Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "cinayettir" açıklaması ile başlayan
kürtaj tartışması, kürtajı 10 haftaya kadar serbest bırakan düzenlemenin
yasalaşması sürecini de tartışmaya açtı. 24
Mayıs 1983 tarihinde 7. Cumhurbaşkanı Kenan
Evren'in
başkanlık ettiği Milli
Güvenlik Konseyi'nde (MGK) kabul edilen yasanın nüfus planlaması için yapıldığı ortaya çıktı.
10 ÇOCUK DA OLUR 1 DE
BUGÜN'ün ulaştığı tutunaklarda Evren'in, "İnşallah bu mesele de halloldu" şeklinde bitirdiği yasa görüşmesinde, dönemin MGK üyeleri,
kuvvet komutanları Nurettin Ersin ve
Sedat Celasun yer alıyor. MGK tutanaklarına göre, Evren düzenlemenin amacını şöyle anlatıyor:
"
Nüfus planlamasından maksat, elbette nüfusun muayyen bir oranı geçmemesidir; ama geçmeyecektir diye de biz
ailelere 'iki çocuktan fazla çocuğa sahip olamazsınız' da diyemeyiz. İsterse 10 tane çocuk sahibi olabilir. Ama yeter ki istesin, istemeyerek olmasın, bu onu düzenliyor. Yoksa kısıtlama değil, zoraki kısıtlatma değil. O zaman öyle düşünürsek 'her evli ancak iki çocuk sahibi olabilir' demek lazım ki, bu da mümkün değil tabi. Belki bir tane ile iktifa edecektir; ama isteyen 8-10 tane de çocuk sahibi olabilir."
DEVLET POLİTİKASI
Adalet Komisyonu Başkanı Deniz
Hakim Yüzbaşı Tevfik Odman, "aile ve nüfus planlaması ile
doğum kontrolüne" ilişkin görüşlerini "Nüfus planlamasının devlet politikası olduğu ve nüfus planlamasının devletin gözetim ve denetimi altında yapılacağını daha açık bir şekilde maddeye monte ettik" şeklinde ifade ederken, Adalet Komisyonu Üyesi Hüsnü Kinişçi ise şöyle diyor:
"Doğum kontrolü sözünü kullandığımız zaman
halk gerçekten rahatsız oldu. Sanki her hamile kalan kadının doğurması önlenecek, engellenecekmiş gibi. Nüfus planlaması tabiri uzun yıllar 'Türkiye'nin nüfusunu planlıyorsunuz nasıl olur' gibi münakaşalara maruz kalmıştır. Fakat daha sonra halkın reaksiyonu kayboldu. Bugün nüfus planlaması deyince sadece istenmeyen
gebelik yahut da hamile kalınmasını önlemek değil eğitimi de bu madde içinde ele alıyoruz. Zaten bunun eğitimsiz uygulanması imkansızdır."
Yasa görüşmelerinde ilginç diyaloglardan birisi Evren'in sorusu üzerine şöyle yaşanmış:
* Evren: Bir
kız çocuğu gayrimeşru bir çocuk sahibi olmuşsa onun rızası ve velinin izniyle on hafta içerisinde yine çocuğu aldırabilecek değil mi?
* Omdan: Evet Sayın Cumhurbaşkanım.
* Evren: Yani illa bir tıbbi zaruret olması şart değil.
* İçişleri Komisyonu Üyesi Hakim
Albay Edip Gültekin: Burada amaçlanan 18 yaşından
küçük ve evlenmediği için de reşit olmamış olanların da kendisinin ve velisinin rızası ile müdahale edilebilmesi içindir. Buyurduğunuz husus bu haliyle gerçekleşmiş oluyor.
KISIRLAŞTIRMADA GÜNEY KORE ÖRNEĞİ
MGK, TCK'nın 471. maddesinde, sterilizasyon (kısırlaştırma)
ameliyatıyla ilgili değişikliği de kabul etti. "Rıza olmadan" ya da "
yetki olmadan" ameliyat gerçekleştirilmesi durumunda
hapis cezası öngörüldü. Görüşmede
Güney Kore örneği verilmesi dikkat çekti:
*
Orgeneral Nurettin Ersin: Sterilizasyonun nüfus planlamasındaki etkisi az mıdır çok mudur?
* Hüsnü Kişnişçi: Özellikle
Güney Kore bunu uygulamış ve 15 yıl içerisinde nüfus artış hızında yüzde 3.9'dan bugün yüzde 2'nin altına inmişlerdir. Sadece 1 yılda Gürey Kore'de 1978 yılında 750 bin insan üzerindeki sterilizasyon ameliyesinin 500 bini erkekler, 250 bini kadınlar üzerinde uygulanmıştır. Bütün dünyada sterilizasyon uygulanmış insan sayısı 90 milyondur. Bu rakamın önümüzdeki 3 yıl içinde 120 milyona çıkacağı hesaplanmaktadır. Bizim gibi nüfus sorunu yok gibi görünen ülkede de eğer iyi bir
uygulama yapılırsa bunun kısa bir zamanda sonucunu göreceğimizden eminim.
10 HAFTA VE CEZA TARTIŞMASI
MGK'da Türk
Ceza Kanunu'nun "çocuk düşürme ve düşürtme cürümleri" başlıklı 468. maddesine ilişkin değişiklik görüşmelerinde, 10 haftaya ilişkin tartışmalar da yaşanmış. Değişiklik maddesinin ikinci fıkrasında "gebelik süresi 10 haftadan fazla olan bir kadının rızasıyla tıbbi nedenler mevcut olmadan çocuğunu düşürten kimseye 2 yıldan 5 yıla kadar
hapis cezası verilir" düzenlemesiyle ilgili
Kenan Evren, "Yani yalnız kadının rızası aranıyor burada halbuki daha evvel eşinin de rızasının şart olduğu hükmünü koymuştuk. O yok burada" diyor. Bunun üzerine Adalet Komisyonu Başkanı Tevfik Odman, "Sayın Cumhurbaşkanım o genel madde içindedir" cevabını veriyor.