MAHSUN KIRMIZIGÜL: SESİMİ ÖĞRETMENİM KEŞFETTİ
Sesimi ilk olarak ilkokul öğretmenim keşfetti.
Öğretmenim
müzik deslerinde bana türkü söyletirdi. "Sen ileride ünlü bir ses sanatçısı olacaksın" derdi. O öğretmenimi hiç unutamadım.
NÜKHET DURU: HEPİMİZİ AFFETTİ
Kandilli Kız Lisesi'nde okudum. Çok güzel bir
arkadaş grubumuz vardı. Özellikle ilkbaharda okulu kırıp hep birlikte Boğaz'da gezmeye giderdik. Bir gün sokaklarda gezerken matematik öğretmenimize yakalandık. Çok korkmuştuk, "Bir daha yapmazsanız, sizi affederim" dedi. Söz verdik, o da bizi okula bildirmedi. Bir daha da okuldan kaçmadık.
SEZEN AKSU: ÇOK YARAMAZDIM
Ben, Fen öğretmeni Şehriban Hanım ile
Matematik öğretmeni Sami Bey'in kızıyım. Hayatım iki öğretmenle başladığı için olsa gerek, bende öğretmenlerin yeri hep başkadır. Yine de okul yıllarımda haylazdım. Hep kafamın dikine giderdim. Bazı öğretmenlerimi burnumun direği sızlayarak hatırlıyorum. O yılları gerçekten çok özlüyorum.
DOĞA RUTKAY: CEZA ALMIŞTIM
Ortaokulu çok disiplinli bir okulda okumuştum.
Okulun formasına,
kıyafet disiplinine hiç uymazdım. Gömlek pembeyse sarı giyerdim. Sınıf öğretmenim uyarırdı ama bildiğimi yapardım. Bir gün bu yüzden ceza aldım ve kayıp
eşya odasında tüm gün bekletildim. Tabii bir daha da yapmadım.
UĞUR YÜCEL: ASKERLİK ANILARI GİBİ
Kuzguncuk
İlkokulu'ndan sonra, Beylerbeyi Ortaokulu ve
Kadıköy Lisesi'ne gittim. Eğitim dönemi unutulmuyor, askerlik anıları gibi... Kanlıca'da ilkokulu okurken, öğretmen babama, "Bu çocuk dahi" demiş. Sonra babam bana basit bir problem sordu, bilemedim. Babam öğretmenimle tartışmıştı.
SEDA SAYAN: "SEÇİMİNİ YAP" DEDİ
Çemberlitaş Kız Lisesi'nde okurken bir yandan da sahneye çıkmaya başladım. Gece sahne çalışmaları, gündüz okul yürümedi. Şarkıcı olduğum bir gün öğrenildi. Hiç unutmuyorum, müdür yanına çağırdı ve "Ya okula gel ya da git şarkıcı ol. Seçimini hemen yap" dedi. Şarkıcı oldum.
YONCA EVCİMİK: İYİ BİR DERS VERDİ
Lisede okurken Fenerbahçe'de oturuyorduk. Okulum Taksim'deydi. İki yaka arasında gidip gelirken hep otobüse binerdik. Otobüste sürekli arkadaşlarla güler şakalaşırdık. Diğer yolcular bundan rahatsız olurdu.
Çocukluk işte, aldırmazdık. Bir gün yine otobüste fazla
gürültü yapınca, diğer yolcular bize çok kızdı. Onların arasında tarih öğretmenimiz de vardı. Utancımızdan otobüsten inmiştik. Bir bakışı bize
ders oldu.
BUGÜN