Euronews'e görüşlerini aktaran Elbag "O Gazze'ye götürüldü. Ve ben onu hemen şimdi geri istiyorum. Askerdeydi, ordu üssündeydi. Daha 18 yaşında, daha bir çocuk. Ama savaşmak istemiyor. Kimse savaşmak istemiyor. Gazze'de de savaşmak istemediklerine inanıyorum. Kimse savaşmak istemiyor. Herkes sadece yaşamak istiyor". diye konuştu.
"Birileri bize birşeyler anlatmaya çalışıyor"
Avichai Brodetz'in eşi ve iki çocuğu Gazze sınırı yakınlarındaki evlerinde kaçırıldı. O tarihten beri de haber alınamıyor.
Mesajını dünyaya iletmek üzere bakanlık önünde toplanan Brodetz, "Bunun yapılmasının bir nedeni var," dedi.
"Birileri ya da bir şeyler bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Benim inanmak istediğim, bize 'savaş değil barış' demeye çalıştıkları. Hepimiz insanız. Kimse ölü çocuklar istemez".
Hamas, İsrail'in güneyine 7 Ekim'den bu yana düzenlediği saldırılarla bin 300'den fazla kişinin ölümüne neden oldu. Örgütün savaşçıları bununla kalmayıp, aralarında çocuk, kadın ve yaşlıların da bulunduğu onlarca İsrailli, yabancı ya da çifte vatandaşları esir alarak Gazze Şeridi'ne sürükledi.
İsrail en az 150 kişinin esir alındığını tahmin ediyor. İsrail Gazze'ye yönelik bombardımanını sürdürdükçe esirlerin kaderi daha da karmaşık bir hal alıyor.
İsrail hükümetine tepki
Ancak protestoyu izleyen Euronews muhabiri Valerie Gauriat, katılımcılardan bazılarının 7 Ekim'de yaşananlara katkıda bulunduğuna inandıkları hükümet politikalarına son verilmesi çağrısında bulunduğunu aktardı.
Euronews'e konuşan aktivist Chitayat Kashi, "Hamas'a karşı olmak Gazze'de bir çocuğu bile öldürmemiz gerektiği anlamına gelmiyor." dedi.
Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre İsrail-Hamas savaşının başlamasından bu yana en az 2 bin 329 Filistinli hayatını kaybederken, bögedeki 2,3 milyon sivil gıda, su ve güvenlik için giderek derinleşen bir mücadeleyle karşı karşıya.
Birleşmiş Milletler'e göre hastanelerdeki yakıtın da iki gün içinde tükenmesi bekleniyor.