Bir dönem JİTEM elemanlarıyla görüştüğünü anlatan Akdeniz, "Okumam için Ergün Poyraz'ın, Mustafa Balbay'ın, Bekir Coşkun'un kitaplarını verirlerdi. Bir gün, Ömer isminde bir JİTEM elemanı bana, 'Biz yazarız, kurgularız, hazırlarız, onlar basar' dedi" ifadelerini kullandı. Birleştirilen Ergenekon davasının 181. duruşması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görüldü. Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, birleşmenin ardından gerçekleştirilen 5. duruşmaya da katılmadı. Duruşmada, sesi ve görüntüsü değiştirilerek dinlenilen gizli tanık 'Akdeniz', 1998 yılında JİTEM elemanlarıyla irtibata geçtiğini anlattı. Birkaç yıl Ankara Aydınlıkevler'deki karargâhlarında JİTEM elemanlarıyla görüştüğünü, Jİ-TEM'de fiili olarak çalışmadığını söyledi. Gizli tanık, "Namazında bir insan olmama rağmen 1998 yılında tarihi eser kaçakçılığına girdik. Televizyonda deşifre olduk. Birkaç gün sonra evimin önünde kurşunlama oldu. Emniyet ilgilenmedi. Ardından Genelkurmay'a giderek tehditler aldığımı söyledim. Komutanla tanıştırıldım. Dinler hakkında sorular soruldu. Bana Ergün Poyraz'ın, Mustafa Balbay'ın, Bekir Coşkun'un kitaplarını okuttular. Türkiye'deki derin devleti iyice anlamam için bunları okumam gerekiyormuş. Seçilmişlerin yanlış olduğunu, dinin yanlış kullanıldığını söylediler. JİTEM'de görevli Ömer isimli şahıs, okutulan kitaplarla ilgili olarak, 'Biz yazarız, kurgularız, hazırlarız, onlar basar' demişti" ifadelerini kullandı. Ömer ve Ayhan isimli JİTEM elemanlarıyla görüştüğünde, Nakşibendi tarikatı içinde silahlı grup tespit ettiklerini ve bu konuyu araştırmasını istediklerini ifade etti. Ancak kendisinin bu tarikata gidip gelmesine rağmen böyle bir şey tespit etmediğini anlattı. Akdeniz, Vatansever Kuvvetler Güç Birliği (VKGB) hareketine bir dönem internet çalışmalarıyla ilgili destek verdiğini anlattı. Bir internet sitesi kurduğunu, burada Tuncay Özkan, Mustafa Balbay'ın bulunduğu videoları koyduklarını belirtti. Bilişim teknolojisi uzmanı olduğunu belirten gizli tanık, "İnternet siteleri hazırladım. 50-100 DVD getirdiler. Propaganda amaçlı bunların tüm kesimlere duyurulacağını söylediler. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Türk olmadığına dair yazılar vardı. Dini, namazı çok farklı anlatan bir kitap verildi. Yayınlamadım. Manevi olarak bunlardan rahatsız olduğum için Savcı Zekeriya Öz'e giderek ifade verdim" diye konuştu. Gizli tanık, görüştüğü JİTEM elemanlarının kendisini takip ettiklerini anlayınca, bu kişilerle irtibatını kestiğini sözlerine ekledi. JİTEM'DEN MAAŞ, ERUYGUR'DAN KİTAP SİPARİŞİ Ergenekon sanıklarından Ergün Poyraz, AK Parti'yle ilgili en çok kitap yazan isimler arasında yer alıyor. Ergün Poyraz adıyla bugüne kadar 'Musa'nın Çocukları, Musa'nın Gülü, Musa'nın Mücahiti, Patlak Ampul' gibi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ı doğrudan hedef alan birçok proje kitap piyasaya sürüldü. İddiaya göre, söz konusu kitapların yazılmasında Jandarma'nın desteği vardı. Kitaplarına kaynak olarak Genelkurmay arşivlerini kullandığı ileri sürüldü. Kısa süre içerisinde ardı ardına kitaplar piyasaya süren Poyraz'ın evinde yapılan aramalarda Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait gizli belgeler ve Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) yapmış olduğu çalışmalara ait dosyalar bulunmuştu. Dönemin Jandarma Genel Komutanı ve Ergenekon davası sanıklarından Şener Eruygur ile yakın ilişki içerisinde olduğu belirlendi. Jandarma İstihbarat Teşkilatı'ndan (JİTEM) maaş aldığı ileri sürüldü. Kendisi bu iddiayı yalanladı. İşçi Partisi genel merkezinde ele geçirilen beş ayrı belgede JİTEM'den verilen paraların miktar ve tarihlerinin yer aldığı savunuldu. Poyraz'ın 28 Şubat döneminde yazdığı kitaplar da Refah Partisi'nin kapatılması davası iddianamesinde kaynak olarak yer almıştı.