Diyarbakır'ın
Silvan ilçesinde 13 askerin şehit edildiği saldırıyla ilgili Diyarbakır 7'nci
Kolordu Komutanlığı
Askerî Mahkemesi'nde görülen
davada çarpıcı bilgiler ortaya çıktı. Geçtiğimiz hafta yapılan duruşmaya sanıklar Silvan 4. Taktik Jandarma Komando
Alay Komutanı Kıdemli
Albay Mehmet Murat Toprak, Tabur Komutanı
Binbaşı Mirbay
Şahin ve 1'inci Bölük Komutanı Mehmet
Emin Karagöz katılmıştı. Sanıklar, mahkemede, Jandarma Bölge Komutanı
Tuğgeneral Ünal Karaosmanoğlu'nun kendilerini yem olarak
teröristlerin önüne attığını iddia etmişti.
Mahkemeye '
tanık' sıfatıyla ifade veren Tuğgeneral
Ünal Karaosmanoğlu'nun da çarpıcı ifadeler kullandığı öğrenildi. Karaosmanoğlu, dava dosyasına giren ifadesinde, Silvan'ın Dolapdere köyü
bölgesinde meydana gelen saldırı ve
silahlı çatışma olayını, sözde Kendal bölgesi (
Kulp güneyi- Silvan Kuzeyi) 'Reber' kod adlı Mehmet Şah Yildeniz'in sorumluluğundaki 20-25 kişilik terörist grubunun gerçekleştirdiğini anlattı. Karaosmanoğlu, "Bu grubun Silvan,
Lice ve Kulp ara hattında barındığı, zaman zaman Lice'nin Kerpiçören ve Kutlu bölgesi ile Kulp'un Bayır bölgesine geçiş yaptıklarını değerlendiriyorduk. Çatışma öncesi üç bölgede teröristlerin olabileceğini değerlendirdim" dedi. Teröristlerin 12 Temmuz 2011 tarihinde
Hazro İlçe Jandarma Komutanlığı'na
taciz ateşinde bulunduğunu dile getiren Karaosmanoğlu, 11 Temmuz günü de 2 askerin teröristler tarafından kaçırıldığını hatırlattı. Karaosmanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Askerlerin kaçırıldığı olayın sözde Amed eyaletinin Zara olarak adlandırılan bölgenin sorumlusu 'Avaşin'
telsiz kodunu kullanan 'Reber' kod adlı Mehmet Şah Yıldeniz ile birlikte 3-4 teröristin yaptığını değerlendirdim. Karakola taciz saldırısı olayında ise Amed eyaletinin Kendal bölgesindeki 3-4 teröristin gerçekleştirdiğini değerlendirdim.
Saldırıdan sonra yapılan değerlendirmede teröristlerin Hazro'nun doğusundaki Bocadere (13 askerin şehit olduğu yer) bölgesindeki ormanlık alana geçerek gizlendikleri değerlendirilmiştir. Aldığım
operasyon emri doğrultusunda Kocaköy, Hazro ve Silvan olmak üzere üç koldan birliklere talimat verdim. Diyarbakır JÖH Taburu'ndan bir timi ihtiyat olarak Diyarbakır'da beklettim. Lice'de görev yapmak üzere
Batman ve Mardin'den de JÖH intikal ettirdim."
Acil helikopter isteyen uzman çavuşa 'Yetkim yok, kolorduyu ara' denilmiş
Jandarma Harekât ve Eğitim Şube Müdürü Binbaşı Sedat Yaman'ın tanık olarak ifadesi ise, saldırıya uğrayan birliğin defalarca helikopter istemesine rağmen neden gönderilmediğine ışık tutuyor. Yaman, çatışma günü saat 14.30 sularında Silvan Jandarma Alay Taktik Komutanlığı Hareket Merkezi'nden
Uzman Çavuş Fatih Polat'ın kendisini arayarak, "Birliğin olduğu yerde temas var, çatışma var. Oraya helikopter yönlendirilecek, oraya
darbe için kobralar gelsin." dediğini belirtti. Yaman, Polat'a cevaben, "
Kobra helikopter görevlendirmeye benim yetkim yok. 7'nci Kolordu Komutanlığı Hareket Merkezi'ni arayın. Ben de notunuzu kobra helikopter pilotlarına ileteceğim." dediğini söyledi. Yaman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kobra helikopter pilotlarını aradım ancak telefona
cevap verilmedi. Bunun üzerine UH-1 helikopter ekipleriyle görüştüm. UH-1 pilotları daha sonra Kobra pilotlarının toplantıda olduğundan cevap vermediğini belirtti. Daha sonra 14.52'de diğer kobra pilotunu arayarak konum istedim ve durumu söyledim. 15.35'te bölgeye kobralar gönderildi."