Son dönemde hep bu manzaralarla gündeme gelen
yüksek yargı yine
kapak konusu oldu.
Aksiyon Dergisi yüksek yargıya seçilebilmenin kriterlerini yazdı. Yarın bayilerde olacak
dergi,
HSYK,
Yargıtay ve
Danıştay'a üye seçilirken, liyakat ya da başarıya bakılmadığını gözler önüne seriyor.
Aslında bu iddia derginin de sayılmaz çünkü son yılların istatistik rakamları kriterlerin ne olduğunu açık ve net olarak ortaya koyuyor. İşte o kriterler:
İstatistiklere göre yüksek yargı mensubu olabilmenin ilk şartı
YARSAV üyesi olmak. Derginin iddiasına göre daha 4 yıl önce kurulan derneğe
Yargıtay'ın yarısı üye. Son seçilen 34 yeni üyeden 17'si de YARSAV üyesi. Bir diğer kriter ise hemşehricilik.. İstatistiklerin iddiası, Yargıtay'a seçilen üyelerin yüzde 39'unun hemşehricilik kontenjanından geldiğini gösteriyor. Yüksek yargıda hemşehricilik öyle bir duruma gelmiş ki dergi mesele yüksek yargı olduğunda husumetlerin bile unutulduğunu vurguluyor. Sayıları çok olmasa da akrabalık da yüksek yargının kapılarını açan kriterlerden biri... Yüksek yargıda yer bulmanın başı çeken bir diğer şartı ise
Ankara ve çevresindeki mahkemelerde görev yapmak. 405 Yargıtay üyesinin 310'u Ankara'dan. Bu da Yargıtay üye sayısının yüzde 76'sına tekabül ediyor. Son 10 yılda HSYK'da görev yaptıktan sonra Danıştay'a dönen 6 kişiden 4'ü 3. Daire Başkanlığı, 10. Daire Başkanlığı, 9. Daire Başkanlığı, 12. Daire Başkanlığı'na getirildi. Diğer ikisinden biri Cumhurbaşkanı Sezer tarafından köşkte görevlendirilirken diğeri seçimi tamamlanamayan Danıştay Başsavcılığı'nın adaylarından biri. Haber'de sadece istatistiki bilgiler de yok tabi... Dergi yüksek yargının içinde bulunduğu durumu ve fotoğrafın tamamını net olarak gösteriyor. Aksiyon'un bu haftaki sayısından sonra Yüksek yargının anayasa değişiklik paketine ve ergenekon soruşturmalarına karşı takındığı tavrı daha anlaşılır kılıyor.