Saldırının gerçekleştiği andan itibaren köylülerin kendisini korumaya çalıştığını belirten Kaymakam
Yavuz,
Star gazetesinde yer alan haberde, koruma amacıyla civardaki bir benzinliğe sığındıklarını anlattı. Yavuz benzinlikte köylüler tarafından koruma altına alınıp dinlenmesi sağlanırken, dışarıdan
provokatör bazı insanların
yakmaktan ve ateşten bahsettiği belirtiliyor.
Yaşanan süreçte
Uludere halkının kendisini koruğunu ve buna müteşekkir olduğunu belirten Yavuz, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a kadar herkesten büyük
destek gördüğünü belirtti.
Son kararnameyle tayini Balıkesir'in Gömeç ilçesine çıkan ve Uludere'den hüzünle ayrılmaya hazırlanan Yavuz İdareciler Derdigisi'ne yazdığı
mektupta şu ifadelere yer verdi:
"Bana yapılan saldırı esnasında beni bir benzinliğe götürdüler. Yarı baygın bir şekilde sandalyeye oturttular. Çok büyük bir kargaşanın olduğunu içerde olan insanların bağrışmalarından ve biran önce odayı terk etmek istemeleri ve bazı vatandaşların da buna engel olmak için kapıyı açmak istemelerinden anlayabiliyordum. Kendi kendime 'bu iş bitti buraya kadarmış her şey' dedim. Çünkü içerdeki herkes bana bakıp donakalıyordu. Benzinden, yakmadan, ateşten bahsediliyordu. Şoka girmek üzereydim, Kelime-i şahadet getirmeye başlarken tarifi imkânsız dünyada daha önceden tatmadığım bir hazla kendimden geçtim. O an bir dakika mı iki dakikamı sürdü bilemiyorum. Ama o dakikalar bugüne kadar yaşadığım en güzel dakikalardı. O dakikalar beni hayata bağlayan dakikalardı.Beni şoktan kurtarmıştı. Sonra sağ olsunlar sağduyulu vatandaşlar ve
Cizre Kaymakamı Mehmet Ali Sağlam ve
Vali Yardımcısı Yasin Tikdağ ağabeylerim sayesinde o cehennemden kurtuldum."
Kaymakam Yavuz, olaydan sonra psikolojisini düzelten olayın ise meslek büyüğü olarak nitelediği Müsteşar'dan aldığı mektup olduğunu belirtti.