Hisarcıklıoğlu, ''
Mustafa Kemal Atatürk, bu
ülkenin kurucusudur. Bunu kimsenin silmeye gücü yetemez. Onun için bu tip boş hayal ve kaygılardan herkesin kurtulması lazım'' dedi.
TOBB Başkanı
Rifat Hisarcıklıoğlu,
Türkiye İşveren Sendikaları (
TİSK) Genel Başkanı
Tuğrul Kudatgobilik, TÜRK-İŞ Başkanı
Salih Kılıç,
HAK-İŞ Başkanı Salim
Uslu, Türkiye
Ziraat Odaları Birliği (
TZOB) Başkanı Şemsi
Bayraktar, Türkiye
Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (
TESK) Genel başkanlığına seçilen Bendevi
Palandöken'e hayırlı olsun ziyaretinde bulundular.
Yaklaşık 1 saat baş başa görüşen başkanlar, daha sonra basın mensuplarına açıklamada bulundular.
Palandöken, esnaf ve sanatkarın içinde bulunduğu sorunlar ile Türkiye'de tartışılan konular üzerinde, katılımcılarla birlikte kamuoyuna ortak açıklama yapmak için bir araya geldiklerini söyledi.
TZOB Başkanı
Şemsi Bayraktar da, Karma İstişare Komisyonu (KİK) üyeleri olarak Palandöken'e hayırlı olsun ziyareti yaptıklarını söyledi ve başarılar diledi.
Toplumun bir tarafını, bir kesimi
ihmal ederek diğer kesimi ayağa kaldırmanın mümkün olmadığını belirten Bayraktar, ''birbirimizin sorunlarına dikkatli bir şekilde hepimizin eğilmesi gerekir'' dedi.
Bayraktar, KİK üyeleri olarak yaptıkları çalışmaları anlattı, AB ve gündemdeki gelişmeleri değerlendirdiklerini söyledi.
ORTAK AÇIKLAMA
Daha sonra TOBB Başkanı
Rifat Hisarcıklıoğlu ortak açıklamayı yaptı.
Hisarcıklıoğlu,
ekonomik ve sosyal konseyin
sivil kanadını 8 sivil
toplum örgütünün oluşturduğunu, TOBB, TİSK, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, KAMU-SEN, TESK ve TZOB olarak daha önce kendi aralarında çağdaş bir anayasa çalışmalarına katılmak ve katkı vermek üzere, daha aktif olma kararı aldıklarını hatırlattı.
Çağdaş bir anayasa için değişikliğin sağlanması amacıyla, bir
eylem planı çerçevesinde çeşitli aktiviteler yürütmeyi kararlaştırdıklarını belirten Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
''YENİ ANAYASA İHTİYACI ÇOK NET''
''Tüm sosyal, iktisadi, siyasi ve hukuki düzen ve sistemler değişmektedir. Bu değişim sürecinde küresel
rekabet acımasız hale gelmektedir. İşletmelerimiz ile çalışanlarımızın bu küreselleşme sürecinden azami fayda elde ederek çıkması bizler için yaşamsal önemdedir.
Bulunduğumuz bu noktada Türkiye bir
tercih yapmak zorunda. Biz ya değişen koşullara uyarak güçlü, zengin, sözü geçen etkili bir ülke olacağız. Ya da kaybedenler safına gerileyeceğiz. Bu değişimin birinci basamağı ise çağdaş bir anayasadır. Yapılacak reformların en başında yeni bir anayasa gelmektedir.
Biz sivil toplum kuruluşları olarak yeni bir anayasa ihtiyacını çok net olarak görüyoruz.''
Hisarcıklıoğlu, yeni anayasa sürecine herkesin katkı yapmasının bir yurttaşlık görevi olduğunu düşündüklerini belirtirken, ekonomik ve sosyal konseyin sivil kanadını temsil eden meslek kuruluşları ve sendikalar olarak çağdaş anayasa için
tartışma platformu oluşturacaklarını ve öneriler paketi hazırlayacaklarını bildirdi.
