Ergenekon tutuklu sanıklarından Şener Eruygur'un Jandarma Genel komutanı olduğu dönemin Jandarma
İstihbarat Teknik takip Başkanı olan
emekli Albay Hasan
Atilla Uğur'un,
Veli Küçük'ün gözaltına alınmasının hemen ardından ‘'Pantolon daraldı'' diyerek Kıbrıs'a kaçtığı ortaya çıktı.
Levent Ersöz de, Şener Eruygur'u “
Veli Küçük'ü aldılar sizi de alabilirler” diye uyardıktan sonra firar etmiş ve 6 ay sonra yakalanmıştı.
POLİS RAPORLARINA GİRDİ
2. Ergenekon iddianamesinin
delil klasörlerine ek olarak verilen 17 klasörden ilginç bilgiler çıktı. Ergenekon sanığı istihbaratçı emekli Albay Hasan Atilla Uğur'un, emekli
Tuğgeneral Veli Küçük'ün gözaltına alınmasının hemen ardından bir süre
KKTC'ye kaçtığı, daha sonra
operasyon durdu sanarak yurda dönüş yaptığı ortaya çıktı.
İstanbul Emniyeti tarafından hazırlanarak Ergenekon savcılarına gönderilen ‘'Yakalanan şahısların örgütsel durumları'' başlıklı raporda, emekli Albay Uğur ile ilgili çarpıcı tespitler yer aldı.
VELİ KÜÇÜK YAKALANINCA!..
Raporda sanık Uğur'un kaçış öyküsü “Atilla Uğur, Ergenekon operasyonu kapsamında Veli Küçük'ün alınması üzerine pantolonun daraldığını, gözden kaybolması gerektiğini belirterek saklanmak amacıyla
Ankara'dan İstanbul'a oradan da KKTC'ye daha sonra da
Antalya'ya giderek yaklaşık 15-20 gün gibi bir süre Ankaya'ya gelmediği görüşmelerden anlaşılmıştır” diye anlatıldı.
UĞUR, JAMMERLE DOLAŞTI
Raporda, polisin yaptığı incelemelerde, Jandarma İstihbarat eski yöneticisi emekli Albay Atilla Uğur'un
telefon dinlemeleri konusunda bilgi sahibi olduğu ve dinlenmemek için askeriyeye ait jammer cihazı kullandığı dile getirildi. Raporda Kürşat
Bozkurt ve Muhittin Doğan kod isimlerini kullanan Atilla Uğur için “Şahsın
teknik konularda bilgisi bulunduğundan ve bu nedenle telefon görüşmelerinin anlaşılmamasını sağlamak için jammer (frekans önleyici) isimli askeriyeye ait cihaz kullandığı belirlenmiştir” denildi.
ASKERİ İHALELERİ KOVALADI
Emniyet'in raporunda, emekli Albay Uğur'la ilgili başka şok iddialar da yer aldı. İstanbul Hyatt Otel'deki askeri ihalerle ilgili görüşmeler ve toplantılar yaptığı belirtilen Atilla Uğur'un, askeri ihaleler hakkında usulsüz olarak bilgi alarak bu bilgileri İstanbul'daki bir mümessillik'in sahibi işadamına şifreli olarak aktardığı, bunun karşılığında da aynı işadamının yanında çalışan Zeynep isimli kadının hesabından Atilla Uğur'un Antalya'da yaşayan baldızı ve bacanağının hesaplarına para yatırıldığı belirlendi.
Altıntaş: Gerçek patronum Uğur Ergenekon sanıklarından
Barbaros Hayrettin Altıntaş, verdiği ifadesinde bir mümessillik'te şoförlük yaptığını, bu şirkette işe başlamasını Atilla Uğur'un sağladığını söyledi. Altıntaş dinlemeye takılan bir telefon görüşmesinde “Hasan Atilla Uğur'un yanında 6 yıl çalıştığını, asıl patronunun o olduğunu” anlattığı belirlendi. STAR