Kahramanlık destanlarının yazıldığı
Çanakkale'de şehit olan subayların bulunduğu
mezarlık harap durumda.
Mezar taşları parçalanmış, kabirler otlar içinde kaybolmuş. Şehitliği anlatan yazı da bir mezarın üstüne gelişigüzel koyulmuş.
Tarihi zaferin kazanılmasında önemli paya sahip subayların gömüldüğü
şehitlik, savaştan sonra düzenlendi. Her şehidin mezarı
mermerden yapıldı, başına da
Osmanlıca isim ve rütbelerinin yazıldığı taşlar dikildi.
Etrafı duvarla çevrili şehitlik, kendi haline bırakılınca zamanla tahrip olmaya başladı. Şu anda şehitliği çevreleyen duvarların taşları düşmüş, mezar taşlarının bazıları yamulmuş, bazıları kırılmış, bazıları da çevreye yayılmış durumda. Bazı mezarlar ise otlardan ve topraktan görülmüyor bile. Bölgeyi gezen vatandaşları hayrete düşüren manzaralardan biri de şehitliğin isminin yazılı olduğu mermer taşın, yıkılan ve taşı yamulan bir mezarın üzerine gelişigüzel konulması. Mezar taşlarındaki yazılar da zamanla yosunlanma sonucu büyük kısmı okunamayacak hale gelmiş.
Hastanede şehit olanlar defnedildi
Bölgede araştırma yapan tarihçi yazar Mehmet
İhsan Gençcan, bu mezarlığa savaş sırasında yaralanıp sahra
hastanesinde şehit olan subayların gömüldüğünü söyledi. Şehitliğin bu halde olmasına anlam veremediğini belirten Gençcan şunları kaydetti: "Çanakkale
Savaşları'nda iki sahra hastanesi vardı.
Harp sahasının hemen arkalarında bulunan güney cephesi hastanesi
Eceabat ilçesindeki Ağadere mevkiinde, kuzey cephesindeki hastane ise
Yalova köyünde kurulmuştu. Savaş sırasında yaralanan askerler, bu hastanelere
tedavi ediliyordu. Durumu ağır olanlar, gemilerle İstanbul'a sevk ediliyordu. Burada yapılan müdahalelere rağmen şehit olan subaylar, özel olarak ayrılmış bu şehitliğe defnediliyordu. Savaştan sonra bu
mezarlık özel yapıldı. Daha sonra ilgilenilmediği için harabeye döndü."