Personel eksikliğinden kaynaklanan yoğun iş yükünün ardından nöbetlerin ve fazla mesailerin sağlık çalışanlarını her geçen gün daha da yıprattığını söyleyen Dağlı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in geçtiğimiz aylarda yaptığı bir açıklamada yıpranma payı üzerinde bir çalışma yaptıklarını kamuoyu ile paylaştığını hatırlattı. Dağlı, "Bakan bu haktan hangi mesleklerin yararlandırılması konusunda belirleme yaptıklarını ifade etmişti. Bakana ve siyasi iradeye çağrımız sağlık çalışanlarının da bu kapsama dâhil edilmesidir." dedi. Dağlı, sağlık çalışanlarının hak ettiği yıpranma payının bir an önce verilmesini talep ettiklerini söyledi. Dağlı, "Bazı gözler görmek, bazı kulaklar duymak istemese de sağlık çalışanları yıpranıyor. Sağlık çalışanları hizmet üretmek için kendi sağlıklarını feda ederken, yıpranma payının sağlık hizmetlerinin sunumunda görev alan tüm çalışanlara çok görülmesini anlamakta güçlük çekiyoruz." ifadesini kullandı. Oldukça zorlu ve kutsal bir görevi yerine getiren sağlık çalışanlarının zaman zaman kamuoyuna yansıyan veyahut yansımayan birçok sorunla mücadele ettiklerini kaydeden Dağlı, sağlıkla ilgili kurum ve kuruluşlarda yaşanan şiddetin vahim boyutlara ulaştığına dikkat çekti. Dağlı şunları söyledi: "Acil serviste hemşire tartaklanıyor. Sokak ortasında yaralıya müdahale eden acil tıp teknisyenleri darp ediliyor. Muayene odasında doktor, hasta yakını tarafından bıçaklanıp katlediliyor. Kendi sağlıklarını direkt etkileyen birçok unsura maruz kalan sağlık çalışanlarının hastanelerde yaşanan aşırı yoğunluk ve fazla iş yükü nedeniyle psikolojileri de olumsuz etkileniyor. Tüm bunlar çağın hastalığı olan stresle sağlık çalışanlarını baş başa bırakıyor. Tükenmişlik sendromu yaşamalarına neden oluyor. Hizmetlisinden, memuruna, teknisyeninden şoförüne kadar sağlık hizmet sunumunda yer alan tüm paydaş çalışanlarda bu sorunları yaşıyor."