Tuncay’dan haberler... Güney Kurtlar Vadisi’nde..
Kurtlar Vadisi
Pusu ekibi, dizide oynaması için
Tuncay Güney'e
teklifte bulundu.
Polat Alemdar'ın İskender Büyük'ün kirli işleri ve sırları konusunda Güney'den bilgi alması tasarlandı.
Büyük'ün
Ergenekon'daki Küçük'ü simgelediğine seyirciler inanıyor.
Senaryoya göre, Güney ile Alemdar yakında Toronto'da buluşacaklar... Bu rol için Güney'e 25 bin dolar
oyunculuk ücreti ödenecek... Bu arada Muro ve ekibi de
Kanada'da saklanacaktı ki, dizinin Show TV'den kaldırılması nedeniyle çekimler ertelenmiş durumda.
Güney, şu sıralar kaldığı evden çıkartılması için
mahkemeye verildi. Maddi olarak zor durumda. Mahkeme üç ay süreceği için evden çıkmıyor. Güney, Ergenekon Terör Örgütü'nün Türkiye'den kendisini öldürmesi için suikast timi göndermesinden korkmuyor, ancak ABD'de New York'ta meskun
tetikçi timinin gönderilmesinden çekiniyor.
Türkiye'deki muhtemel tetikçi ekiplerin isimlerini Kanada İstihbaratı CSIS'e verdiği için içi rahat. Kanada Konsolosluğu'ndan vize alamayacaklarını biliyor. Ancak Ergenekon'un ABD vatandaşı olmuş tetikçileri bulunuyor. Bu ekiplerin ABD'den Kanada'ya geçmesi çok kolay. Bunlardan bildiği isimleri CSIS'a vermiş, ellerini kollarını bağlamış. Ama bilmedikleri de elbette var. FBI, CIA ve CSIS tetikteler.
Bu arada MİT'in dosyasını devam eden Ergenekon mahkemesine göndermemek için gerekçe uydurmasına keyifli keyifli gülüyor. Mahkeme heyetinden bir savcı Güney'in ifadesini almak için resmi başvuruyu başlatmış olmalı ki, Güney'e bu istek bildirilmiş ve rızası alınmış. Sanık yapılsaydı konuşmayacak olan Güney,
tanık olmaktan memnun ve savcının sorduğu her soruya
cevap vermeye hazırlanıyor. MİT'in kendisi ile özel bir kanalla irtibat kurup kırmızı çizgiler çektiği de gelen bilgiler arasında.
Bu derin
kulis bilgileri, Toronto'da yaşayan gazeteci dostum Kara Kutu: Ergenekon'un
Karanlık İsmi Tuncay Güney kitabının yazarı Faruk Arslan'dan aldım.
Güney'in Arslan'a söylediği
JİTEM'in asit
ölüm çukurlarını ilk defa bu köşede 16 Kasım'da okudunuz. Daha sonra bu haberi alıntı yapmayan medya organı kalmadı.
Haberin üzerine giden gazeteciler ölüm kuyularının şahitlerini konuşturdular. Yıllardır sinen, korkan
mağdur vatandaşlarımızda bir umut belirdi. Çünkü
Şırnak Avukatlar Barosu'nun bu kitabı
delil göstererek yaptığı suç duyurusunu dikkate alan
Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı 15
Aralık'ta BOTAŞ asit kuyuları ve diğer ölüm kuyularının açılmasına karar verdi. Mağdurlar birer ikişer
savcılık ve baroya başvuruyor. Karanlık bir dönemin cinayetlerinin aydınlanması, bölgedeki vatandaşımızın devletine olan güvenini artıracak, korku imparatorluğu sona erecektir.
Diyarbakır'da devam eden Jİ- TEM davasının
Ergenekon davası ile birleştirilmesi kaçınılmaz hale geliyor. Şehit
Albay Özden cinayeti dosyasının yeniden açılması ve Ergenekon davası ile birleştirilmesi JİTEM davalarının Ergenekon davasına eklenmesine ilk yeşil ışıktı. Garih cinayeti dosyasının yeniden açılması da esasen başka bir Ergenekon cinayetinin tozlu raflardan indirilmesi anlamına geliyor.
Arslan'ın
sivil baron adayı ile ilgili verdiği ip uçları ilginç. Kitaptan takip edelim:
Bizim lider, 'neocon'ların en aşırı kanadına bağlı, bir Cumhuriyetçi. Diğer derin
Amerikan devletlerinin çatışması sırasında 'neocon'lar,
Irak savaşında yaşanan fiyasko sonrası etkinliğini göreceli yitirdi. Türk liderde geri adım atmak zorunda kaldı. Askeri ve sivil liderler, ılımlı Washington'un uyarılarına rağmen, AK Parti'yi devirmek için, söz konusu çeteyi başındaki generallerle 2001'de görevlendirdiklerine pişman oldular. NUH GÖNÜLTAŞ - BUGÜN
Öte yandan Pana
Film'den yapılan açıklamada "
Bugün Gazetesi’nin 28 Aralık 2008 tarihli nüshasında
Nuh Gönültaş’ın köşesinde yer alan
Kurtlar Vadisi Pusu dizisiyle ilgili iddialar tamamen gerçek dışıdır. Yazıda adı geçen şahsa herhangi bir teklif yapılması söz konusu dahi değildir.
Kurtlar Vadisi markası sıklıkla bu gibi manipülasyonların hedefi olmaktadır.
Medya mensuplarından ricamız, Kurtlar Vadisi Pusu dizisinin gerek senaryosu, gerek oyuncu kadrosu, gerek yayın tarihleri ve de yayın kanalı gibi konularda
Pana Film’in yetkilileri tarafından yapılan resmi açıklamalar dışındaki söylentileri dikkate almamalarıdır." denildi.