İddialara göre;
öğretim üyesi kendi listesini dayatamayınca
iftiralar ve asılsız
belgelerle ortalığı karıştırdı.
Belgelerde; Doç. Dr.
Gözde Yılmaz'ın jüri üyelerine liste dayattığı ve kabul edilmemesi üzerine olay çıkardığı öne sürülüyor. Tutanakta Yılmaz'ın, üzerinde kendi
imzası da bulunan resmi doktora liste ve belgelerini yırtarak odadan çıktığı belirtiliyor.
Geçtiğimiz hafta medyada
gündeme gelen haberde
Marmara Üniversitesi (MÜ)
İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gözde Yılmaz'ın Dekan Prof. Dr.
Yusuf Devran tarafından tehdit edildiği iddia edilmişti. Yılmaz, Dekan tarafından hazırlanan yüksek
lisans ve doktora listesini kabul etmediği için tehdit edildiğini öne sürmüştü.
MÜ İletişim Fakültesi
yüksek lisans ve doktora jüri üyelerinden Prof. Dr. Mahmut
İhsan Özgen ve Yrd. Doç. Dr.
Emel Poyraz tarafından imza altına alınan tutanakta ise, Yılmaz'ın iddialarını yalanladı.
"Kamuoyunun kafasının daha fazla karıştırılmaması için" diye duyurulan açıklama şu noktalara dikkat çekildi:
"Yüksek lisans ve doktora sınavları Sosyal Bilimler Enstitüsünde yapılmaktadır. Denetime açık bu sürece bizim müdahalemiz söz konusu değildir. Yani iddia edildiği gibi komisyon üyesi birine liste dayatmamızın mantıklı hiçbir gerekçesi yoktur. Zaten böyle bir durumda olmamıştır"
Bazı medya kuruluşlarında ''İşte Marmara İletişimdeki
fişlemenin belgesi''başlığı ile yer alan haberin tamamen asılsız ve iftira dolu olduğunu vurgulayan Marmara Ünivesitesi İletişim Fakültesi Dekanı Yusuf Devran, yaptığı açıklamada "Hiçbir resmi tarafı olmayan, üzerindeki notların kimler tarafından hangi maksatla alındığına dair hiçbir emare bulunmayan bir listenin fişleme belgesi olarak lanse edilmesi kabul edilebilir bir durum değildir" ifadelerini kullandı.
İşte Marmara Ünivesitesi İletişim Fakültesi Dekanı Yusuf Devran'ın yaptığı açıklama...
Bazı medya kuruluşlarında ''İşte Marmara İletişimdeki fişlemenin belgesi''başlığı ile yer alan haber tamamen asılsız ve iftira dolu bilgiler içermektedir. Hiçbir resmi tarafı olmayan, üzerindeki notların kimler tarafından hangi maksatla alındığına dair hiçbir emare bulunmayan bir listenin fişleme belgesi olarak lanse edilmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Bu iftiralar karşısında hukuki haklarımıza başvurmakla birlikte bu iddiaları gündeme taşıyanların kamuoyunun kafasını daha fazla karıştırmaması adına şu noktalara dikkat çekmek isteriz:
-Yüksek lisans ve doktora sınavları Sosyal Bilimler Enstitüsünde yapılmaktadır. Denetime açık bu sürece bizim müdahalemiz söz konusu değildir. Yani iddia edildiği gibi komisyon üyesi birine liste dayatmamızın mantıklı hiçbir gerekçesi yoktur. Zaten böyle bir durumda olmamıştır. -Aksine asılsız iddialarda bulunan Öğretim Üyesi Doç Dr. Gözde Yılmaz'ın sınav tarihinde kendi listesini dayattığı bunu başaramayınca da
kavga çıkardığı resmi belgelerle sabittir. Söz konusu olaya ilişkin tutanaklara bakıldığında bütün gerçekler gün yüzüne çıkmaktadır. Yani bir fişleme veya dayatmadan söz edilecekse bunu yapan fakülte yönetimi değil, öğretim Üyesi Doç. Dr. Gözde Yılmaz'ın bizzat kendisidir ve bu da belgelerle sabittir.
Medyanın haber yaparken kendisine sunulan ve belge olduğunu iddia edilen evraklara dikkatli bakması ve iftira ve asılsız iddialarla gündem oluşturmaya çalışanlara alet olmaması gerekir. İşte bu yüzden kime ait olduğu bilinmeyen ve üzerindeki notları kimin yazdığı belli olmayan evrak yerine gerçek belgelerle hareket edilmesi şarttır. Aksi durumlara meydan vermek hem hukuki olarak suç hem de mesleki olarak etik değildir