İnternete büyük sansür ve fişlemeyi öngören yasanın Meclis’ten geçmesinin ardından özel yetkili mahkemeleri kaldırmayı da düzenleyen yeni pakette ilginç ayrıntılar ortaya çıktı. Meclis’e gönderilen ve bir ay içinde yasalaşması beklenen 22 maddelik pakette, basın ve ifade özgürlüğüne karşı tutuklama cezaları yer aldı.

Buna göre; iktidarı kızdıran türden yayın yapan, eleştiren ve bunda ısrar eden gazeteciler, aydınlar ile demokratik hakları kapsamında birden çok gösteri ve yürüyüşe katılanlar “mükerrir”, “itiyadi suçlu” veya “suçu meslek haline getiren kişi” kabul edilerek tutuklanabilecek. 

Taraf'ın haberine göre MGK belgeleri, yolsuzluk haberlerini, hak ihlallerini yazmayı sürdürenler veya birçok barışçıl gösteriye katılanlar için bir hâkim “Sürekli bilgi belge yayınlıyorsun, yargıyı etkiliyorsun. Başbakan'a, hükümete hakaret ediyorsun” diyerek istediği gazeteci ve yöneticisini tutuklayabilecek.

İnternete sansür ve gazetecilere soruşturmalar ile yetinmeyen hükümet, paketteki bir düzenleme ile basın ve ifade özgürlüğüne karşı bu kez tutuklama cezasını gösterdi. Pakette yer alan bir teklifte, yeni bir tutuklama nedeni ortaya çıktı. Teklifin 8. maddesine şu düzenleme eklendi: “Şüpheli veya sanığın mükerrir, itiyadi suçlu veya suçu meslek edinen kişi olması durumunda da tutuklama nedeni var sayılabilir.” Ceza Kanunu’nda mükerrir suçlu “Daha önce işlediği suçtan belli cezaya mahkûm edilmiş olmasına rağmen yeniden suç işleyen kişi” olarak, itiyadi suçlu ise “Kasıtlı bir suçu bir yıl içinde ve farklı zamanlarda ikiden fazla işleyen kişi” olarak tanımlanıyor.

Bu düzenlemenin hırsızlık ve kap-kaç gibi adli suçları birden çok işleyenler aleyhine kullanılacağı öngörülmekle birlikte, yoğun olarak düşünce suçlarına uygulanmasına da bir engel bulunmuyor. Yasa maddesinde, herhangi suç ayrımı yapılmıyor. Buna göre; teklif yasalaşırsa artık hükümeti eleştirmek, kamuyu ilgilendiren belgeleri yayımlamak, halkın bilgi edinme hakkını karşılayacak haberler yapmak ve protesto hakkını kullanmak bugüne göre daha da zorlaşacak.

Bunun anlamı şu; yolsuzluk, usulsüzlük ve hak ihlalleri haberlerinde ısrar eden, hükümeti kızdıran gazeteciler bugüne kadar ağırlıkla tutuksuz yargılandılar. Onlarca casusluk vb. soruşturmalar tutuklama olmadan sürüyordu, ancak bu dönem sona erebilir.

Madde yasalaşırsa, bugüne kadar yaptıkları haberler nedeniyle ağırlıkla tutuksuz yargılanan ve hakkında onlarca soruşturma ile dava bulunan gazete ve gazete yöneticileri, aynı konuda ikinci kez haber yaptığı, daha önce ceza aldığı halde benzer yayınları sürdürdüğü için tutuklanabilecek. Artık, resen ve şikâyet üzerine herhangi hâkim, “Sürekli belge yayınlıyorsun, adil yargılamayı etkiliyorsun, soruşturmanın gizliliğini ihlal ediyorsun. Başbakan’a-hükümete hakaret ediyorsun, casusluk yapıyorsun” diyerek istediği gazeteci ve yöneticisi hakkında işlem yapabilecek.

Teklife göre, birden fazla gösteri yürüyüşüne katılıp hükümeti protesto eden kişiler de başka bir neden aranmadan “mükerrir” veya “itiyadi suçlu” muamelesine tabi tutularak hapse konulabilecek. Aynı şekilde sosyal medyada hükümete birden çok ağır eleştirilerde bulunan herkes, başka hiçbir gerekçe aranmadan “Başbakan'la ilgili birden çok kez twit atmışsın” denilerek tutuklanabilecek.