Mektupta gençlerin cinayetin ardından İncirlik üssünden kaçırılacağı ve cinayeti işleyenlere de 480 bin YTL'lik çek ile 30 YTL nakit ödeme yapıldığı ileri sürülüyor. 'Malatya kitabevi cinayetinin gerçek yüzü' başlıklı, M. Şahin adına yazılan imzasız mektupta olayın Amerikan ekolü Hıristiyanlarla Alman ekolü Hıristiyanların birbirini tasviye mücadelesi olduğu iddia ediliyor. 'Kripto' kod adlı bir kişi ya da yapıdan bahsedilen mektupta Amerika'nın kriptonun şemsiyesi altında Ermenileri görevlendirdiği iddiasına yer veriliyor. Mektubu yazan M. Şahin, olayın Malatya boyutunu açıkladığını; ancak meselede İstanbul, Nevşehir, Kayseri, Adana, Mardin, Urfa, Van, Diyarbakır ile ilgili konuların da bulunduğunu öne sürüyor. 12 Aralık'ta postaya verilen mektubun Malatya'ya ulaşmasının ardından cumhuriyet savcılığı, sanıklardan Hamit Çeker dışındakilerin ifadelerini yeniden aldı. Çeker'in ise avukatı il dışında olduğu için ifadesinin alınamadığı öğrenildi. Malatya Cumhuriyet Savcılığı, mektupla ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na da bir yazı yazdı. Yazı ile Ankara Demetevler Mahallesi'nde yer alan adres ve mektubu gönderen kişinin tespit edilmesi istendi. Olayla ilgili ifadesi alınan Emre Günaydın'ın, ismi geçen 'O'yu tanımadığını ve kimseden çek ya da nakit para almadığını söylediği, iddiaları da asılsız ve hayal ürünü olarak nitelendirdiği kaydedildi. Zanlılardan Salih Gürler, Abuzer Yıldırım ve Cuma Özdemir de mektupta öne sürülenleri kabul etmediler. CİHAN