-ÇAĞDAŞ ANAYASA İÇİN KATKI ÇAĞRISI
Hisarcıklıoğlu,
TBMM başta olmak üzere tüm siyasi partileri, üniversiteleri, meslek kuruluşlarını, sendikaları, sivil toplum kuruluşlarını ve medyayı çağdaş bir anayasa için katkı yapmaya çağırdı.
''
Anayasa bir toplumsal sözleşmedir, tüm toplum kesimlerinin mutabakatını temsil eder'' diyen Hisarcıklıoğlu, farklı toplum kesimlerinin duyarlılıklarını dikkate alacak bir ortam oluşturularak yapılacak değişikliklerin toplumsal uzlaşı halinde yapılmasının sosyal dengelerin sağlanması açısından faydalı olacağını söyledi.
Hükümeti anayasa yapım sürecine katkı yapması için tüm toplum kesimlerini bilgilendirmeye çağıran Hisarcıklıoğlu, ayrıca hükümetten süratle, ekonomik ve sosyal konseyi toplantıya çağırmasını, anayasa değişikliğini konseyin gündemine getirmesini beklediklerini sözlerine ekledi.
GAZETECİLERİN SORULARI
Ortak basın açıklamasının ardından Palandöken ile Hisarcıklıoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin ''Anayasayı hazırlayanlar, Kemalizmin bir ideoloji olduğunu ve
taslakta yer almaması gerektiğini söylüyorlar'' demesi üzerine Palandöken, Anayasa taslağına ilişkin hazırlanan metnin halen ellerine geçmediğini, taslak üzerinden konuşulduğunu belirtti ve ''Ama tahmin ediyorum ki öyle bir kaygıya mahal verecek toplumsal uzlaşıyı kavrayamayacak bir terimin olması mümkün değil. Onun için tam manası ile bu taslağı görüp öyle bir değerlendirme yapacağız. Toplum geriliyor, çünkü ortada bir şey yok'' diye konuştu.
Hisarcıklıoğlu, ''Anayasa tartışmaları ile birlikte
türban konusu yeniden tartışıldığını belirten bir gazetecinin, ''Türban konusu çok mu büyütülüyor'' sorusu üzerine, şu yanıtı verdi:
''Biz burada, toplumun tüm kesimlerinin bir araya geleceği bir tartışma platformu oluşturacağız. Burada oluşacak görüşleri zaten bir demet halinde hem sizlerle hem TBMM ile ki bunun birinci adresi odur. TBMM ve siyasi partilerle sonuca ulaştıracağız. Biz bunu yaparken sadece Ankara'da kendi merkezlerimizde değil, bütün bölgeleri, sadece kendi örgütlerimizi değil, örgütlü olan toplumu değil, tüm örgütleri bu sürece katkı yaparak, bir anayasa hazırlanması sürecine katkı sağlamak istiyoruz.''
Mustafa Kemal Atatürk'ün Türkiye'nin temel değerlerinden olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
''Mustafa Kemal Atatürk, bu ülkenin kurucusudur. Bunu kimsenin silmeye gücü yetmez. Onun için bu tip boş hayal ve kaygılardan herkesin kurtulması lazım. Türkiye'nin vazgeçemeyeceği unsur; demokratik, laik, sosyal hukuk devleti. Bu değiştirilemez madde. Bu konuda kimsenin kaygıya düşmemesi lazım. 21. yüzyıldayız. Bunları kimse değiştirme niyeti güdemez. Bunları değiştirerek de bir yere gidemeyiz.
Biz 21. yüzyılı yakalamak mecburiyetindeyiz. 21. yüzyılda lider Türkiye mi olacağız, yoksa arkadaki Türkiye mi olacağız. Tercih bizim. Bu sürece hepimiz katkı yaparak, Türkiye'yi dünyanın ekonomik anlamda lideri olan bir ülke konumuna getirmek istiyoruz. Çalışanı ile çiftçisi ile tüccarı ile sanayicisi ile hep beraber bizim amacımız bu. Bu durumda toplumu kamplara bölecek, kutuplaşmalara yol açacak bir şeyin içinde burada oturan kimseyi göremezsiniz. Biz toplumun bir araya gelmesinin dışında bir noktada birleşemeyiz. Biz toplumun kamplara bölünmesinden rahatsızız.''
CİHAN