Adalet Bakanlığı İdari ve
Mali İşler Daire Başkanlığı, başsavcılıklara bir yazı göndererek sesli ve görüntülü
kayıt için ihtiyaç duyulan el
kamerası sayısının bakanlığa bildirilmesini istedi. Gelen talepler doğrultusunda
ödenek tahsisi yapılarak ihaleyle el kameraları alınacak ve adliyelerde sesli ve görüntülü kayıt odaları oluşturulacak.
Cumhuriyet savcıları,
soruşturma yürütürken dinledikleri
sanık ve
tanıkların ifadelerini bu odalarda sesli ve görüntülü olarak kayda alacak. Şehir dışında bulunan bir tanığın ifadesinin alınması veya bilirkişinin dinlenmesi gerektiğinde
duruşma salonuna
ekran konularak canlı telekonferans bağlantısıyla dinleme yapılabilecek.
Hakim ve avukatlar, başka yerde bulundukları halde kendileriyle canlı telekonferans bağlantısı yapılan tanık veya bilirkişiyi hem görebilecek hem de soru sorma ve
cevap alma imkanı sağlanacak.
Bakanlıktan başsavcılıklara gönderilen yazıda ‘
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) ilgili maddeleri uyarınca ihtiyaç duyulan sesli ve görüntülü cihaz alımı için mahallerin ihtiyaçlarına göre ödenek tahsisi yapılacağı’ belirtildi. Başsavcılıkların ihtiyaç duydukları toplam el kamerası sayısını liste halinde 21
Nisan 2006 tarihine kadar
elektronik posta yoluyla İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı’na bildirmeleri istendi. Yeni CMK’yla bazı durumlarda sanık ve tanıkların ifadelerinin sesli ve görüntülü olarak kayda alınmasına ilişkin düzenlemeler getirildi. Sanıkların ifadesinin alınması ve
sorgulanma tarzını düzenleyen 147. maddede “İfade ve sorgu işlemlerinin kaydında
teknik imkanlardan yararlanılır.” deniyor. “Tanıkların dinlenmesi” başlıklı 52. maddeyle, tanıkların dinlenmesi sırasında görüntü ve seslerin kayda alınabileceği hükme bağlandı. Tanık olarak ifadesine başvurulan
mağdur çocuklarla duruşmaya getirilmesi mümkün olmayan önemli tanıkların ifadelerinin kayda alınması ise zorunlu hale getirildi. Otopsi işlemlerinin yapılması sırasında da görüntülerin kayda alınması gerekiyor. Keşif ve
olay yeri incelemelerinde de kamerayla kayıt imkanından yararlanılıyor.
Yasaya göre, yargılamayı yapan
mahkemenin yargı çevresi dışında oturan, yani başka bir şehirde ya da yurtdışında bulunan bir tanık veya bilirkişinin dinlenmesi istinabe denilen yöntemle, bulunduğu yerdeki mahkeme tarafından yapılabiliyor. Ancak mahkemeler arasında canlı olarak görüntülü ve sesli
iletişim tekniğinin kullanılması, yani telekonferans yoluyla dinleme imkanı bulunması halinde tanık ve bilirkişiler bu yöntem kullanılarak dinlenilecek. Madde gerekçesinde telekonferans yöntemiyle hakimin ve avukatların tanık ve bilirkişilere soru sorup cevap alma imkanı sağlanacağı için daha sağlıklı bir yargılama yapılacağı belirtiliyor. Ayrıca, örgütlü suçlarda ifade vermek için mahkemeye çağrılan; ancak tehdit altında oldukları için kimlikleri saklı tutulan tanıklar, duruşma salonuna alınmadan görüntü ve sesleri değiştirilerek telekonferans yoluyla dinlenebilecek.