Derviş, "Ülkede kutuplaşma her ay artıyor. Bunu durdurmanın yollarından biri Avrupa hayalinin ve projesinin canlandırılmasıdır. Bu, derhal olmalı. Bunun olumlu ve sakinleştirici etkisi olacaktır. Aksi takdirde kutuplaşmanın devamı çok ciddi bir sorun olacaktır. Bir de Ortadoğu’da trajedinin içine girersek durum daha kötüleşecektir." dedi.
TÜSİAD ile Brookings Enstitüsü 'Türkiye-AB İlişkileri: Geleceğe Yönelik Senaryolar' başlıklı bir toplantı tertip etti. Toplantıda söz alan Ekonomiden Sorumlu eski Devlet Bakanı Kemal Derviş, Türkçe olarak, "Türkiye bir köprü. Ne Ortadoğu’yu ne üçüncü dünya dediğimiz ülkeleri ne Avrupa’yı dışlayabilir. Bir boyutu bırakıp diğer boyuta ağırlık veremez." ifadesini kullandı. Sonrasında görüşlerini İngilizce dile getiren Derviş, AB’nin esnek bir yapıya kavuşması gerektiğini belirtti. Her üyenin diğer üye ile bağlarının bire bir aynı olmak durumunda olmadığını kaydeden Derviş, şöyle devam etti:
"Örneğin Birleşik Krallık AB kurumlarını terk edebilir. Bu senaryo kuvvetli değil. Türkiye lehine olan Birleşik Krallık’ın AB üyeliğinin devamıdır. Belki bu büyük ülke AB’de olacak ama Euro Bölgesi’nde olmayacak. Ben kalacakları kanaatindeyim ama emin olamıyorum. Ayrıldıkları takdirde Euro Bölgesi güç bir konuma girecek. Türkiye, güçlü büyümesi ve siyasi durumu gereği Avrupa’yı geri plana itti. Yeni bir durum belirdi. Ama Avrupa yıkılmadı, yıkılmayacak. İlerler mi bilmem ama Avrupa fırtınayı atlatmayı başardı. Çok güç bir fırtınaydı. Parasal birliği ve birliğin gerektirdiği şeyleri yapmadan başardılar. Malum Avrupa’da bankacılık birliği, parasal politika birliği yoktu. Evet, Avrupa ilerleyecektir ama aynı dönemde Ortadoğu’da üzücü olaylar söz konusuydu. Belki Ortadoğu’da ulusların yanındayız, dostuyuz ama Ortadoğu yıkılıyor."
Ahmet Davutoğlu hükümetinin Avrupa ile bağların güçlendirmesi temennisinde bulunan Derviş, "Ülkede kutuplaşma her ay artıyor. Bunu durdurmanın yollarından biri Avrupa hayalinin ve projesinin canlandırılmasıdır. Bu, derhal olmalı. Bunun olumlu ve sakinleştirici etkisi olacaktır. Aksi takdirde kutuplaşmanın devamı çok ciddi bir sorun olacaktır. Bir de Ortadoğu’da trajedinin içine girersek durum daha kötüleşecektir." şeklinde konuştu. Kemal Derviş, Avrupa’ya da jest ve adımlar atmasını; Türkiye’ye olumlu iletiler vermesini tavsiye etti.
"G20 TÜRKİYE İÇİN FIRSAT"
Derviş, toplantıda katılımcıların sorularını da cevapladı. "G20 başkanlığı Türkiye için bir fırsat olur mu?" sorusuna şu karşılığı verdi:
"Türkiye’nin G20 başkanı olması büyük fırsat. Çok önemli bir konum. G20 belki kararları hayata geçirmiyor ama kararları tartışması adına önemli. Türkiye’nin G20 ve B20’ye sahne olması büyük fırsat. O dönemde Türkiye kendisini en iyi şekilde dünyaya tanıtmaya yönelecek. Türkiye’yi kötü tanıtacak olay ve durumlar talihsizlik olur. G20 başkanlığı Türkiye’ye yardımcı, faydalı olacaktır. Bunu Avrupalı ortaklar için koordinasyon için kullanırsak iyi sonuçlar elde edilir. Amerika ile bağlar adına da önemli."
CİHAN
