Ulusal Kanal'da her hafta
Kurtul Altuğ'un sunuculuğunda yayınlanan 'Politika'nın Nabzı' programına bu hafta
İstanbul Barosu Başkanı Doç. Dr.
Ümit Kocasakal,
Basın Konseyi Başkanı
Orhan Birgit,
Gazeteci-yazar Orhan Karaveli ve
Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Serhan Bolluk katıldı.
AK Parti iktidarı ve
Cumhuriyet Halk Partisi'nin ağır bir şekilde eleştirildiği programda katılımcılar ilginç yorumlarda bulundu.
27
Mayıs döneminde Akis Dergisi'nin Yazı İşleri Müdürlüğü'nü yürüten ve darbenin ardından
Yassıada Mahkemeleri tarafından bir numaralı
tanık olarak dinlenen programın sunucusu Kurtul Altuğ,
AK Parti'ye karşı yapılacak mücadeleyi anlatırken gerekirse demokrasinin rafa kaldırılabileceğini ima etti.
'PAMUK ELLER CEBE'
AK Parti'ye karşı gerekli mücadeleyi verebilmek için medya gücüne ihtiyaç olduğunu söyleyen Altuğ,
vatandaşları Ulusal Kanal ve Aydınlık Gazetesi'ne maddi yardım yapmaya çağırdı. Altuğ, "Herkesin
pamuk ellerini cebine sokması lazım.
Madem ki vatan kurtulacak bu vatan hepimizin vatanı herkes kendine göre fedakarlık yapmak zorundadır. Millete bunu söylüyorum. Halkıma bunu söylüyorum" dedi.
Meclis'teki
Anayasa çalışmalarına dikkat çeken Altuğ,
yeni Anayasa çalışmalarının engellenmesi gerektiğini ifade etti. Yeni Anayasa yapılmasının engellenmesinin ardından yapılacak mücadeleye işaret eden Altuğ, bu mücadele için yayın kompleksleri inşa edilmesi gerektiğini vurguladı.
27 Mayıs darbesinin hazırlanmasındaki katkılarını,
"Biz küçücük bir Akis dergisiyle yıllar önce ortalığı ayağa kaldırdık. 27 Mayıs'a götürdü Türkiye'yi" sözleriyle ifşa eden Altuğ, "İsmet Paşa katiyen demokrasinin dışında hiçbir şeye müsaade etmiyordu. Ama bizi tahkikat komisyonlarına götürdüler, hapse attılar. Biz yılmadık" ifadesini kullandı.
'HALK HASTA GİBİ TAYYİP ERDOĞAN'IN PEŞİNDEN GİDECEK'
Programa katılan gazeteci-yazar Orhan Karaveli de
AK Parti'ye oy veren vatandaşlar hakkında hakarete varan ifadeler kullandı. AK Parti'nin oyları düşeceği yönünde öngörülere katılmadığını dile getiren Karaveli şöyle konuştu: "Bu gün de
Tayyip Erdoğan ne derse onu yapacak bir
halkla karşı karşıyayız. Fazla ümide kapılmanın pek yerinde olacağını düşünmüyorum. Oyları düşüyor, içerde de şeyler var, ben bunları seçimlerde çok bekledim ama her birinde de sukutu hayale uğradım. Halk gene
hasta bir biçimde bu Tayyip Erdoğan Bey'in peşinden gidecek gibi görünüyor."