KURTLAR VADİSİNİN SIRRI Yayınlanmaya başlayalı 8 yılı aşan bir süre olmasına rağmen Kurtlar vadisi dizisi hala ilgiyle izlenmeye devam etmekte. Türk televizyonlarında hatırı sayılır izleyici kitlesi bulunan Kurtlar vadisi adlı dizi neden bir fenomen haline geldi ve bunca yıla rağmen yüzü neden bu kadar az eskidi? Bu sorular sosyolojik analizinin yapılıp cevaplanması gereken sorular. İlk başta şunu söylemek gerekir. Kimse bir diziyi veya filmi izlerken dizi veya film olduğu için izlemez. Oynayan başkarakter veya kendisine yakın bulduğu bir karakterle kendisini özdeşleştirir. Böylece reel hayatta yapamadıklarını dizi vasıtasıyla yaparak mutlu olur izleyici. Kahramanlıkları seven bir millet olmamız ve kurtlar vadisinin de olağanüstü kahramanlıklar üzerine kurulduğunu hesaba katarsak dizinin neden bir fenomen olduğunun kapısını aralamış oluruz. Dizi her ne kadar yaşananları hayal ürünü olarak takdim etse de izleyici Türkiye gerçeklerinin anlatıldığının farkında. Devlet içerisinde yuvalanmış mafyaların, çetelerin, kirli yapıların tasfiyesini anlatmaya çalışan kurtlar vadisinin başkarakterleri bunu çok seri ve süratli biçimde gerçekleştirebilmekte. Reel hayatta ise adalet belki bu kadar hızlı ve kolay yerini bulmuyor. Adaleti kişinin dağıtması ne kadar doğru? Bir kişi karar verip istediği suçluyu ortadan kaldırabilir mi? Bunlar ayrı tartışma konusu ancak Kurtlar vadisi başkarakterlerinin memlekete ihanet edenleri hızlı bir şekilde cezalandırması millet nezdinde takdire şayan bulunmakta ve izleyenler oh olsun demekteler. İzleyici nezdinde en azından dizi sayesinde güçlülerin adaletinden ziyade adaletin gücü hakim olmakta. Diziyi izlenir kılan bir diğer faktör de milli-manevi değerlerimiz konusundaki hassasiyeti olsa gerek. Evet bazı şiddet sahneleri sebebiyle ergenlik çağına gelmemiş çocukların izlemesi doğru olmayabilir ancak müstehcenliğe yer vermemesi nedeniyle anne-babaların rahatça izleyebileceği bir dizi kurtlar vadisi. Dizideki Ömer baba karakteri, ezan ve namaz sahneleri, başrol oyuncularının memleketleri için bir çok şeyden fedakarlık yapabilmeleri, dışarıda aslan kesilen Polat karakterinin anne ve babasına olan hürmeti, dizi karakterlerinin bazen zorlansalar da emre itaatteki inceliği kavramış olmaları altı çizilmesi gereken diğer hususlardan. Bazı televizyon dizilerinin senaryosu çok güzel oluyor ancak senaryonun açılamaması, hep kısır bir konu etrafında dönmesi izleyiciyi sıkıyor. Bir dizinin daha başında sonu kestirilebiliniyorsa izlenmiyor bu tip diziler. Kurtlar vadisi bu noktada da diğerlerine fark atıyor. Gerçi ilk yıllarında daha başarılıydı ancak hala daha “acaba ne olacak” düşüncesini izleyicide uyandırabilmekte mahir olduğunu söyleyebiliriz kurtlar vadisinin. Bütün bunlara ek olarak vadinin –özellikle yeni başladığı yıllarda- Türkiye standartları üzerindeki çekim kalitesi, karakter ve olaylara özgü müzikleri diziyi izlenir kılan tamamlayıcı unsurlar. Nisyanla malul olan insanın yaptığı her işte eksiklik olabilir, eleştirilecek tarafları da çoktur kurtlar vadisinin. Ancak diziyi yılların eskitememesi olumlu taraflarının olumsuz taraflarından fazla olduğunun göstergesi. Böylece Vadinin sırlarını vermiş olduk ki dizi yapımcılarının işlerini kolaylaştırmış olalım. Taha Ünal Din Sosyolojisi Uzmanı [email protected]