MHP Grup
Başkanvekili Oktay Vural,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın,
Anayasa değişikliği konusunda Genel Başkan Devlet Bahçeli'ye yönelik sözlerini eleştirerek, ''
Anayasa değişikliği için Uzlaşma Komisyonu istememize ve bu komisyona üye bildirmemize rağmen Başbakan, milletin gözünün İçine baka baka gerçekleri çarptırıyor'' dedi.
Vural,
TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Erdoğan'ın, Bahçeli'nin Anayasa değişikliği ile ilgili sözlerini yanıtlarken, ''
Meclis Uzlaşma Komisyonuna üye verilmediği'' yönünde ifadeler kullandığını anımsattı. Bu durumun gerçekleri yansıtmadığını ifade eden Vural, dönemin
TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın Uzlaşma Komisyonu için üye isteyen yazısı ile Genel Başkan Bahçeli'nin bu yazıya verdiği yanıtları gazetecilere gösterdi.
Anayasa değişikliğinin Uzlaşma Komisyonunda yapılması çağrısını hatırlatan Vural,
Konya Milletvekili
Faruk Bal ile
Mersin Milletvekili Behiç Çelik'in de Uzlaşma Komisyonuna üye olarak bildirildiğini söyledi.
Başbakan Erdoğan'ın ''milletin gözünün içine baka baka gerçekleri çarpıttığını'' öne süren Vural, Bahçeli'nin çağrısına rağmen konuyu komisyona AK Parti'nin getirmediğini iddia etti. Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarını ''tescilli yalan'' olarak nitelendiren Vural, ''Sayın Başbakan işkembeden atarken biz devlet yönetiyorduk. Başbakan, doğru bilgi versin'' diye konuştu.
Vural, en kapsamlı Anayasa değişikliğinin kendi iktidarları döneminde yapıldığını anlatarak, ''Sen ne anlarsın? Sen, BOP (Büyük
Ortadoğu Projesi)
Eşbaşkanı olarak David Philip'in hazırladığı
açılımı millete hazmettirmeye çalışırsın'' dedi.
-
TÜSİAD'IN ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÖNERİSİ-
TÜSİAD'ın açıkladığı Anayasa değişikliği önerisi konusunda Başbakan Erdoğan'ın düşüncelerini merak ettiğini ifade eden Vural, ''Anayasadan Türk kelimesinin çıkarılmasını isteyen senin Grup Başkanvekilin değil mi? Başka bir dilde eğitim yapılabileceğini söyleyen senin Başbakan Yardımcın değil mi?'' diye sordu.
Vural, yakında ''Türkiye'nin nasıl bölünmek isteğini ve eyaletlere ayrılma planı yapıldığını'' belgeleriyle açıklayacağını söyledi.
''Bu milletin devleti ve milletiyle bölünmez bütünlüğünden,
Türkçe konuşmasından,
İstiklal Marşı'ndan Başkentin
Ankara olmasında bir sorun mu var?'' diye soran Vural, ''Başbakan Anayasa değişikliği konusunda dublör kullanıyor. TüSİAD açıklama yapıyor. 'Bitaraf olan bertaraf olur' sözünden korkan TÜSİAD açıklamayı yapıyor. 2007 yılında Prof. Dr.
Ergun Özbudun'a hazırlattığın Anayasaya niye sahip çıkmadın? TÜSİAD da sonradan açıklama yapıyor. Peki o zaman açıklandığında kurumsal kimliğini niye veriyorsun? Herkes haddini bilsin, Jim
Boyner de bilsin. Türkiye'nin bölünmez bütünlüğü, Başbakan'ın
başkanlık hevesinden daha önemlidir'' açıklamasında bulundu.
-YETKİ TASARISI-
MHP Grup Başkanvekili Vural, Hükümetin
seçim kararı alındıktan sonra
Kanun Hükmünde Kararname çıkarma
yetkisi için Meclise tasarı göndermesini de eleştirdi. Tasarıyı ''yetki gasbı,
demokrasiye vurulmuş
darbe, millet iradesine saygısızlık, egemenliğin gasbı'' sözleriyle eleştiren Vural, tayinden emekliliğe kadar geniş yetkiler içeren bu tasarının Mecliste kabul edilmemesini istedi.
