Resmi alan Avrupalı koleksiyonere, Küçük'le ilgili bilgi verilince çok hoşuna gitti..
İstanbul Harbiye Lütfi Kırdar Uluslararası
Kongre ve
Sergi Sarayı'nda düzenlenen Contemporary İstanbul adlı çağdaş sanat etkinliğine, yarın başlayacak olan
Ergenekon Davası damgasını vurdu. Ansen Atilla imzalı
Veli Küçük adlı güncel sanat e
seri, isminin açıklanmasını istemeyen ve 40 yaşın altında olduğu öğrenilen Avrupalı bir sanat koleksiyonerine 13 bin YTL'ye satıldı.
Sanatseverliğinin ticari spekülasyona malzeme edilmemesini isteyen sanat meraklısı
yabancı gizli alıcının, 30 yaşındaki Kayserili
sanatçı Ansen Atilla'nın eserini beğendiği sırada, bu eserin
Ergenekon davası ile bir ilgisi olup olmadığını bilmediği, ancak satıştan sonra esere konu olan kişi hakkında bilgi verilince bundan çok hoşlandığı öğrenildi.
AVRUPA'YA GİTTİ
İlhamını Ergenekon davası sanığından alan
Veli Küçük adlı sanat eseri, aslında Atilla'nın bir süredir üzerinde çalıştığı 'lambda monoprint dijital' denilen yüksek teknolojik ve sadece tek bir örneği bulunan bir yöntemle üretilen dizinin son halkası. Sanatçı, Arkadan adını verdiği bu serinin ilk parçasını Diktatörün Terzisi adıyla, 2004 tarihinde üretmişti. Bu serinin devamında sanatçı, ülkede ve dünyada değişen politik meseleler ve
Türkiye'deki yansımalarını eserlerine yansıtmaya başladı. Atilla daha sonra, Papa 16'ncı Benediktus'un Türkiye ziyareti nedeniyle Mucize isimli bir diğer iş daha üretti. Ayrıca Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül ve eşi Hayrinnüsa Gül'ün de tasvir edildiği yapıtlara imzasını attı. Sanatçı Ansen Atilla, Ergenekon Davası'nda
tutuklu bulunan ve yargılanan Veli Küçük'ü konu alan aynı adlı eseri üzerine, şu açıklamalarda bulundu:
GÖRSEL TARİH BELLEĞİ
"Geçen yıldan bu zamana kadar, Türkiye'nin aktüel ve politik gündeminde yer alan Veli Küçük'ün evinin odasındaki özel dolabında, havlulukların arasında gizlediği 'laptop'undan videokonferans yapması konusunu işledim. Haliyle, videokonferanslar sırasında Webcam'ın omuz ve yukarısı alanı göründüğü için, elindeki boş askılığı ve üzerine zamanında giymiş olduğu resmi kıyafetinin ceketi üzerinde, ama altındaki çizgili pijamalarıyla duruyor. Küçük'ün boyunun yetişemeyeceği esprisinden yola çıkarak bir pufun üzerinde bu video konferansı yaptığını ve o sırada dolabın altındaki ayakkabılık bölümünden de, eski postallarının görüntüsünün ortaya çıktığını tasvir ettim. Bu eseri aslında Türkiye'den bir alıcının edinmesini arzu ederdim. Çünkü, bu eserin içinde yer aldığı seri ile, görsel bir tarih belleği yaratmaya çalıştım. Güncel meselelerin, anında ve tarafsız olarak basında yer almaya çalışması, bu seriyi üretmeme yol açan etkenlerin başında."
SABAH