ANKARA (CİHAN)- Galatasaray'ın ve Milli Takım'ın efsane futbolcusu, İstanbul Bağımsız Milletvekili Hakan Şükür, sarı kırmızılı ekibin kendisini üzdüğünü belirterek,
"Küs değil ama kızgınım." dedi.
Turgut Özal Üniversitesi Girişimci Gençlik Kulübü tarafından düzenlenen panele katılan Hakan Şükür, Türk futbolu, Galatasaray ve TFF Başkanlığı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bir öğrencinin çekişmeli geçen şampiyonluk yarışında ipi kim göğüsler sorusunu cevaplayan efsane futbolcu, gönlünden geçenin tabi ki Galatasaray olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Politikayı çok beceremem. İçimden geçen bu. Bir taraftarıyım ben bu takımın. Galatasaray beni çok üzdü bu arada. Bunu da böyle kabul etmek lazım. Ama ülkenin şartları böyle. Küskünlüğüm yok, kimseye küsemiyorum ben. Kızgınım ama insanız çünkü. Galatasaray'ın şampiyon olmasını isterim ama ben ayrıca bir futbol yorumcusuyum. Beşiktaş ligde ve Avrupa'da çok iyi oynuyor. Doğaçlama bir oyun oynuyor. Tam bizim UEFA Kupası'nı kazandığımız dönem gibi. Yerli oyuncuların kalitesi çok iyi. Ne olur bilmiyorum. Fenerbahçe çok iyi bir takım. Bir şeyler söyleyip kendimi bağlamak istemem. Çünkü futbol ülkemizde başka şekilde yönetiliyor. Sözlerimin değerini kaybetmesini istemem. Galatasaray'ın şampiyon olmasını isterim."
"ALLAH İSTİHDAM EDERSE GALATASARAY'DA GÖREV ALIRIM"
"Sizi tekrar Galatasaray'ın başında görebilir miyiz" sorusuna Hakan Şükür, "Sadece Galatasaray çevresinden bakmamalıyız. Galatasaray bir bütünün parçası. Vizyonu çok farklı. Önceliği Türkiye'de şampiyon olmak değil. Ben de aynı fikirdeyim. Çocukluğumda böyleydim. Galatasaray'ı çok seviyorum herhâlde duygusal hareket ettiğim için. Biraz profesyonel ve sistemin gerektirdiği şekilde hareket etmek lazım. En büyük hayalim orada oynamak ve içinde olmaktı, Allah bana nasip etti. Şimdi çok büyük hayaller kurmuyorum, Allah bizi istihdam ederse yapmaya çalışırım. Nasıl müsaade ederler bilmiyorum ama bir şeyler yapmaya çalışırım." şeklinde cevap verdi.
"TÜRKİYE FUTBOL FEDERASAYONU BAŞKANI OLMAMI İSTEYEN BİR GÜRUH VAR"
Şükür, Türk futbolunda doğaçlama bir kültür olduğunu bir sistem ve işleyişin bulunmadığına işaret ederek, "Antrenörlerin yetişme biçiminde, alt yapıda, eğitimin azlığından her şeyden bir şey yapmaya çalışıyoruz. Her şeyden bir şeyler yaparken bilimin azlığını yaşıyoruz. Birara bilim büyük yatımlarımıza girdi. Sistemi değerlendirmek lazım. Sabırlı olmak lazım. Ama insanımızı çok sabırsız yaptılar. Gelen iyi yönetimler bunu yapmak isterken gidiyorlar maalesef." dedi.
Saha içerisinde yeteneklerin bir çok alanla birleştirilmesi gerektiğini de belirten Hakan Şükür, "O zaman inanın kimseden farkımız olmadığını göreceğiz. Bu duygularla olduğumuz için ben ve arkadaşlarım Avrupa'da başarılı olabildik. Hem de yokluk zamanında. Biz işimizi yapacağız bizim işimiz bu dedik. Paramız ödenmiyor mu? ödenmesin. Yetkili yerde olmak için federasyon başkanlığını düşündüm. Ama o zaman da şucu, bucu, şuradan geldi buradan geldi bunun adamı şeklinde her an kulp takıp yetkili olmasın diye çabalayan bir güruh var. Herkes bunu yaşıyor sanırım. Şikayetlerden anladığım kadarıyla. Daha çok takımları kişileri, konuşmaktan ziyade sistem üzerinde konuşmamız lazım." diyerek sözlerini tamamladı.
CİHAN