1999 yılında
Marmara depremini de yaşadığını belirten
Necmettin Yaşlak, "O zaman 3'ncü kattan atlayarak kurtulmuştum. Bu kez de 2'nci kattan atladım. Ama bu depremde sanki mahşeri yaşadık,
kıyamet gibi bir şeydi" dedi.
Merkez üssü Edremit olan 5.6 büyüklüğündeki deprem sırasında bir binanın 2'nci katındaki işyerindeyken yaşadığı panik nedeniyle pencereden atlayarak yaralanan Necmettin Yaşlak, yaşadığı o anları anlattı. Marmara depreminde de kaldığı binanın 3'ncü katından atlayarak kurtulduğunu hatırlatan Yaşlak, "O gün 3'ncü kattan atlamama rağmen bu kadar ağır yaralanmamıştım ve
psikolojik olarak da bu kadar etkilenmemiştim.
Van'daki 7.2 büyüklüğündeki deprem sırasında eşimle birlikte Antalya'daydık. Kurban Bayramı'nı memleketimizde geçirmek için Van'a geldik.
Depremzede çocuklar için bir
takım organizasyonlar hazırlıyordum. O gün
akşam saat 21.23'de yine ertesi gün için
hazırlık yapıyordum. O ara büyük bir sallantı oldu ve elektrikler kesildi.
Panik halindeki insanların bağrışmasıyla gelen
gürültü sesinden panikleyerek cama yönlendim ve kurtulmak için işyerinin ikinci katından atladım. Yere çakıldım. Sallantı durdu. Fakat deprem anı mahşer gibi bir şeydi. Sanki kıyameti yaşadık. Bu depremin şiddetinin 5 veya 6 değil, daha yüksek olduğunu sanıyorum. Geçtiğimiz günlerde gece 5,5 sallandık, evden dışarı dahi çıkmadık. Fakat bunun şiddeti çok yüksekti" dedi.
Depremden sonra ilk aşamada Van
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Araştırma Hastanesi'ne ve oradan da Van'daki Bölge Hastanesi'ne götürüldüğünü anlatan Yaşlak, bu iki
hastanenin hasta kabul etmediğini ifade etti.
İpek Yolu Sahra Hastanesi'nde kendisine yapılan ilk müdahalenin ardından
Bitlis Devlet Hastanesi'ne sevk edildiğini kaydeden Yaşlak, "Panik halinde camdan atladığım için yere çakıldım. Kolum ve burnum kırıldı. Kafamın yere çakılmasından dolayı, gözüm şişerek kapandı. Buradaki doktorlar bizimle yakından ilgileniyor ve en iyi şekilde
tedavimiz yapıyor. kendilerine teşekkür ediyorum" diye konuştu.