BirGün'ün Mustafa Kömüş imzalı haberine göre, Eğitim sistemi her gün başka bir açık vermeye devam ediyor. Kamusal eğitimin içi tamamen boşaltılırken Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetim konusundaki eksiklikleri nedeniyle etüt merkezleri istediği gibi at koşturuyor. Gaziantepegitimdunyasi.net’te yer alan haberlere göre Antep’te etüt merkezleri lise son sınıf öğrencilerini devlet okulundan alarak anlaşmalı oldukları özel okullara kaydettiriyor. Öğrenciler hiç okula gitmeden ve sınava girmeden mezun oluyor. Okulda devamsız dahi yazılmayan bu öğrenciler, notları yüksek tutularak mezun ediliyor. Bu sayede de ortaöğretim başarı puanı yüksek olduğu için devlet okulundaki öğrenciden yüksek ortalamaya da sahip oluyor.
ÜLKE GENELİNDE
Antep Eğitim Sen Şube Başkanı Ömer Parlakçı bu durumun tüm ülkede geçerli olduğunu aktardı. Parlakçı şunları aktardı: “Bazı etüt merkezleri bunu çok yaygın şekilde yapıyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından da bu durum destekleniyor. Açıkçası işlerine geliyor. Sadece bu kadar da değil. 11’inci sınıftan başlayarak açık liseye yönlendiriliyor öğrenciler. İdareler böyle yaparak okuldaki öğrenci sayısını azaltmaya çalışıyor. Tamamen sınav odaklı yaklaşımın ürünü. Halbuki okul sadece ders verilen bir yer değil. Aynı zamanda öğrenciler için bir sosyalleşme alanı da. Böyle yaparak öğrencinin elinden bu imkanını alıyorlar. Kamusal eğitimden uzaklaşılıyor. Bu tablo da bunun özeti.”
DENETİM YAPILMIYOR
Özel Sektör Öğretmenler Birlikteliği Derneği Antep Temsilcisi Fatih Gözüaçık ise bu uygulamaya ilişkin şunları söyledi: “Etüt merkezleri ruhsat alıp okul açıyor. Sadece diploma veriyorlar. Yazılı ya da sözlü sınav yok. Tamamen açık lise gibi hareket ediyorlar. Benim çalıştığım okuldan da bir öğrenci alındı. Hayalet bir okula kaydoldu. Ücretini ödedi, hiç okula uğramadan mezun oldu.”
İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün bu konuda bir çalışması olmadığını söyleyen Gözüaçık, “Bu konuda bir çalışma duymadık. Hatta, bu konuda biz dernek olarak yazı yazdık ama cevap alamadık. Denetim maalesef yapılmıyor” dedi.
ÖĞRETMENLERE BASKI
Ülke genelinde 3 bin 789 özel lisede 535 bin öğrenci bulunduğunu aktaran Eğitim Politikaları Danışmanı Ali Taştan ise şunları dedi: “AKP iktidarı ile özel liselerin sayısı olağanüstü arttı. Dershanelerin ve etüt merkezlerinin kapatılması ile temel liseler ortaya çıkmıştı. Temel liselerin de kapatılması ile apartman dairelerinde liseler ortaya çıktı. Yasal olarak dershane ve etüt merkezi açmak yasak. Ancak özel öğretim kursları ve gelişim kursları adı altında açılan kurumlarda LGS ve YKS hazırlık kursları yapılıyor. Öte yandan özellikle kampüsü, bahçesi olmayan liselerin neredeyse tamamı sadece sınava hazırlık eğitimi veriyor. MEB in öğretim programları bu kurumlarda dikkate alınmıyor. Bu kurumlarda çalışan öğretmenlere baskı yapılarak çocukların not ortalamaları 90 ve üzerine çıkarılıyor. Yazılı sınavlarda çocuklara cevap anahtarı veriliyor.”
“Ayrıca tarikat ve cemaatlerin açtığı sözde eğitim kurumu medreseler bulunuyor” diyen Taştan şöyle devam etti: “Devlet okullarında kayıtlı öğrencilerin bir kısmı bu kaçak medreselere gidiyor. MEB bu kurumların neredeyse hiçbirini denetleyemiyor. Bu sözde kurumlara ve özel liselerde yaşananlara müdahale etmeyen, göz yuman MEB derhal tedbir almalıdır.”
Aynı zamanda Eğitim Müfettişi olan Eğitim Sen İstanbul 8 No’lu Şube Hukuk Sekreteri Şeref Bayar da daha önceki yıllarda da benzer olaylarla karşılaştıklarını aktardı. Bayar, “Özel okullar bu yöntemi seçiyor. Yeterli denetim yapılmadığı için doğrudan karşılaşamıyoruz ama şikâyete konu olunca soruşturmalar yapıldı. Birkaç kere bu konularla ilgili soruşturma gerçekleştirdi” diye konuştu.