İnsan hakları aktivisti Salih Gergerlioğlu’nun aktardığına göre Saymaz, Furkan Çetinkaya’nın aramalarına ya da mesajlarına da dönüş yapmamış. Olayı sosyal medya hesabından duyuran Gergerlioğlu, “Bana da herhangi bir dönüş yapmadı. Öğrencileri burada yargılayıp birçoğunun cevap hakkı dahi kısıtlanmışken kendilerini anlatmalarına alan açmamak, bir gazeteciye yakışmıyor.” dedi.
Harbiyeli 6 öğrenci tarafından hazırlanan ‘Mavi Otobüs’ belgeseliyle ilgili mesnetsiz yorumları tepki çeken gazeteci İsmail Saymaz’ın, Harbiyeli öğrencilerle röportaj yapmaya çekindiği ortaya çıktı.
HDP Milletvekili ve insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun oğlu Salih Gergerlioğlu, bu konuyla ilgili önemli bilgiler paylaştı. Salih Gergerlioğlu’nun paylaşımlarına göre kendisi İsmail Saymaz’la ‘Mavi Otobüs’ belgeseliyle ilgili bir görüşme yapıyor. İstediği taktirde Harbiyeli öğrencilerle görüşmesini sağlayabileceğini belirtiyor.
İsmail Saymaz, Gergerlioğlu’nun teklifi üzerine 15 Temmuz sonrasında tutuklanan ve geçtiğimiz ay Yargıtay’ın bozma kararı sonrası tahliye olan Hava Harp Okulu 1. sınıf öğrencisi Taha Furkan Çetinkaya’yla görüşebileceğini söylüyor. Aradan 3 gün geçiyor ancak İsmail Saymaz, Furkan Çetinkaya’yı aramadığı gibi; onun aramalarına da dönüş yapmıyor.
Salih Gergerlioğlu’nun konuyla ilgili paylaşımları şöyle:
Mavi Otobüs belgeseliyle ilgili aşağıda yazdığı yorumların ardından sayın İsmail Saymaz’la konuştum. Aklını karıştıran soruların normal olduğunu fakat bunların cevabını alabilmesi için bir gazeteci olarak askeri öğrencilerle röportaj yapması gerektiğini belirttim.
Röportaj için belgeselin yapımcılarını ya da Taha Furkan Çetinkaya’yı kendisine yönlendirmek istediğimi söyledim. Tercihi kendisine bıraktım. “Ben kimseyi topyekun yargılamıyorum. Olur tabii, Taha Furkan’la konuşalım” dedi. Ben de Furkan’a, Saymaz’ın numarasını ilettim.
Aradan 2 gün geçti. Saymaz, Furkan’ın ne aramasına ne de mesajlarına dönüş yaptı. Ben tekrar yazdım. Bana da herhangi bir dönüş yapmadı. Öğrencileri burada yargılayıp birçoğunun cevap hakkı dahi kısıtlanmışken kendilerini anlatmalarına alan açmamak, bir gazeteciye yakışmıyor.
Normal koşullarda onların Saymaz’a değil, Saymaz’ın onlara ulaşması gerekiyor, bunu belirtmeme bile gerek yok sanırım. Müebbet cezalarla hukuksuzca hapsedilen insanlara eleştiriler yöneltip onlarla röportaj yapmamanın bir açıklaması yok. “Yapacağım” deyip yapmamanın daha da yok.
Elbette Saymaz, bu röportajı hala yapabilir. Hala bu konuyu bütün gerçekleriyle yazıları ve yayınlarında gündem edebilir. Zira doğruyu öğrenmek istiyorsanız iddialar hakkında bütün tarafları dinlemek zorundasınız. Aksi takdirde yapılan, eleştiri değil, “hedef gösterme” olur.