Zonguldak'ta yoğun sağanak yağış nedeniyle meydana gelen heyelanda 2 katlı ev toprak altında kaldı. Evin giriş kısmını kaplayan heyelan molozu nedeniyle evde mahsur kalan 4 kişilik aile, itfaiye ekiplerinin uzattığı merdiven sayesinde evin balkon kısmından tahliye edildi.
Terakki Mahallesi Hür Sokak üzerinde Güneydoğu Gazisi Kadir Özbayar'a (45) ait ikametin üst kısmındaki bahçede heyelan meydana geldi. Heyelan nedeniyle bahçenin altında bulunan 2 katlı binanın ikinci katı toprak altında kaldı. Binada bulunan ve Diyarbakır Gazisi olduğu öğrenilen Kadir Özbayar ile hamile olan eşi Cemile Özbayar (39), annesi Ballı Özbayar (75) ve kızı Hilal Özbayar (15) mahsur kaldı.
Taş duvarın çökmesi nedeniyle meydana gelen heyelanda mahsur kalan gazi ve ailesi olay yerine gelen AFAD ve itfaiye ekiplerince kurtarıldı. Yetkililer evi tahliye ederken mahsur kalan 4 kişi, komşularının evine sığındı.
Eşinin uyarmasıyla ölümden döndüklerini anlatan Gazi Kadir Özbayar, "Gece saat 00.20'de uyuyordum. Eşim çıtırtı sesini duyunca beni kaldırdı. Apar topar kalktım. Mutfak duvarı çatlamıştı. Çocukları hemen diğer odaya geçirdim. Üstlerine kanepe çekyat kapatmalarını söyledim. O esnada gümledi. Böyle bir ses olmaz. Ben o kadar çatışmaya girdim, böyle ses duymadım. Yer yerinden oynadı. Sonra ne oldu diye bakayım dedim. Kapı açılmıyordu. Evin giriş kısmı heyelan altında kaldı. Evde mahsur kaldık. İtfaiye ve AFAD geldi. Bizi evin balkon kısmından merdivenle indirdiler. Eşim hamile olduğu için zor indirdiler. Olay esnasında bu kapıdan çıkmaya çalışsaydık 3 tane ceset vardı. Kimse de duymazdı. gazinin ailesi öldü derlerdi." şeklinde konuştu.
"YÜZDE 1'LE HAYATA TUTUNDUM ŞİMDİ DE EVSİZ KALDIM"
Çocuklarla beraber kış günü evsiz kalmanın zorluklarını anlatan Özbayar, "Dün akşam komşuda kaldık. Çocuklarla olmuyor. Ben 1991 yılında Şırnak Gabar'da gazi oldum. Kanas mermisiyle kafamdan yaralanmıştım. Kanas mermisi yiyip de yaşayan yok şu anda. İbrahim Tatlıses bile keleş mermisi yedi, halini görüyorsunuz. Ama ben yüzde 1'le hayata tutundum, hala ayaktayım. Bu defa da başımıza bu geldi. Bundan sonrası artık belediye ve valiliğe kalmış. Yapacak bir şeyimiz yok. Daha olmazsa Kızılay'dan çadır alıp kuracağım. Eve oturulamaz raporu verdiler. Yakacak odun, kömürümüz ve eşyalarımız da heyelan altında kaldı." dedi.
HAMİLE EŞ: ÇOK KORKTUK
Hamile eş Cemile Özbayar ise çok korktuklarını belirterek, "Ben yatsı namazımı kıldım. Sesler duydum. Duvar göçer mi diye şüphelendim. Eşimi kaldırdım. Hep beraber kontrol ettik. Eşim 'duvar geliyor, kaçalım' dedi. O arada kızım uyuyordu, onu da kaldırdık. Bir saniyenin içinde bu duvar olduğu gibi göçtü. Bizim olduğumuz ve yatak odamızın bulunduğu tarafa geldi. Balkon tarafına kaçmıştık. Mutfak ve yatak odası ile giriş kısmı komple kullanılamaz hale geldi. Ondan sonra bizi kurtardılar. Çok korktuk. Hala şu an etkisi altındayız. İlk defa heyelanı canlı yaşadım. Yetkililer halimizi gördüler. Oturacak yerimiz yok. Mağdur durumdayız. Çocuğumuz okula gidiyor. Bize yardım etsinler." ifadesini kullandı.
Olaydan 5 dakika önce enkaz altında kalan kömürlükten odun ve kömür aldığını hatırlatan Özbayar, "Allah korudu. Beş dakika önce sabah namazına kalktığım için sobayı yakarım diye kömürlükten yakacak almıştım. O anda olsa göçükte kalmıştım." diye konuştu.
Evin halini görünce gözyaşlarını tutamayan anne Ballı Özbayar(75) da şunları ifade etti: "Ben hiçbir şey konuşamayacağım. Alt kattaydım. Bir kütleme sesi duydum. Sonra ne oldu diye dışarıya çıkıp bağırdım. Çocuklar 'korkma anne' diye seslendiler. Ben ne yapacağımızı bilmiyorum. Oğlum olmasaydı biz yandıydık."
CİHAN