Zirve Yayınevi cinayetinde son duruşma, olayın basit bir cinayet olmadığı tezini güçlendirdi. Mahkemede, sanıklardan Günaydın'ın 'azmettiricim' dediği Aral, tanık sıfatıyla dinlendi. Günaydın, kilit isme seslendi: "Sana devlet desteği sağlarız demiştin, nasıl devlet desteği sağlayacaktın?" Malatya'da Zirve Yayınevi cinayetinde sır perdesi aralanıyor. Son duruşma, olayın, 5 gencin işlediği basit bir cinayet olmadığı tezini savunan mağdur avukatlarının iddiasını güçlendiren diyaloglara sahne oldu. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davada, sanıklardan Emre Günaydın'ın 'azmettiricim' dediği Varol Bülent Aral tanık sıfatıyla dinlendi. Günaydın, kilit isim Aral'a mahkeme heyeti önünde, "Sana devlet desteği sağlarız demiştin, nasıl devlet desteği sağlayacaktın?" diye sordu. Biri Alman 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili davanın 12. duruşmasında sanık, tanık ve hakim arasında ilginç konuşmalar yaşandı. Günaydın'ın daha önce 'Beni Varol Bülent Aral azmettirdi' iddiasından sonra 4 duruşmadır aranan Aral yakalanınca hakim karşısına çıktı. Ergenekon terör örgütü tutuklusu emekli Tuğgeneral Veli Küçük ile irtibatı ortaya çıkan Varol, polis zoruyla getirildi. Günaydın, mahkemede Aral ile misyonerlik hakkında konuştuklarını ve kendisine 'devlet desteği' sözü verdiğini açıkladı. Görüşmeyi kabul eden Aral, 25 dakika PKK hakkında sohbet ettiklerini savundu. Hakim ayrıca Aral'a, "Veli Küçük gibi vatanseverlerin cezaevinde olmasını hazmedemiyorum." sözüyle ne kastettiğini sordu. Devlet görevlilerinin saygınlığını korumak için böyle bir beyanda bulunduğunu kaydeden Aral, ajandasındaki Ergenekon notlarını da yazmayı düşündüğü 'Teferruat' isimli kitap için aldığını savundu. Malatya polisi, Ocak 2008'de otogarda içinde Ergenekon notları bulunan Aral'a ait ajandayı bulmuştu. Bu arada duruşmaya tutuklu sanıkların yanı sıra Dink davasında sanık avukatı Fuat Turgut'un da katılması dikkat çekti. Mahkemeye, tutuklu sanıklar Emre Günaydın (19), Salih Gürler (20), Abuzer Yıldırım (19), Cuma Özdemir (20) ve Hamit Çeker (19) ile tutuksuz sanıklar Mehmet Gökçe ve Kürşat Kocadağ katıldı. Malatya'da 2 Ekim 2008 tarihinde yol kontrolü sırasında sahte kimlikle yakalanıp tutuklanan Varol Bülent Aral, tanık sıfatıyla dinlendi. Günaydın, Aral'a mahkeme heyeti önünde, "Sana devlet desteği sağlarız demiştin, nasıl devlet desteği sağlayacaktın?" diye sordu. Bu iddiayı reddeden Aral, "İsmini bilmediğim, sanıklardan birine cezaevine gönderilen ceketin cebinden sim kart çıktı. Kendisine kimin devlet desteği sağladığı bellidir." cevabını verdi. Aral, Malatya Otogarı'nda bulunan ajandasında yazan Ergenekon'la ilgili bilgi notlarını da yazmayı düşündüğü kitap için aldığını öne sürdü. Sevgi Erenerol, Kemal Kerinçsiz, Tuncay Özkan, Mehmet Ağar gibi isimlerin ajandada ne aradığının sorulması üzerine, "Birtakım bilgiler geldi, değerlendirmek için not ettim." ifadelerini kullandı. Mahkeme heyetinin, "Sen kimsin de sana bilgi geliyor?" sorusu üzerine Aral, "Polis ve subay çevrem çoktur, çay içiyoruz, konuşuyoruz." cevabını verdi. Adıyaman'da Kalaşnikof silahla yakalandığı olayının hatırlatılması üzerine de, "Silahı, 10 yaşında bir çocuğun elinde kamuflajlı gördüm. Onun elinden aldım. Karakola götürdüğüm sırada yolda yakalandım." dedi. Mahkeme heyeti, duruşmayı 21 Kasım 2008'e erteledi. Malatya'da 18 Nisan 2007'de Zirve Yayınevi'nde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel boğazları kesilerek öldürülmüştü. Zanlılardan Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Abuzer Yıldırım olay yerinde yakalanmıştı. Üçüncü katın penceresinden kaçmak isterken düşerek yaralanan Emre Günaydın, tedavisinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.