Devrim Yasaları'nın yürürlüğe girmesinin 88. yıldönümü dolayısıyla,
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (
ÇYDD) ve Eğitim-İş Sendikası
Eskişehir Şubesi tarafından panel düzenlendi.
Tepebaşı Belediyesi Zübeyde Hanım
Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen etkinliğe
CHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr.
Birgül Ayman Güler, ADD Genel Başkanı
Tansel Çölaşan, ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel ve Eğitim-İş Genel Başkanı
Veli Demir konuşmacı olarak katıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz
Büyükerşen´in moderatörlüğünü üstlendiği paneli Eskişehir
Milletvekili Kazım Kurt, Tepebaşı Belediye Başkanı
Ahmet Ataç,
Baro Başkanı Rıza Öztekin, gazeteci yazar
Emin Çölaşan da izledi.
Panel'de konuşan ADD Başkanı Çölaşan,
darbeyi savundu, askerin bunu, görevi gereği yaptığını ileri sürdü. Devrimin, karşı bir devrimle ikinci kez aynı tehlikeye düşmesi noktasında 28
Şubat kararlarının devreye girdiğini anlatan Çölaşan, "28 Şubat kararları
uygulama imkanı olmasaydı, bu süreç bu kadar vahim bir noktaya gelmezdi" diye konuştu.
Askerin, o dönemde MGK'da hazırladığı 18 maddenin anayasaya dayanarak hazırlandığını iddia eden Çölaşan, imam hatip liselerine olan rahatsızlığını dile getirdi. Çölaşan, şöyle dedi: "
İmam hatiplerin sayıları 1983-89'de 350'yi buldu. Buradan
mezun olanlar yüksek eğitimden, kamu kurumlarına,
kaymakam ve vali olacak kadar yükseldiler. Askerin, o dönemde MGK'da hazırladığı 18 madde anayasaya dayanarak hazırlandı. Neden? Ülkenin korunması, kollanması için. Bunların hangisi diktatörlük olarak anlaşılır? Burada irtica, bölücük,
terör anlatılıyor. Hangisi diktatörlüktür söyleyin. Görevin gereğini yapması gereken bir kurum (asker), tamamen demokratik
sistem içerisinde bilgi veriyor. Kime veriyor bu bilgiyi? Adı
demokrasi olan bu ülkede halkı,
Cumhuriyet rejimi için Türkiye'yi yönetecek olan iktidarı söylüyor."
"Bir hukuk devleti olsa, zaten 28 Şubatı yaşamayız" ifadesini kullanan Çölaşan, şöyle konuştu: "Yönetimler, siyasi iktidarların görevidir. Diyelim ki Türkiye'de bu olmadığı için böyle bir şey olmuştur. O zaman onun niteliğine bakalım. Sizce bu bir darbe midir? Ya adamlar görevlerini yapmış. O sıradaki görevleri, yazılı metinde irtica ve bölücülükle mücadele var. Kısaca, bu devrimle boğuşmuş, devrimleşmeyi, çağdaşlaşmayı
kural almış ise (gereğin yapın) diyorlar. Bu çerçevede başlamıştır."
ÇÖLAŞAN DARBEYİ SAVUNURKEN, EŞİ VE BÜYÜKERŞEN UYUDU
Tansel Çölaşan'ın sahnede konuşması sırasında salonda ilginç olaylar yaşandı. Çölaşan, darbeyi meşrulaştıran konuşma yaparken, izleyicilerin arasında bulunan CHP'li Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı
Yılmaz Büyükerşen ile Çölaşan'ın eşi
Emin Çölaşan'ın uyuması dikkat çekti. Büyükerşen ve Çölaşan, zaman zaman seyircilerin yaptığı alkışlarla kendilerine gelerek uyandı.
CİHAN