Malatya 3. Ağır
Ceza Mahkemesi'nin Başkanı Eray Gürtekin, kendilerine
İstanbul'dan gönderilen ''
Poyrazköy'' iddianamesini
dava dosyasına eklediklerini açıkladı.
Savcı Şeref Gürkan
sanık Emre Günaydın'ın ''
terör örgütü kurucusu'',
Cuma Özdemir,
Hamit Çeker,
Salih Gürler ve Abuzer
Yıldırım'ın da ''örgüt üyesi'' olduğunu ifade etti.
Gürkan, mütalaanın ''netice ve istem'' bölümünde, sanık Günaydın için ''
terör örgütü kurucusu ve yöneticisi olmak'' suçundan
eylemine uyan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 1. ve 7/1 maddeleri delaletiyle TCK'nın 314/1 ve 3713 sayılı kanunun 5. maddesi kapsamında,
Necati Aydın, Uğur
Yüksel ve Tilman Ekkehart Geske'ye yönelik adam öldürme eylemlerinden dolayı TCK'nın 37/1 delaletiyle TCK'nin 82/1 maddesi gereğince maktul sayısınca 3 kez cezalandırılmasını talep etti. Savcı, sanık Günaydın'ın, Necati Aydın, Uğur Yüksel ve Tilman Ekkehart Geske'ye yönelik kişiyi hürriyetinden engellemek suçundan TCK'nın 37/1 delaletiyle 109/2 ve 109/3 maddeleri ile 3713 sayılı yasanın 4 ve 5. maddeleri gereğince
mağdur sayısınca 3 kez cezalandırılmasını istedi.
Sanıklar Özdemir, Çeker, Gürler ve Yıldırım'ın da ''terör örgütüne üye olmak'' suçundan eylemlerine uyan 3713 sayılı kanunun 1. ve 7/1 maddeleri delaletiyle TCK'nın 314/2 ve 3713 sayılı kanunun 5. maddesi kapsamında Aydın, Yüksel ve Geske'ye yönelik adam öldürme eylemlerinden dolayı TCK'nın 37/1 delaletiyle TCK'nin 82/1 maddesi gereğince maktul sayısınca 3 kez cezalandırılmasını talep etti.
Savcı ayrıca sanıklar Özdemir, Çeker, Gürler ve Yıldırım'ın; Aydın, Yüksel ve Geske'ye yönelik ''kişiyi hürriyetinden engellemek'' suçundan TCK'nın 37/1 delaletiyle 109/2 ve 109/3 maddeleri ile 3713 sayılı yasanın 4 ve 5. maddeleri gereğince mağdur sayısınca 3 kez cezalandırılmasını istedi.
Savcı, azmettirici oldukları iddiasıyla tutuksuz yargılanan Varol Bülent Aral ile Hüseyin Yelki'nin ise beraatına karar verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, savunmaların tamamlanması için duruşmayı erteledi.
'5 KİŞİYLE SINIRLANDIRILAMAZ'
Müdahil avukatlarından Murat
Dinçer,
adliye çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, mütalaayı yetersiz bulduklarını söyledi.
Kendilerinin iddia ettiği ''gladyo'' yapılanmasının kabul edilmemesine anlam veremediğini belirten Dinçer, şöyle konuştu: ''Başından beri olayın bir gladyo yapılanmasından doğduğunu ve üzerine gidilmesi gerektiğini söylüyoruz. Mahkeme, gelinen aşamada, olayın örgüt suçu olarak kabul edildiğini ortaya koydu.
Ergenekon örgütüyle bir bağın bulunamadığını söyledi. Sonuç olarak mütalaada istenilen cezalar yerinde olmakla birlikte olayın 5 kişiyle sınırlandırılması doğru değil. Mütalaayı yetersiz buluyoruz.''
'RAPOR ÖNEMLİ'
Müdahil avukatlarından
Erdal Doğan da
mahkemenin ''Malatya'daki cinayetlerle Ergenekon terör örgütü arasında bağ olduğuna dair somut
delil görülmemiştir'' kanaatine katılmadıklarını belirterek, gizliliği kaldırılan
soruşturma dosyasındaki
raporu hatırlattı.
Doğan, eski Malatya Jandarma
Alay Komutanı
Albay Mehmet Ülger ve 2 uzman
çavuş hakkında başlatılan soruşturmanın dosyasına, İstanbul özel yetkili savcılarınca İstanbul
Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli polislere hazırlatılan raporun konulduğunu ve bu raporda ciddi bağlantılara dikkat çekildiğini söyledi.
POLİSLERİN HAZIRLADIĞI RAPOR
İstanbul özel yetkili savcılarınca
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli polislere hazırlatılan ve gizliliği kaldırılan dosyaya konulan raporun kanaat bölümü şöyle: ''
Kafes Operasyonu Eylem Planı'nın 'Durum' başlığı altında (Santaro, Malatya
Zirve Yayınevi ve
Hrant Dink) eylemleri için '
operasyon' ibaresi kullanılmıştır. Belirtilen bu üç eylemin de
Ergenekon Terör Örgütü amaçları doğrultusunda yapılan eylemler oldukları değerlendirilmektedir. Bahse konu dosya kapsamında bugüne kadar elde edilen bilgi,
belge, ifade beyanları ve
telefon irtibatlarının incelenmesi göz önüne alındığında Zirve Yayınevi cinayeti eyleminin DHKP/C,
PKK gibi ideolojik temelli bir örgüt tarafından yapılmadığı, bilakis Ergenekon tarzı örgütlenmenin başını çektiği yönlendirme ve
hedef gösterme suretiyle ilk bakışta ferdi, kendiliğinden ortaya çıkmış gibi görünen, fakat illegal bir grup tarafından organize edilen türde bir olay olduğu kanaatine varılmıştır.''
MALATYA'DA NE OLMUŞTU?
Malatya'da 18
Nisan 2007'de Zirve Yayınevi'nde çalışan
Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel bıçakla öldürülmüş, zanlılardan Salih Gürler (20), Cuma Özdemir (20), Hamit Çeker (19) ve Abuzer Yıldırım (19) olay yerinde yakalanmıştı.
Üçüncü katın penceresinden kaçmaya çalışırken düşerek, yaralanan Emre Günaydın,
İnönü Üniversitesi Turgut
Özal Tıp Merkezindeki tedavisinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.
Tutuklu sanık Emre Günaydın'ın olaydan yaklaşık 2 yıl sonra cezaevinde
Cumhuriyet Savcısına verdiği ifadenin ardından olayın azmettiricileri olduğu gerekçesiyle Varol Bülent Aral ve Zirve Yayınevi çalışanı olduğu belirtilen Hüseyin Yelki tutuklanmıştı. Yelki, 22 Mayıstaki, Aral da 20 Ağustostaki duruşmalarda tutuksuz yargılanmak üzere
tahliye edilmişti.