Zonguldak'ta fedakâr evlat, sevgi ve ilgiyle 10 yıldır yatalak annesine bakıyor.
Kalp ameliyatı sırasında kan pıhtılaşması nedeniyle felç geçiren 79 yaşındaki 5 çocuk annesi Ayşe Maral, yatağa mahkûm oldu. 2 çocuk annesi kızı Halime(52) ve damadı Burhan Özbalaban çifti, kendi evlerindeki eşyaları ihtiyacı olanlara dağıtarak, bakıma muhtaç annesinin evine yerleşti. 10 yıldır bebek gibi annesine bakan Halime Özbalaban, uzun süre komada kaldığı için hafızasını yitiren anne Ayşe Maral'a, anne, baba, evlat, ot, ağaç demeyi öğretti. Annesinin kendisine 'anne' diye hitap ettiğini belirten Halime Özbalaban, "Ben anne, o kızım gibi oldu. Sürekli dua ediyor. O nasıl küçükken yokluk içinde bize baktıysa biz de ona bakacağız." ifadesini kulandı. Kendi bakımını yapan kızına ve damadına "Allah razı olsun." diye dua eden Maral, 'Anneler Günü' hatırlatıldığında ise "Evlatlarım sağ olsun." diye konuşuyor.
Bahçelievler Mahallesi'nde ikamet eden Maral, 1993'de eşinin kanserden kaybetmesinin ardından yalnız yaşıyordu. 10 yıl önce İstanbul'a ziyaretine gittiği oğlunun evinde rahatsızlanan Maral, İstanbul'da önce anjiyo, peşinden by-pass ameliyatı oldu. Ameliyat sırasında beyninde emboli (kanla taşınan yabancı bir cismin damarı tıkaması) oluşması sonucu sağ tarafından felç geçirdi. Yoğun bakım ünitesine alınan ve uzun süre komada kalan Maral, hafıza, yürüme ve konuşma yetisini kaybetti. Doktorlar, hastanedeki uzun tedavinin ardından 'bundan sonra tıbben yapılacak bir şey yok' diyerek Maral'ı evine gönderdi.
Evde annesini yalnız bırakamayan yakınında oturan kızı Özbalaban ve eşi, Maral'ın evine yerleşti. Yaşlı kadın, kızının ilgisi ve sevgisi sayesinde hayata döndü. Annesine fizyoterapist getirip egzersiz hareketler yaptıran Özbalaban, sürekli, konuşarak hafızasının yerine gelmesini sağladı. Bir çocuk gibi 10 yıldır annesinin bütün ihtiyacını karşılayan Özbalaban, onun sevdiği türküleri dinletiyor. Şu anda hafızası kısmen yerine gelen anne Maral, kısa cümlelerle de olsa konuşabilir hale geldi.
"O BENİM BEBEĞİM GİBİ"
Rahatsızlığı nedeniyle eşi ve çocuklarıyla birlikte annesinin evine yerleşmek durumunda kaldıklarını belirten Halime Özbalaban, "Annem ilk başlarda bir bebek gibiydi. Bebeğin nasıl her ihtiyacını siz görürsünüz. Her türlü temizlik ve bakım ihtiyacıyla ben ilgileniyorum. O benim bebeğim gibi. Şartlarımız değişti. Şu anda ben onun annesi, o benim kızım durumunda. Her şeyiyle bize muhtaç. Hani verirsen yer, vermezsen yemez. Sizin vicdanınıza kalmış bir şey bu. Sağ olsunlar, eşim ve çocuklarım bana çok yardım ediyorlar. Allah'ın izniyle beraberce bu imtihanı, başarıyla sürdürmeye çalışıyoruz." dedi.
"HEM KONUŞMAYI ÖĞRETTİK HEM DE BÜTÜN BAKIMINI YAPTIK"
Annesiyle şartlar gereği rolleri değiştiklerini anlatan Özbalaban, şunları söyledi: "Annem komadan uyandığında hafızası yerinde değildi. Bir bebeğe anne baba demeyi nasıl öğretirseniz biz anneme her şeyi öğrettik. Çocuklarını tanımayı, renkleri, otu ve her şeyi elimizden geldiğince anneme öğretmeye çalıştık. Yavaş yavaş şimdiki durumuna geldi çok şükür. Bu da bize yetiyor. Karnı açsa en azından karnım aç diyebiliyor. Dili döndüğünce konuşabiliyoruz. Bana 'anne' diye hitap ediyor. Biz şartları değiştirdik. O benim kızım, ben onun annesiyim şu anda. Onu kimselere bırakamam. Onunla biz bir bütünüz artık. O nasıl zamanında bize yokluklar içinde baktıysa biz de evlat olarak bakmak zorundayız. Allah, inşallah razı gelir. Annem çok dua ediyor."
"YATALAK ANNE: EVLATLARIM SAĞ OLSUN"
Yatalak Ayşe Maral(79) ise bu duruma nasıl düşüğünü hatırlamadığını söyledi. Kendisine bakan kızını abla veya anne olarak ifade eden Maral, "Bana annelik yapıyor. Annemin bana yaptığını yapıyor." dedi. Anneleri Günü hatırlatıldığında ise "Evlatlarım sağ olsun." ifadesini kullandı. CİHAN