Mahkeme, ayrı ayrı 4,5 yıla kadar
hapis istemiyle yargılanan üç gazeteci hakkında 'atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına' hükmetti.
Zaman Gazetesi'nin iki yargı muhabiri ile Sorumlu Yazı İşleri Müdürü'nün
sanık olarak yer aldığı ve
İstanbul 11. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde dün görülen
davanın 6.
duruşmasında karar çıktı. Duruşmada yargı muhabiri Büşra
Erdal ve
avukatı Hasan Günaydın hazır bulundu. Davaya müdahil olan
Hakim Yılmaz Alp'in avukatı Dursun Kırbaş ise mazeret bildirerek duruşmaya gelmedi. Zaman Gazetesi Haber Müdürü Fatih Uğur,
Boğaziçi Avukatlar Derneği Başkanı Abdulkadir Şeker ve
Yargıda
Reform Grubu'ndan Avukat
Fikret Duran, Erdal'a
destek amacıyla duruşmaya katıldı. Mahkeme Başkanı
Metin Özçelik, bir önceki celse
Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nden beklenen dosyanın geldiğini ve özetlenerek tutanağa geçirildiğini belirtti. Esas hakkındaki mütalaası sorulan duruşma savcısı
Celal Kara, daha önceki duruşmalarda
beraat görüşü bildirdiği mütalaasını tekrar ettiğini söyledi.
Savcı, beraat talebinde müşteki hakimlerin,
hedef gösterildikleri iddia edilen
Ergenekon terör örgütü adlı yapılanma hakkındaki
soruşturma sırasında, bu yapılanmanın üyesi oldukları belirtilen kişiler hakkında lehte olan
tahliye kararları verdiklerini hatırlatmıştı. Dolayısıyla müştekilerin bu yapılanmaya hedef gösterildiklerinin iddia edilemeyeceğini vurgulamıştı.
Mahkeme Başkanı Metin Özçelik,
Büşra Erdal'dan savunmasını sordu. Mahkemeye 2 sayfalık dilekçe sunan Erdal, "
Gazetecilik görevimi yerine getirdim. Hiç kimseyi
terör örgütüne hedef göstermedim." dedi. Duruşmaya katılan tüm sanıkların avukatı Hasan Günaydın da daha önceki savunmalarını tekrar ettiklerini belirterek, suçun unsurlarının oluşmaması sebebiyle
savcılık mütalaası doğrultusunda sanıkların beraatine karar verilmesini istedi. Dava esasına ilişkin ise katılan Yılmaz Alp tarafından aynı haber sebebiyle İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açılan tazminat davasının olduğunu hatırlatan Günaydın,
mahkemenin söz konusu haberin kişilik haklarına saldırı olmadığına hükmederek tazminat talebini reddettiğini dile getirdi. Dosyayı karara bağlayan mahkeme heyeti, 'kişileri terör örgütüne hedef göstermek' suçundan haklarında kamu davası açılan sanıklar
Hayri Beşer, Metin
Arslan ve Hanım Büşra Erdal'ın, 'atılı suçun yasal unsurları oluşmadığı' gerekçesiyle beraatlerine karar verdi.
ADALET YERİNİ BULDU, MUTLUYUZ
Mahkeme çıkışı açıklamalarda bulunan Büşra Erdal, "İddianamede yer alan hukuksuzlukların, haksız ithamların olduğunu en baştan beri anlattık. Sonuçta mahkeme de beraat kararı verdi. Adalet yerini buldu, mutluyuz." diye konuştu. Boğaziçi Avukatlar Derneği Başkanı Abdulkadir Şeker ise kararı '
adaletin tecellisi' olarak değerlendirdi. Şeker, "Önümüzde tüm basın mensuplarını ilgilendiren yüzlerce dava var. Yapılacak değişikliklerle de bunların ortadan kalkması gerekiyor. Özellikle anayasa değişikliğiyle de çok fazla olan hataların ortadan kalkacağını düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
İstanbul
Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'nce hazırlanan iddianamede, Hayri Beşer'in sorumlu yazı işleri müdürü olduğu Zaman Gazetesi'nin 2
Nisan 2010 tarihli sayısında yayımlanan Hanım Büşra Erdal imzalı bir haber ile aynı gazetenin internet sayfasında 3 Nisan 2010'da yayımlanan Metin Arslan imzalı haberlerde, Beşiktaş'taki İstanbul
Adliyesi'nde görevli hakimlerin adının hedef olacak şekilde yer aldığı iddia edilmişti. İki muhabirin, 'terörle mücadelede görev almış kamu görevlilerinin hüviyetini açıklamak, yayımlamak ve bu yolla kişileri hedef göstermek' suçundan 1 yıl 6'şar aydan 4 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları istenmişti.