Bozkır'ın, öldürülmeden dört gün önce Eskişehir'e giden Hablemitoğlu'nu Sivrihisar'a kadar takip ettiği, ders verdiği Ankara Üniversitesi'nin Tandoğan'daki kampüsünün çevresindeki bazı kişilerin de o gün Bozkır'ı aradığı belirtiliyor. Hablemitoğlu Ailesi'nin avukatı Ersan Barkın, Bozkır'ın yakalanmasının önemli olduğunu belirtirken cinayetin arkasındaki siyasi saiklerin de ortaya çıkarılması gerektiğini söyledi.
AKP döneminin ilk faili meçhul cinayeti
Davanın eklerinden bu ifadeyi bulan Hablemitoğlu Ailesi'nin avukatı Ersan Barkın, cinayet soruşturmasını yürüten savcılığa başvurarak Çakır'ın ifadesinin alınmasını istedi. İfadesi alınan Çakır ise kendisine bu ismi veren kişinin Nuri Gökhan Bozkır olduğunu kaydetti. Ancak İçişleri Bakanlığı ile yapılan yazışmada, söz konusu kamu görevlisinin cinayet tarihinde yurt dışında olduğu bildirildi.
Bu arada eski Özel Kuvvetler mensubu Yüzbaşı Nuri Gökhan Bozkır, Şanlıurfa'da 2015 tarihinde soğan yüklü TIR'larla IŞİD'e patlayıcı madde taşınması olayına adı karışınca yurt dışına kaçtı. Savcılık, Ukrayna'da bulunan Bozkır ile e-posta üzerinden yaptığı yazışmalardan cinayetin içinde Bozkır'ın da bulunabileceğinden şüphe etti.
Bozkır Hablemitoğlu'nu takip etmiş
Savcılık, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'ndan Hablemitoğlu'nun evinin çevresindeki sinyal kayıtlarını istedi. Burada yapılan incelemede, eski Yüzbaşı Bozkır'ın cinayet gününde evin çevresinde sinyal verdiği belirlendi. Bozkır'a ilişkin deliller yalnızca bununla sınırlı olmadı.
Necip Hablemitoğlu, cinayetten dört gün önce Eskişehir'e bir konferensa giderken Sivrihisar'a kadar Bozkır'ın kendisini takip ettiğine ilişkin sinyal bilgileri tespit edildi.
Aynı zamanda Hablemitoğlu'nun ders vermek amacıyla bulunduğu Ankara Üniversitesi'nin Tandoğan'daki kampüsünün çevresinde sinyal veren bazı kişilerin de o gün Bozkır'ı aradıkları belirlendi.
Yine, Hablemitoğlu'nun evinin önünde şüpheli olarak görülen aracın sahiplerinin emniyete ifade vermeye gitmeden önce Bozkır'ı aradıkları kayıtlara girdi.
"Arkasındaki siyasi güç bulunmalı"
"Uğur Mumcu suikasti faili meçhul bir suikast değil aslında. Ama aile için faili meçhul. Hablemitoğlu suikastinde de tetikçinin bulunması yetmez, ardındaki siyasi talimatın, siyasi saiğin ne olduğunu tespit etmeniz lazım. Bu da yetmez. Aynı zamanda bu kadar yıldır böyle bir soruşturma gerçekleşemememişse eğer hazırlık soruşturmasından itibaren olay yeri inceleme, hazır soruşturmasında görev yapan emniyet mensupları, savcıların kendileri, bütün bunların ilişkilerinin de çok ciddi araştırılması gerekir."
"Hele siz bu suikasti aydınlatmayı namus borcu olarak dile getirmiş ve bu suikastin yakın tarihte faili meçhul kalmış tek suikast olarak ifade etmiş bir devletseniz bu sizin için daha büyük hatadır. Dolayısıyla Nuri Gökhan Bozkır'ın ifadesinin alınması, bu suikaste dair ciddi bir veri açığını ortadan kaldıracak. Ama daha fazlasını yapmak lazım."
Barkın, Bozkır'ın vereceği ifadenin ardından bazı kişilerin daha ifadelerinin alınacağını ve suikaste ilişkin ciddi adımların atılacağını kaydetti.
IŞİD'e patlayıcı madde taşımaktan dava açıldı
Savcılık, IŞİD'e gittiği belirtilen 5,5 tonluk infilaklı fitiliyle ilgili arasında Bozkır'ın bulunduğu 9 şüpheli hakkında "IŞİD'e silah sağlama, örgüt üyeliği, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi" suçlarından dava açtı. Davanın sanıkları arasında Üsteğmen Ahmet Yasin Güneş de yer alıyordu. TIR'ın şoförlüğünü yapan Yalçın Kaya, 10 Eylü 2015 tarihinde ifadesinde şunları kaydetmişti:
"TIR'ın dorsesinde ele geçen malzemelerin yolculuk yaptığımız esnada Gökhan ve Doğan isimli şahısların Şanlıurfa ili Akçakele ilçesindeki İsmail isimli şahsa teslim edileceğini söylediler. Ancak ben bu İsmail isimli şahsı tanımıyorum. Bu şahsa ne amaçla da teslim edileceğini bana söylemediklerinden dolayı ben de bilmiyorum. İsmail isimli şahıs ile herhangi bir ilişki ve irtibatım yoktur. Ancak Afyon ili Dinar ilçesinde depoda malzemeyi yüklediğimiz sırada Nuri Gökhan, Mehmet, Bülent ve Doğan aralarında konuşurken malzemenin Kilis ilinden IŞİD'e götürülmesi sırasında TIR'ların dikkat çektiği ve yakalandığı, bu nedenle Şanlıurfa ili Akçakale ilçesindeki bir depoya indirilip, küçük araçlar ile Kilis ilinden IŞİD'e gönderilmesinin daha iyi olacağını duydum."