Bilirkişiler, YÖK tarafından kadro ve terfiyle ödüllendirildi. YÖK Genel Sekreteri Turgut Kılıç'ın eşi Sema Kılıç'ın da adının karıştığı 'yapma ilaç' yolsuzluğunu araştıran bilirkişi heyetinin “soruşturmaya gerek yok” raporuna rağmen, Danıştay 1. Dairesi'nin soruşturma kararı alması, YÖK'teki yozlaşmayı da gözler önüne serdi. Turgut Kılıç'ın Ankara Üniversitesi Genel Sekreterliği yaptığı dönemde, Şubat 2005'te patlak veren skandalın ardından oluşturulan bilirkişi heyetinde yer alan isimler YÖK, tarafından daha sonra kadroya alınarak ve görevde terfileri sağlanarak adeta ödüllendirildiler. Danıştay ise, bilirkişinin raporuna rağmen, soruşturma kararı alarak yargılama süreci başlattı. REÇETELER AYNI ADRESE Ankara Üniversitesi'ne bağlı Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı'nın piyasada çok daha ucuzları olmasına rağmen, çok daha pahalı ilaçlar yazdığını ve çok sayıda anlaşmalı eczane olmasına rağmen reçetelerin Ankara Dikimevi semtindeki Selin Eczanesi'ne yönlendirdiğinin anlaşılması üzerine rektörlük inceleme başlattı. Selin Eczanesi'nin YÖK Genel Sekreteri Turgut Kılıç'ın eşi Sema Kılıç'a ait olduğunun belirlenmesi üzerine YÖK, Ankara Üniversitesi Rektörlüğü'nü devre dışı bırakarak Denetleme Kurulu'nu devreye soktu ve olayı incelemesi için bilirkişi heyeti oluşturdu. Bilirkişi heyeti, Turgut Kılıç'ın amiri pozisyonunda olduğu YÖK İdari ve Mali İşler Daire Başkanı Halak Balcı, İdari Mali İşler Şube Müdürü Durali Tüfekçi ve Burslu Öğrenci Merkezi'nden Sibel Demirci tarafından oluşturuldu. Bilirkişi heyeti yaptığı araştırma sonunda olayın soruşturulmasına gerek olmadığını kararlaştırdı. YÖK'ün, “ilaç yolsuzluğunda 171 bin YTL” haksız kazanç elde ettiği ileri sürülürken, bilirkişinin “soruşturmaya gerek yok” dediği raporu, YÖK Denetleme Kurulu'da onayladı, ancak Danıştay soruşturma açılmasına karar verdi. BİLİRKİŞİLERE ÖDÜL Raporda imzası bulunan dönemin İdari Mali İşler Şube Müdürü Durali Tüfekçi YÖK tarafından ödüllendirildi. Tüfekçi, İdari ve Mali İşler Dairesi Başkan vekili oldu. Tüfekçi'nin önümüzdeki günlerde Daire Başkanı olarak asaleten atanacağı ileri sürülüyor. Bilirkişi heyeti içinde bulunan Sibel Demirci'nin ise YÖK'e alınma sürecinin de oldukça ilginç olduğu ortaya çıktı. Demirci, 2002 yılında sözleşmeli personel olarak akademik kadroya girdi. Demirci burada çalışırken, YÖK kanunun 38. maddesi uyarınca geçici görevlendirme ile 2004 yılında YÖK'e atandı. Demirci, LES sınavında sayısal bölümde 43, sözel bölümde 50 aldı. Sibel Demirci, KPSS de ise 65, 68 ve 71 aldı. Sınava giren 371 bin kişi içinde 165 bininci kişi olan Demirci, sözleşmeli personel olarak alındı. Konuşmayı reddetti YÖK İdari ve Mali İşler Daire Başkan Vekili Durali Tüfekçi, konuşmayı reddetti. Tüfekçi, iddialarla ilgili olarak “Ben bu konuda konuşmuyorum. Öyle bir şey yoktur. Biz bilirkişi olarak hazırladığımız rapor ile mahkemenin bilirkişi tarafından hazırlanan rapor arasında herhangi bir terslik yoktur” dedi. Mahkeme de bilirkişi oluşturdu Danıştay 1. Dairesi Denetleme Kurulu'nun kararına katılmayarak, soruşturma açılmasını kararlaştırdı. Danıştay, kararda, pratisyen hekimler Gaye Güzel, Burhan Uygur, Alev Yücel, Bozkurt Şenler, Semra Ergüler, Filiz Erbil ve başeczacı Olcay Topuzoğlu hakkında “kamu davasının açılmasını gerektirecek yeterli kanıtın mevcut olduğunun anlaşıldığını” bildirdi. Daire, yedi kişinin “resmi belgede sahtecilik” ve “görevi kötüye kullanma” suçlarından yargılanmalarına karar verdi. Ankara Cumhuriyet Savcılığının hazırladığı iddianamade, bilirkişinin yapısına dikkat çekilerek, “Kurum içinde başlatılan soruşturma esnasında YÖK Denetleme Kurulu'nun müdahale ettiği anlaşılmıştır” denildi. 3 Haziran 2005'te görevlendirilen bilirkişi, yapma ilaçların hazırlanmadan ve hastalara verilmeden fatura edildiğinin anlaşıldığını belirtmişti. Araştırmada üniversiteden mezun olan ya da ilişiği kesilen 148 öğrenciye 559 kez hasta sevk belgesi düzenlendiği, sevk belgeleriyle yazılan 559 reçetenin Selin Eczanesi tarafından Ankara Üniversitesi Öğrenci Sosyal Hizmet Birim Saymanlığı'na fatura edildiği belirtildi. Yenişafak