom olduğunu söyledi.
Dünya tıp literatürüne giren Türk
bilim adamı olmaktan her zaman gurur duyduğunu, bunun karşılığında da hiçbir şey beklemediğini anlatan Sağlıker, şöyle konuştu:
''Yaptığım bilimsel çalışma için tek
kuruş para talep etmediğim gibi cebimden bugüne kadar binlerce dolar harcadım. Türkiye'yi doğudan batıya, kuzeyden güneye karış karış gezerek, kronik böbrek hastalarının fizyolojik değişimini inceledim. Bu çalışmamda kendi aracımı kullandığım gibi eşimi, çocuklarımı ve bir hekim olan kardeşimi de yanımda götürdüm, onların da benimle birlikte çalışmasını sağladım. Gittiğim kentlerde tüm giderleri kendi cebimden karşıladım.''
''30 ÜLKEDE KONFERANS''
Görevini sürdürdüğü ÇÜ Tıp Fakültesinde aldığı ücretin yaklaşık 40 mislini bugüne kadarki çalışmaları için harcadığını vurgulayan Sağlıker, şöyle devam etti:
''Tanımladığım 'Sağlıker Sendromunu'nu anlatmak için bugüne kadar 30
ülkede konferans verdim, uluslararası bilimsel toplantılarda yer aldım. 8 yılda binlerce kilometre yol katettim, kendi cebimden 40 bin dolar para harcadım, ABD,
İtalya ve
Polonya başta olmak üzere çok sayıda ülke tarafından
madalya ve çeşitli hediyelerle ödüllendirildim ama ülkemde bir teşekkür mektubu almadım. Yabancılar kıymetimi daha iyi bildi. Buna karşın Türkiye'deki çalışmalarıma ara vermeyi aklıma bile getirmedim.''
Bilimsel çalışmasını halen sürdürdüğünü, yıllık izin ve bayram tatillerinde Türkiye'yi karış karış gezerek, daha önce takibe aldığı hastalarının durumunu incelediğini anlatan Sağlıker, ''Bu çalışmalar, tanımladığım sendromun doğruluğunu daha da güçlendiriyor. Buradan elde ettiğim bilgilerle bilimsel sunumlarıma yeni dokümanlar katıyorum'' dedi.
Sağlıker, tüm olumsuzluklara rağmen,
genç kuşak bilim adamlarına yol gösterici ve örnek olabilmek, bir ya da birkaç değil, binlerce Türk bilim adamının dünya tıp literatürüne girmesini
teşvik etmek için ömrünün sonuna kadar mücadele etmeye kararlı olduğunu sözlerine ekledi.
AA