Gazeteci Ömer
Şahin’in hazırlayıp sunduğu “Görüş Farkı” programına katılan
Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı
Hayati Yazıcı, özür tartışmasından, Canan
Arıtman’a,
Sabih Kanadoğlu’ndan
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı
Melih Gökçek’e kadar gündemin sıcak konularına ilişkin görüşlerini açıkladı.
Savcılar harekete geçmeli
Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül’ün annesi için “
Ermeni” iması yapan
CHP İzmir milletvekili
Canan Arıtman hakkında
Cumhuriyet Savcılarını göreve çağırdı. Hayati Yazıcı, “ Bayan Arıtman’ın sözleri ve sürdüregeldiği ifadeleri Sayın Cumhurbaşkanı ve ailesine yönelik tahkir edici,aşağılayıcı boyuta varmıştır. Davranış biçimi,seçtiği sözcüklerin özel maksatlı olduğu belli. Bunlar
Ceza yaptırımına konu olabilecek
eylemlerdir. Cumhurbaşkanına hakarete girer. Cumhuriyet Savcıları re’sen kovuşturma yapmalı” dedi.
Arıtman şovenist, CHP gereğini yapsın
Arıtman’ın sözleri karşısında CHP’nin de gereğini yapması gerektiğini ifade eden Hayati Yazıcı, “ Sayın Arıtman’ın tavrı Şovenist, ayrımcılığa,kimlik siyasetine dönük çağdışı yaklaşımdır. CHP,bu fiilleri değerlendirmeye tabi tutmalı” diye ekledi.
Özür kampanyası ifade özgürlüğüdür
Bir grup aydının başlattığı “Ermeniler’den Özür Kampanyası” konusunda Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı’da Başbakan Erdoğan’dan farklı bir tavır sergiledi. Yazıcı, bu konudaki düşüncelerini şöyle açıkladı:” Biz demokrat bir partiyiz. Elbette bu ülkede yaşayan her birey neyi düşünüyor, nasıl bakıyor ve ya değerlendiriyorsa onu ifade etme hak ve özgürlüğüne sahiptir. Bu çok incitici de olabilir. Bunun sınırı bir başkasının hak ve
özgürlük alanına saldırı, üçüncü şahsın kişilik haklarının incitilmemesidir. Bunun dışında herkes her konuyla ilgili görüş ve kanaatini söyleyebilir. Tartışmaları ifade özgürlüğü çerçevesinde görüyorum.”
Kampanyanın içeriği yanlış,tarihimiz özrü gerektirmez
İmza kampanyasını ifade özgürlüğü olarak gören Yazıcı, içeriğine ise katılmadığını söyledi. Yazıcı, “Bu doğru mu derseniz, bana göre yanlış. Bizim tarihimizde bu boyutta özür dilenecek eylem sözkonusu değildir. Ermenilerle alakalı böyle bir sayfa açılarak özür dilemek ifade özgürlüğüdür ama yanlıştır.
Türkiye ile
Ermenistan arasında
iletişim sorunlarını çözmeye yönelik sürece de katkı sağlamaz”
Sabih Kanadoğlu hukukçudan çok despotik
Hayati Yazıcı, 367’nin mucidi olan ve yerel seçimlere ilişkin yine devreye giren
Yargıtay Cumhuriyet eski Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’na da ağır bir dille yüklendi. “O zat” dediği Kanadoğlu ile görevi sürerken yaşadıklarını ilk kez anlatan Yazıcı, “Bu zatın görev yaptığı sürede ekzantirik davranış biçimleri , Hukukçu olmaktan öte despotça adeta,bulunduğu yeri kullanarak ortaya koyduğu fiiller vardı” dedi. Yazıcı, örnek olarak da Başbakan Erdoğan’la ilgili iki örnek verdi. Kanadoğlu’nun hukuku hiçe sayan işleme
imza attığını ve birisinde şu anda
Danıştay Başkanı olan
Mustafa Birden’in başında olduğu 2.Daireden “zılgıt” yediğini aktardı. Yazıcı, Kanadoğlu’nun hep belli projeler peşinde olduğunu da söyledi.
Gökçek’e yeşil ışık yakmadı: Şu olacak,bu olmayacak diyemem
Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı, merakla beklenen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı konusunda net
mesaj vermedi.
Melih Gökçek’in durumu konusunda ketum davranan Yazıcı, “ Şu olacak,bu olmayacak demek mümkün değil. Çalışma devam ediliyor, anket yapılıyor. Ben sadece tahmin edebilirim, ama söylemem” dedi.
Hayati Yazıcı yerel seçimlerden birinci parti ve güçlenerek çıkacaklarını savundu. Şu anda oy oranlarının 22 Temmuz’da elde edilen yüzde 47’nin üzerinde olduğunu iddia eden Yazıcı, “Rakibiniz CHP’mi?” sorusuna, “
Hayır. Tek rakibimiz kendimiz.Bir yere bir
aday gösterilecek. Diğer arkadaşların onun sağında,solunda yer alması gerekir” karşılığını verdi.