-ASKERLİK TARTIŞMALARI-
CHP'nin askerlikle ilgili açıklamalarını, ''asker üzerinden
siyaset'' olarak değerlendiren Vural, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ''askerlik öldürme sanatı'' şeklindeki sözlerini ''talihsizlik'' diye niteledi. Vural, vatandaşların askerliği, ''öldürme sanatı'' diye değil, ''vatan borcu'' şeklinde gördüğünü ifade etti.
-BAŞBAKAN ERDOĞAN'IN IRAK ZİYARETİ-
Başbakan Erdoğan'ın
Irak ziyareti kapsamında
Erbil kentine gitmesini eleştiren Vural, ''BOP Eşbaşkanı olarak Kürdistan'a resmiyet kazandırma ve seçimlerde
işbirliği yapma gezisidir'' iddiasında bulundu. Erdoğan'ın, ''Irak'ın Kuzeyinde merkezi hükümetin egemenliği bulunmadığı'' şeklindeki sözlerini bilgisayardan gazetecilere izleten Vural, ''Irak hükümetinin egemenliği yoksa başka bir devletin egemenliği mi var? Oraya mı gidiyorsun?'' sorusunu yöneltti.
-İDAM CEZASI-
Bir gazetecinin idam cezasının yeniden getirilmesi yönündeki kampanyalar ile
AK Parti milletvekillerinin bu yöndeki sözlerini hatırlatması üzerine Vural, ''AKP milletvekilleri getirsinler öneriyi. Hodri meydan'' dedi.
Başbakan Erdoğan'ın ''toplumun, ailelerin nereye gittiğine'' bakmasını isteyen Vural, milletin ortak değerlerinin yozlaştırıldığını savundu. Son yıllarda suç ortamının arttığını, adeta
cinnet haline gelindiğini gözlemlediklerini anlatan Vural, ''milletin değerlerini, tarihini, kimliğini tartışmanın'' böylesi sonuçlara yol açabileceğini uyarısında bulundu.
Suçla mücadele için atılacak adımlarda toplumun yanında yer alacaklarını ifade eden Vural, ''Bu konu (idam cezası) Mecliste ele alınırsa elbette değerlendiririz. Biz tercihimizi, milletin değerlerinden yana koyarız. Sayın
Burhan Kuzu, açıklamasında 'kişisel olarak' diyor. Ne demek kişisel? İmzala, sun Meclis Başkanlığına...'' diye konuştu.
Vural, 21 Haziran 2010 tarihinde Genel Başkan Bahçeli'nin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e sunduğu 17 sayfalık metin içerisinde de terörle ve suçla mücadelede
ölüm cezasının getirilmesinin uygun olacağı önerisinin yer aldığını söyledi.
-''BASILMAMIŞ KİTAP...''-
Vural, gazeteci Ahmet Şık'ın basılmamış kitabının
mahkeme kararıyla
imha edilmesini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine bazı gazetecilerin adını sayarak, ''aklınızdan not almak yazı yazmak geçiyor'' diye espri yaptı.
Gazetecilere, ''RTE, tescilli
marka ya. RTE, bundan sonra yazmayı düşündüğünüz için beyninizi de alabilir. Düşünmek suç. Tasavvur etmek suç.
Kopenhag kriterleri, ileri demokrasi nerede?'' diye seslendi.
Başbakan Erdoğan'ın kullandığı ''her ülkenin kendine has şartları var'' ifadesinin 28
Şubat ve 12
Eylül dönemlerinde de kullanıldığını ifade eden Vural, ''
Evren Paşa, Recep Paşa... Al birini vur ötekine'' dedi.
BDP'nin uyguladığı ''
sivil itaatsizlik'' konusundaki soruyu da yanıtlayan Vural, bu konuda hükümetin aciz kaldığını, eylemlerin de sivil otoriteyi zaafa uğratarak, kendi otoritelerini kurmayı amaçladıklarını söyledi. Vural, ''Sivil itaatsizlik, açılımın altyapısını hazırlamaktadır'' ifadesini kullandı.