Teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın teslim edilmesine karşın
Kürtlerin haklarının verileceği taahhüdünü
Türkiye'nin yerine getirmediğini savunan Zana, "Güneyli kardeşlerimize sesleniyorlar 'Bize o gençlerin başını teslim edin' diyorlar. Bende onlara soruyorum siz bugüne kadar
Kürtlere ne verdiniz de Kürtlerden bir şey istiyorsunuz?" diye sordu.
Demokratik Toplum Partisi (DTP), 8
Kasım tarihinde DTP Genel Başkanlık seçimi öncesi Diyarbakır'da milletvekilleri, eski DEP'li vekiller ile belediye başkanlarının katılımı ile bir toplantı düzenledi.
3 gün sürecek ve basına kapalı yapılacak toplantıda, genel
başkanlık seçimi,
sivil anayasa ve bölgede son günlerde meydana gelen olaylara ilişkin genel değerlendirmeler yapılacak.
Toplantının açılış konuşmasını ise DEP eski milletvekili
Leyla Zana yaptı. Diyarbakır'da olduğu gibi Meclis'te ve
Avrupa Parlementosu'nda heyecan ve coşku duymadığını dile getiren Zana, Kürtlerin birlik yolunda ilerlediğini gördüğünü savundu.
Bu milletin bir parçası olmaktan onur duyduğunu ve Kürtlerin emeğini, çabasını barış yolunda harcayan bir
halk olduğunu savunan Zana, Kürtlerin 20. yılda çok şey kaybettiğini ileri sürdü.
Kürt halkının çıkarlarının dünya halklarının çıkarlarıyla birleştirilmesi halinde 21. yüzyılın Kürtlerin olacağını anlatan Zana, Kürtlerin özgür olmadan Ortadoğu'da hiçbir halkın özgür olamayacağını iddia etti.
Konuşmasını baştan sona
Kürtçe yapan Zana, "Bugün dünyada büyük bir kaynama var.
cehennem gibi. Herkes savaştan bahsediyor. Bir cadı kazanı kaynatılıyor. 1999 yılında tüm Kürtlerin beyninde bir zelzele oldu. Kürtlerin lideri yakalandı. Eminim vicdan sahibi her Kürt evinde ağladı ve derin düşüncelere daldı. Beyaz Saray'ın önünde
Amerikan yetkililer, (Biz onu Türkiye'ye verdik çünkü; Türkiye onu bize verin bizde Kürt sorununu çözelim sözünü verdi) dediler. Şimdi bu devletlere soruyorum; 1999 yılından bu yana Kürt sorunun çözümü konusunda bir adım atıldı mı? Türkiye devleti istedi verdiniz. Türkiye'nin talebini yerine getirdiniz. Kürtlerinde talepleri vardı. Türkiye bunların hangisini karşıladı. Türkiye Kürtlerle aramızda problem yok diyor. Ben bir Kürt olarak biliyorum ki dilimi, kültürümü özgürce konuşamıyorum, dile getiremiyorum. Kültürümüzü dilimizi dile getiremiyorsak bir sorun vardır ve bu sorun da çok derindir. Bu sorun da çözülmediği sürece Kürtler seslerini yükselteceklerdir. Güneyli kardeşlerimize sesleniyorlar 'Bize o gençlerin başını teslim edin' diyorlar. Bende onlara soruyorum siz bugüne kadar Kürtlere ne verdiniz de Kürtlerden bir şey istiyorsunuz? Bin yıldır Türkiye kürtlerden ne istediyse Kürtler verdi. Artık Kürtlerden isteyebilecekleri bir şey kalmadı. Her şeyi verdik." dedi.
Türkiye'nin bu
silahlı mücadeleyi niye başladığına bakması gerektiğini savunan Zana, şunları söyledi: "Kürtlerin niyeti ayrılmaktır, bölücülüktür. Biz kendimizi savunuyoruz diyorlar. Ben de diyorum ki hayır bir ayrılığı savunmuyoruz. Siz Kürtlere ne verdiniz? Biz
terörist değiliz. Kimsenin malını talan etmemişiz. Biz savaş istemiyoruz. Bugün sorun silah sorununda tıkanmış.
Anayasada sadece ve sadece Kürtlerin varlığını kabul eden, dilini kültürünü kabul eden bir madde konulsa ve eğer bu anayasal maddeye rağmen hala elinde silah dağda olanlar varsa onu en önce ben
terörist ilan edeceğim. Kürtler en önce onları terörist ilan edecektir. Dağda silah kullananda bu ülkenin evladıdır. Onların yarısı üniversite mezunudur. Cahil insanlar değildirler. Anayasaya bu madde konsa ve Kürt liderinin yaşaması ve yaşama katılması için yol ve yöntemler bulunursa ve diyelim o lider Mecliste yerini alırsa bundan güzel şey olabilir mi?"
"Biz yaşamak ve yaşatmak istyoruz. Artık siyasi,
ekonomik ve idari adımların atılması lazım. Biz federasyon isteyebilirdik." diyen Zana, artık halklar arasındaki sınırların kalktığını ve böyle bir talebin geri bir talep olduğunu söyledi.
Zana, Kürt sorununun çözümünün taahhüdü halinde kendi canını ve kanını Kürt halkı için vermeye hazır olacağını kaydetti.
DEP eski
Milletvekili Leyla Zana, konuşmasının sonunda İranlı
şair Resul Rıza'nın 'Elimden Gelse' adlı şiirini okudu.
CİHAN