İhaleye katılanlar, bazen almak istedikleri araca, değerinin çok altında bir
fiyatla sahip olabiliyor. Ancak iddiaya göre, bu
araçları genellikle ''5-6 kişi'' satın alıyor.
İstanbul Gümrük ve
Ticaret Bölge Müdür Yardımcısı Hasan Cingöz, Gümrük ve Ticaret Müdürlükleri'nce yapılan araç
satış ihalelerine, vatandaşların daha fazla
katılım göstermesini istedi.
Cingöz, müdürlüklerince gerçekleştirilen araç satış ihaleleri hakkında vatandaşların yanlış bilgi sahibi olmasından kaynaklanan bir
takım sıkıntılar yaşadıklarını anlattı. Alıcı bulunamaması durumunda ihalenin yeniden düzenlendiğini ifade eden Cingöz, ikinci kez ihalenin ''0'' liradan başlandığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
''Bunu vatandaşlarımız bilmiyor. Sadece 5-10 kişi biliyor. Onlar da gelip tüm satışlarımızı alıp götürüyor. Biz bundan rahatsızız. İnsanlara teklif usulünü anlatmak istiyoruz. Eğer ihale anında satış esas bedelden müşteri bulunamazsa, ihale hemen o an 0 TL'den tekrar başlıyor. Örneğin 60 bin TL'lik bir araca hiç alıcı çıkmadı. Daha sonra birisi çıkıyor (5 bin TL teklif ettim) diyor. Daha fazla artıran olmaza aracın sahibi oluyor. Ardından biz bunu değerlendiriyoruz. Bunu değerlendiren de Teklif Değerlendirme Komisyonu'dur. Bu değerlendirmenin ardından teklif
bölge müdürlüğüne gidiyor. Bölge Müdürlüğü de en son kararı veriyor.
Vatandaşlarımız araç satış esas bedeline bağlı kalmakla hata yapıyorlar. Zannediyorlar ki ihaleye çıkılan fiyat daha da artacak ama olmuyor. Biz sadece 5-6 kişiye
hizmet etmekten rahatsısız. Ne kadar çok vatandaşa duyurursak, o kadar karlı çıkacağımızı düşünüyoruz.''
-Teklifleri değerlendirme kriterleri-
Cingöz, satışa çıkarılan araçlar için yapılan teklifleri değerlendirirken, aracın kaç defa satışa çıktığı,
hasar oranı ve satış kabiliyetlerine göre, piyasa araştırması yaptıklarını ifade etti.
Bazen 60 bin liralık bir aracı 5-10 bin liraya da satabildiklerini anlatan Cingöz, şöyle devam etti:
''Bunun örnekleri var. Ama vatandaşımız bunu bilmediği için sadece satış esas bedele bakıyor. Bir de ayrıca ihalede diyorlar ki (o vurur, bu vurur fiyat artar). Öyle bir şey yok. Bu konunun da özellikle bilinmesini istiyoruz. Çok katılım olsun istiyoruz. Katılım
rekabet demektir. Çünkü teklifte de bir rekabet vardır. Birisi der ki ben 100 lira veriyorum. Öbürü der ben 200 lira veriyorum. Dolayısıyla çok kişi olursa teklif de artar v
e devlet daha çok kazanır.''
-
İlan ve kamu spotu-
Cingöz, konunun vatandaşlar tarafından daha detaylı bilinmesi konusunda bir takım çalışmalar yapmayı planladıklarını söyledi.
Bu noktada en büyük yardımı basın organlarından beklediklerini belirten Cingöz, sözlerini şöyle sürdürdü:
''İlerleyen dönemlerde gazetelere ilan, kamu spotu ve billboardlarda reklamlar vermek suretiyle özellikle teklif usulü ihaleyi duyurmayı planlıyoruz. Bu konuda bizim bir çalışmamız olacak.
Bakırköy işletme olarak zaten ayda iki satış yapıyoruz. Ama işte bu teklif usulünde mevzuatımız gereği satışlar resmi gazetede ilan edildiği için özel gazetelerde ilan edilmiyor. Resmi Gazete'yi kaç vatandaşımız alıp okuyacak. Mevzuat engelini de aşmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla basın yayın organlarına verebilirsek daha çok vatandaşımıza ulaşırız.''
Cingöz, ihalede satılan araçların, Teklif Değerlendirme Komisyonu'nun onayının ardından resmiyet kazanacağını belirterek, ''Satılan araçlar arasında kaçaktan yakalanan,
gönüllü olarak gümrüğe terk edilen, yasal süreci içinde
ithal ya da
ihraç işlemi yapılamayanı var. Çünkü bu araçlar gümrük mevzuatına göre belirlenen sürelere tabi. Mesela araç geldikten sonra 20 gün içerisinde ithalat işlemi yapmanız lazım. O süreyi geçirdiğiniz zaman araç, devlet malı oluyor. Devlet malı oluş kaynağı çok fazla ama geneli gönüllü olarak ülkeye terk edilen
yabancı vatandaşlarımızca
Türkiye gümrüğüne gönüllü olarak terk edilenler var'' diye konuştu.
-''Her bir ilan bize bir masraf''-
Cingöz, ellerindeki araçların bir an önce ekonomiye kazandırılmasını istediklerini belirterek, ''Her bir ilan bize bir masraf. Artı orada yer işgal etmesi de ayrı bir masraf'' dedi.
Araçlara teklif edilen fiyatın, belirlenen rakamın yüzde 75'inin altında olmaması şartının bulunduğunu belirten Cingöz, şunları kaydetti:
''Ama genele bakıldığında araçların satışında, teklif edilen rakam ortalama yüzde 27 civarında oluyor. Tabii bu rakam bazen yüzde 5'te olabiliyor. Öyle oluyor ki yüzde 70'e de 'hayır' diyebiliyoruz. Çünkü araç ilk defa satışa çıkmış olabilir. Araç yeni olabilir veya katılımcı az olabilir. Ona da bakıyoruz. Bakıyoruz ki 4 kişi gelmiş. Çok kişiye ulaşamadık deyip, teklif edilen oran belirlenen oranın yüzde 70'i bile olsa reddettiğimiz de olur. Bu orana bağlı kalmıyoruz yani.''