Madde bağımlılığıyla ilişkili ölümler 2011 yılına göre yüzde 54.3 artış göstermesine karşın madde bağlımlılığı tedavisi veren merkezler kapanıyor. Toplumsal bir mücadele alanına dönüştürülmesi gereken madde bağımlığı tedavisi gören kişilerin yüzde 59’unu işsizler, yüzde 30’unu düzenli bir işi olanlar yüzde 2.5’unu da öğrenciler oluşturuyor.
Son dönemlerde sık sık gündeme gelen bonzai kullanımı kaynaklı ölüm haberleri, gözleri bir kez daha kimyasal madde kontrolü ve tedavisine ilişkin yapılanlara çevirdi.
TUBİM (Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi) 2013 Türkiye Uyuşturucu Raporu ile Türkiye’de bu alandaki mevcut durum verilerini, Devlet Denetleme Kurulu’nun “Madde ve diğer bağımlılıklar ile mücadele kapasitesinin değerlendirilmesi” hakkında hazırlanan 30.01.2014 tarih ve 2014/2 sayılı araştırma ve inceleme raporu hazırladı. Raporda tespit edilen eksiklikler ve öneriler ile bu alana ilişkin yapılan çalışma sonuçları paylaşarak “Neler Oluyor” sorusuna yanıt arayan Dr. Ergün Demir ve Dr. Güray Kılıç’ın hazırladığı araştırma, ortaya çıkan vahim tablo kadar, tedavi konusundaki olumsuz gelişmeleri de gözler önüne seriyor. Cumhuriyet'in haberinde ki araştırmaya göre;
* TUBİM verilerine göre, madde bağımlılığı yüzde 2.9’la en yüksek 15-24 yaş arasında görülüyor. Ortalama ise yüzde 2.7 civarı. Ancak, uzmanlar bağımlılığa yakalanma oranlarının istatistiklere yansıyan oranlardan daha yüksek olduğunu belirtiyor.
* 2012 yılında poliklinik sayısı toplam 187 bin 329, yine aynı yıl yatarak tedavi gören hasta sayısı 5 bin 845.
* Yatarak tedavi gören hastalar ağırlıklı olarak İstanbul, Adana, Mersin, Antalya, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya’da görülüyor.
* Tedaviye başvuran hastaların 20-29 yaş grubu arasında yoğunlaştığı görülüyor. Bu yaş grubundaki hastaların toplam hastalara oranı yüzde 53. Ancak, tedavi gören kişilerde yelpaze en küçük 11, en büyük 71 yaş olarak istatistiklerde yer alıyor.
* Madde kullanımına ilişkin en küçük deneme yaşının 10, en büyük deneme yaşının 67 olduğu görülüyor. Maddeyi ilk deneme yaşının 15-24 yaşları arasında yoğunlaştığı görülse de ilk deneme yaşının yüzde 10’unun 15 yaşından küçük olması dikkat çekici.
* Erken yaşta maddeye başlayanlarda çoklu madde bağımlılığı gelişme riski daha fazla.
* Tedavi gören hastaların yüzde 70.6’sının ilk ve ortaöğretim mezunu, yüzde 21.9’unun lise mezunu, yüzde 5.2’sinin yüksekokul mezunu, yüzde 2.4’ünün hiç okula gitmemiş olanlar oluşturuyor.
* Tedavi gören kişilerin yüzde 59’unun işsiz, yüzde 30.3’ünün düzenli bir işi olduğu, yüzde 2.5’inin öğrenci olduğu görülüyor.
* Doğrudan uyuşturucu madde bağlantılı ölüm sayısı 2011’de 105 iken, bu sayı 2012’de yüzde 54.3 artış göstererek 162’ye yükseldi.
* Mevcut tedavi merkezleri sayı, yatak ve uzman sayısı bakımından yetersiz. 2012 verilerine göre bağımlılık tedavisi yapan 25 tedavi merkezi, toplam 678 hasta yatağı söz konusu.