Edirne’de bir vatandaşın
iş yerini su bastı. Sigortalı olan iş yerinin zararını
sigorta şirketi ödedi. Ardından sigorta şirketi Edirne Belediyesi’nin yeterli altyapıyı sağlamadığını savunarak, belediye aleyhine
dava açtı. İdare Mahkemesi davayı reddetti. Ancak,
Danıştay kararı bozarak, zarardan belediyenin sorumlu olduğuna ve tazminat ödemesine karar verdi.
İçtihat niteliğindeki karara göre, su taşkınları konusunda gerekli tedbirleri almayan belediyeler oluşan zararı karşılamak zorunda kalacak.
RÖGARDAN TAŞTI
Edirne’de bir vatandaşın bodrumkatındaki iş yeri 11 Temmuz 2009’da bölgede yaşanan
şiddetli yağış sonucu rögardan taşan suların altında kaldı. Teşhir ürünleri kullanılamaz hale gelen vatandaş sigorta şirketinden 16 bin TL aldı. Sigorta şirketi de su basmasının Edirne Belediyesi’nin
hizmet kusuru nedeniyle yaşandığını belirterek, oluşan zararının yasal faiziyle birlikte ödenmesi için idaremahkemesinde rücu davası açtı.
BELEDİYENİN SAVUNMASI
Edirne İdare Mahkemesi, zararın herhangi bir adli veya idari tespite veya özel şahıslarca tanzim edilen bir tutanağa bağlanmadığı ve bu haliyle zarar ile idarenin sorumluğu arasında illiyet bağı tespit edilemediği gerekçesiyle davayı reddetti.
Bunun üzerine sigorta şirketi davayı Danıştay’da temyiz etti. Edirne Belediyesi, gönderdiği savunmada, kanalizasyon şebekesinin bakımının zamanda yapılarak yağmur sularına karşı önlem alındığını savundu.
'TAMİNAT ÖDENMESİ GEREKİR'
Danıştay 8. Dairesi,
su baskını sonucu oluşan zararın Edirne Belediyesi tarafından karşılanması gerektiğini belirterek kararı bozdu.
Kararda, Anayasa’nın 125. maddesine göre idarenin kendi
eylem ve işleminde doğan zararı ödemekle yükümlü olduğunun hükme bağlandığı kaydedildi.
Davacı sigorta ekspertiz şirketinin raporuna göre, bölgede yaşanan şiddetli yağış nedeniyle sigortalı iş yerinin bulunduğu binanın arka cephesindeki rögarın taşarak iş yerinin yan cepheye açılan kapısından içeriye dolması sonucu hasarın meydana geldiği, sigorta firmasıyla görüşmeler sonucu zararın tespit edilip ödendiği kaydedildi.
Kararda, “Uyuşmazlık konusu olayda hukuken geçerli
delil niteliği taşıdığı anlaşılan ekspertiz raporu dikkate alınmak suretiyle oluşan zarar ile idarenin yürüttüğü hizmet arasında nedensellik bağının var olduğu kabul edilerek tazminata hükmedilmesi gerekmektedir” denildi.