Pazartesi günü BM Ekonomik ve Sosyal İşler Departmanı tarafından yapılan açıklamada, "Hindistan'ın nüfusunun, bu ayın sonunda, 1 milyar 425 milyon 775 bin 850 kişiye ulaşması beklenmektedir. Böylece Hindistan nüfusu, Çin nüfusunu yakalamış ve ardından geçmiş olacaktır" denildi. BM'nin her yıl yayınladığı Dünya Nüfus Durumu raporunda, söz konusu kilometre taşına, 2023 yılının ortasında ulaşılacağı belirtilmişti.
Hindistan'ın Çin'i nüfus açısından geride bırakmasının arka planında, hem kendi nüfusunun hızlı bir artış göstermesi, hem de Çin'in nüfusunun geçen yıl düşüşe geçmiş olması yatıyor. Çin'in nüfusundaki düşüşün, onlarca yıl boyunca sıkı bir biçimde uygulanan tek çocuk politikasıyla bağlantılı olduğu belirtiliyor. Söz konusu politikanın uygulanmasına, 2016 yılında son verilmişti. Ek olarak, Çin'de doğum oranlarının, hayat pahalılığının artması nedeniyle giderek daha fazla kadının iş hayatına dahil olması nedeniyle düştüğü belirtiliyor.
Çin, 5'inci yüzyılda Roma İmparatorluğu'nun çöküşünden bu yana, dünyanın en kalabalık ülkesi olarak nitelendiriliyordu. Çin'in nüfus düşüşünün gelecekte de sürmesi ve içinde bulunduğumuz yüzyılın sonuna kadar yaklaşık bir milyar kişiye ulaşması bekleniyor.
Hindistan nüfusunun ise, BM tahminlerine göre, gelecek yıllarda tutarlı bir biçimde artması bekleniyor. Hindistan, giderek artan nüfusun ihtiyaç duyduğu elektrik, gıda ve barınma gibi sorunlarla karşı karşıya. Hâlihazırda birçok metropolde su sıkıntısı, hava ve su kirliliği ve gecekondulaşma gibi sorunlar mevcut.
Öte yandan hem Hindistan hem de Çin'in nüfuslarının giderek yaşlanması da dikkat çekiyor. Pekin, geçen hafta, "nüfusun giderek yaşlanmasına karşılık vermek" ve "üç çocuk doğum politikasını desteklemek ve bu konuda gerekli önlemleri almak" bağlamında bir ulusal stratejiye sahip olduklarını açıklamıştı.