Samsun'da ilçe ilçe gezerek seçim çalışmalarını sürdüren CHP Milletvekili Hayati Tekin, 7 Haziran'da CHP'nin vaatlerini hayal olarak görenlerin 'AKP'nin asgari ücret söylemi' sonrası bu seçimde CHP'nin tüm vaatlerini can kulağıyla dinlediklerini belirtti.
Seçim yarışının eşit şartlarda geçmemesinden dert yanan Tekin, en küçük bir ilçede bile AK Partinin 4 tane seçim aracının dolaştığını söyledi. CHP olarak kısıtlı imkânlara rağmen reklam panolarına ilan vermek istediklerini ancak yüzde 70'inin AKP, yüzde 30'unun MHP tarafından tutulduğunu öğrendiklerini vurgulayan milletvekili adayı Tekin, "Hangi reklam firmasıyla görüşsek AKP'nin her yeri kapattığını görüyoruz. Bu değirmenin suyu nereden geliyor diye sormak lazım. Bu eşitsizliklere rağmen seçim çalışmalarımız çok yoğun gidiyor. Gezmedik ilçe bırakmamaya çalışıyoruz. Çarşı, pazar, çay ocakları, kahvehaneler ve evleri gezerek her kesimden insanımızla konuşup sorunlarını dinliyoruz. Toplumda yapılacak olan seçime karşı bir duyarlılık yok. Çok keyifsiz bir seçim geçirdiklerini söyleyen vatandaşlar, konuşmaya korktuklarını diyecekleri şeyleri arkamızdan bize söylemeye çalışıyorlar. İnşallah 1 Kasım bu korku duvarlarının yıkıldığı gün olur." dedi.
"ASGARİ ÜCRET ZAM MI AKP'Yİ SAVUNANLARIN İŞİNİ ZORLAŞTIRDI"
7 Haziran seçimleri öncesi asgari ücret zammını vatandaşlara anlatmakta zorlandıklarını ancak oy kaybedeceği korkusuyla AKP'nin aynı vaatte bulunmasının CHP'nin vaatlerinin kolayca vatandaşa anlatmasına vesile olduğunu kaydeden Tekin, "Vaatlerimizi anlatmada biraz zorlanıyorduk ama bu seçim AKP sayesinde vaatlerimizin gerçekleştirilebileceğini seçmen kendisi bize gelip söylüyor. Mesela emekliye iki ikramiye ve asgari ücreti 1500 liraya çıkartacağımızı söylediğimizde bize 'kaynağı nereden bulacaksınız' diyen AKP, 1 Kasım seçimlerinde bizim vaatlerimizin benzerlerini halka sunması kaynağın var olduğunu kendi diliyle onaylaması demek. Bu süreç bizim işimizi kolaylaştırdı ancak AKP'yi savunan ve asgari ücretle geçinen vatandaşın işini zorlaştırdı. Onlarla bir araya geldiğimizde asgari ücret artmaz diyenler şimdi ne diyeceklerini bilemiyorlar. AKP bunları sokak söylemiyle ters köşe yaptı. 7 Haziran'da bir asgari ücret 1500 lira olacak dediğimizde bu kişiler ateşli bir şekilde sanki bir şey biliyorlarmış gibi hükümeti savunma noktasında olanlar asgari ücreti zamlı haliyle alacak olan adamlardı. Maaşı alacak olan adamlar bile 'nereden verecekler' diye bizi köşeye sıkıştırmaya çalışırken bugün ise mahcup bir şekilde 'AKP'de veriyor' demeye başladılar. Aynı kişilere 'AKP kaynağı nereden bulacakmış' diye sorduğumuzda 'CHP'nin söylemleri doğruymuş' demeye yakın söylemlerde bulunuyorlar." diye konuştu.
"AKP'NİN ÖMRÜ BİR SEÇİM DAHA GÖRMEYE DAHA YETMEZ"
Vatandaşların, AKP'nin 'dün kara dediğine bugün beyaz' diyerek yaşadığı gel-gitlerden sonra basiretini ve inandırıcılığını kaybettiğinin farkına vardığını ifade eden Hayati Tekin, "AKP 1 Kasım'da 550 milletvekilinin tamamını kazanıp iktidara gelseler bile, cehenneme çevirdikleri dışişleri politikası çerçevesinde dışişlerini yönetemez hale geldiler. Dışişlerini yönetmek sadece komşularla çatışmasızlık sulh ve barış içerisinde yaşamak değil, gelişen dünyada ekonomik olarak karşılıklı alışverişinde bitmesi noktasına geldiğini göstermektedir. Buda ülke ekonomisinin yara alması anlamına geliyor. Yaptıkları hukuksuzluklar nedeniyle önce AKP'nin 'adaleti' bitmiştir. Yüzde 2'lik büyüme ile dünya ölçeğine bakıldığında bu ilk 100'e giren ülkelerin büyüme hızı demektir dolayısıyla 'kalkınması' da bitmiştir. Yani bundan sonra AKP hem adalet hemde kalkınmadan yoksun olduğu için yok hükmünde bir parti olduğunu sağduyulu her vatandaş görüyor ve anlıyor. AKP iktidarının ülke insanına güven veremediği ve her an her şeyin olabileceği hukuksuz ve huzur bir ortama ülkeyi sürüklediği aşikârdır. AKP artık yukarıdan aşağıya doğru dönüşümü başlamıştır. Bu hızla AKP'nin yere çakılması yakındır. Görülen o dur ki artık bundan sonra Türkiye gündeminde Tayyip Erdoğan ve AKP'diye bir şey olmayacak. Ama ömrünün kaç yıl olduğu da bu pozisyonda tam olarak söylemek mümkün değil. Bu bir erime sürecidir, tamamen parçalanıp yok olması zannedersem bir seçimi daha göremez diye düşünüyorum." şeklinde konuşmasını sonlandırdı. CİHAN