Taraf gazetesi muhabiri Mehmet
Baransu,
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz
Yıldırım hakkında, "sahte
çürük raporu tanzim ederek, kendisi yerine yeğenini askeri
hastanedeki
heyetin huzuruna çıkarttığı" iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.
Baransu tarafından
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na verilen suç duyurusu dilekçesinde, Yıldırım'ın 1983'de
İzmir Kemeraltı
Askerlik Şubesi'nde, ''4 yaşındayken düştüğü ve sağ bacağında kısalık olduğunu'' belirterek, sahte
çürük raporu aldığı öne sürüldü.
Yıldırım'ın askeri hastanedeki muayeneye, kendisi yerine yeğeni Osman Yalçın'ı gönderdiği iddia edilen dilekçede, şu ifadelere yer verildi:
''Hastane, Osman Yalçın'ı
Aziz Yıldırım olarak
kayıt edip çürük raporu vermiştir. Osman Yalçın'ın sağ ayağında altı santimlik bir kısalık mevcuttur. Bu yüzden de 1983'de hastaneye Aziz Yıldırım diye Osman Yalçın gitmiş ve böylece de çürük raporu alınmıştır. Muayenenin akabinde radyoloji bölümünden 31
Ekim 1983 tarihli 21440 numara sayılı çürük raporu alınmıştır. Ortopedi servisinde ise 31 Ekim 1983 tarihli 21440 numara sayılı rapor alınmıştır.
Akabinde, 2
Kasım 1983 günü bu kez yine ortopedi servisine gidilmiştir. Buradan da 7044 sayı numaralı rapor alınmıştır ve 12 kişilik heyetin karşısına çıkılmıştır. Ortopedi servisindeki
röntgen raporunda Aziz Yıldırım'ın sağ bacağında eski bir kırık olduğu, 'Sağ femur başı eski frakturune bağlı deforme, Femur başı
yer değiştirme pozisyonu' tespit ediliyor. Ortopedi raporunda da 'Sağ sias iç malkel arasında 6 cm'lik kısalık olduğu' belirlenmiştir.''
Dilekçede, bu raporların ardından 4 Kasım 1983'de, askeri heyetin Yıldırım'a ''askerliğe el verişli değildir'' raporu verdiği, böylece Yıldırım'ın askerlikten muafiyet kazandığı aktarıldı.
Söz konusu heyet raporunun altında Prof. Dr.
Oktay Karakaş'ın yanı sıra 11 ayrı ismin ve Ege
Ordu Komutanlığı adına da Kıdemli
Albay Nuri Akkaş'ın ''rapora uygundur'' imzasının bulunduğu kaydedilen dilekçede, Yıldırım'ın kendisi yerine yeğenini sağlık heyetinin karşısına çıkararak, çürük raporu aldığı ve ''resmi evrakta sahtecilik'' suçunu işlediği savunuldu.
Bu eylemleri
kamu görevlileri ile gerçekleştirdiği gerekçesiyle Yıldırım'ın ''rüşvet'' suçunu da işlediği öne sürülen dilekçede, Yıldırım'ın askerlikten hukuka aykırı bir şekilde muafiyet kazandığı için de ''askerlik kanununa muhalefet'' suçunu işlediği iddia edildi.
Dilekçede, Aziz Yıldırım'ın, iddia olunan suçlardan hakkında kamu davası açılarak, cezalandırılmasını talep edildi.