Köse'nin
babası
Fazıl Köse de oğlunun dağdan indirilmesi için
Türkiye Büyük
Millet Meclisi'ne BDP milletvekillerinden
yardım istemek için geldi. Ancak BDP'li vekillerden "Biz yardımcı olamayız" cevabını aldı. Meclis bahçesinde bu duruma tepki gösteren baba Köse'ye güvenlik görevlileri müdahale etti. Köse, Emniyetteki ifadesinin ardından ise serbest bırakıldı. Başbakana çağrıda bulunan Köse, "Elinden tut ayağına kadar öpüyorum. Bu işi çözün" diyerek yardım istedi.
Cihan Haber Ajansı muhabirine konuşan baba
Fazıl Köse, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'dan kendisine yardım edilmesini istedi. Oğluyla en son
Ramazan ayının 15'inde konuştuğunu anlatan Köse, "Bana 3 bin 200 TL para gönderdi,
altın alın diye. Evlenmek istiyordu, bende gidip altın aldım. Annesine söylemiş 'babam bana altın aldı mı?' Annesi de
evet demiş. Annesi çeyizini yaptırıyordu
evlenmesi için. Oğlum
telefon açmayınca, araştırmaya başladım. Telefonuna ulaşılamıyordu. Oğlumun yanında çalıştığı kişiye sordum. Oğlumun Irak'a gittiğini söyledi. Kimin götürdüğünü sordum, pasaport çıkardığını ve
bilet kestiğini Şırnak'a, Şırnak'tan
Habur Sınır Kapısını geçmiş, 4
Ağustos 2012 tarihinde. Malzemesini, eşyasını aldı, oraya çalışmaya gidiyorum diyerek gitmiş. Irak'a sorduk oğlumu, yok dediler. İnşallah bayramda bize iyi haber gelir dedik. Ancak gelmedi.
Bayramı bize
zehir ettiler. Bayram eti yemedik. Bugün tam 95 gündür haber alamıyoruz" dedi.
BDP'Lİ VEKİLLER İKİ DAKİKA GÖRÜŞÜRÜZ DEDİ
Baba Köse, TBMM'de
oğlunun dağdan indirilmesi için BDP'li milletvekillerinden destek istedi. BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ile görüşen Köse'ye yardımcı olunamayacağı söylendi. Bir
Kürt olarak BDP milletvekillerine çıkmaya karar verdiğini anlatan Köse, şöyle devam etti: "Elinizi, ayağınızı öpeyim. Hepiniz toplanın oğlum için bir çözüm için, geri iade için bir çözüm istiyorum. Evlenme çağıdır, yardımcı olun dedim. Hatta ben pasaport aldım. Siz yardımcı olun ben gidip
Kuzey Irak'ta oğlumu getireyim. Biz yardımcı olamayız dediler. Elinizi, ayağınızı öpeyim dedim ne olur yalvarıyorum. İki dakikalığına seninle görüşeceğiz dediler ancak bu iki dakika ile olmaz dedim. Birşey yapamayız dediler."
SIRRI SAKIK İLE GÖRÜŞEYİM DEDİM ACIMI PAYLAŞSIN
Oğlunu kaybeden
Sırrı Sakık ile görüşüp
başsağlığı dilemek istediğini dile getiren Köse, acısını paylaştığını, onun da kendi acısını paylaşmasını istediğini ifade etti. Ancak Meclise gelmediği için görüşemediğini anlatan Köse, Meclis'te görüşemeyince
öfkelendiğini vurguladı.
Allah'a yalvardığını belirten Köse, maddi durumunun zayıf olduğuna dikkat çekti. Köse, şu çağrıda bulundu: "Cumhurbaşkanımdan, Başbakanımdan, tüm yetkililerden bu işi çözsün. Kanlar dökülmesin, öfkeler, bu acılar bitsin. Oğlum 23 yaşında, ben mağdurum. Rica ediyorum, bu işi çözsünler. Ben bu acıyı görmeyeyim. Hiçkimse bu acıyı görmesin. Kanlar dökülmesin, öfke bitsin. Tansiyon
kalp rahatsızlığım var. Başbakana çağrıda bulunuyorum bu tür işler olmasın ne olur. Tüm Türkiye halkına sesleniyorum bu işi çözün."
5 GÜN ÖNCE ÖĞRENDİM OĞLUMUN DAĞA GİTTİĞİNİ
5 gündür oğlunun dağa gittiğini öğrendiğini vurgulayan baba Köse, BDP'li vekillere yardım için yalvardığını ifade etti. Çocuğunun iadesini isteyen Köse, "Eşyasını almış gitmiş çalışmaya. Ben ceza yiyeyim, çocuğum ceza yemesin. Başbakandan Cumhurbaşkanından tüm yetkililerden çözüm istiyoruz. Allah'a yalvarıyoruz, Allah düzeltsin. Kanla kan gelmez. Su kanı temizler. Bu işi çözsünler ne olur.
İlkokul mezunu 23 yaşında askere gidip gelmiş.
Vatandaşlarımız acı görmesin. Bu işi düzeltin, okulumuzun camları kırılmasın. Vatandaşımız gitmesin" diye konuştu.
BDP'LİLERDEN UMUDUM KESİLDİ
Görüşmeden önce BDP'lilerden umudu olduğunu ancak görüştükten sonra BDP'lilerden umudunun kesildiğini anlatan Köse, şöyle devam etti: "Mesela Iğdır'dan 5 öğretmen götürdüler, geri getirdiler. Ben de sevindim, o umutla bende geldim. Allah kimseye acı dert vermesin. Allah'tan umut kesilmesin. Herşey Allah'ın işi yine Allah'a şükürler olsun. Yine bakarsın Allah'ın peygamberin izniyle düzelir çocuğum gelir sevinirim."
Başbakan'a çağrıda bulunan Köse, "Elinden tut ayağına kadar öpüyorum. Ayağındaki çamura kadar öpüyorum. Bu işi düzeltecek Başbakandır; düzeltmeyecekse Başbakan'dır. Ben sadece kendi çocuğumu değil herkesin çocuğunu düşünüyorum" diyerek yardım istedi.
CİHAN