Danıştay'ın söz konusu kararıyla ilgili olarak
Çevre Mühendisleri Odası Başkanı ile
Tüketici Hakları Derneği Başkanı
Turhan Çakar, Çevre Mühendisleri Odası merkezinde ortak bir
basın toplantısı düzenlediler.
Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Murat Taşdemir, Oda ve Tüketici Hakları Derneği tarafından 2010 yılında Danıştay'a açılan davalarda Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Elektronik Haberleşme Cihazlarında
Güvenlik Sertifikası Düzenlenmesine İlişkin Yönetmeliğinin durdurulduğunu vurguladı.
Taşdemir,
mahkemenin kararı ile söz konusu yönetmeliğin yayımından önce verilmiş olan ve
baz istasyonları kurulmadan önce
Kurul tarafından operatör şirketleri olan
Turkcell,
Vodafone, Avea'ya verilen güvenlik sertifikalarının geçerli olduğuna dair geçici 1. madde hükmünün hukuka aykırılığına hükmedilerek, bugüne kadar Türkiye'nin dört bir yanında kurulan baz istasyonlarına verilen güvenlik sertifikalarının geçerliliğini korumadığına karar verildiğini de kaydetti.
Sağlık Bakanlığı tarafından cep
telefonlarının sağlığa etkisi ile ilgili olarak 1
Şubat 2011 tarihinde bir
rapor yayımlandığını belirten Taşdemir, şöyle devam etti:
''Raporda, kablolu
kulaklık kullanılması halinde telefonun baş bölgesinden uzak tutulması sağlanabildiğinden cep telefonlarının zararlı etkilerinin azaldığı, kulaklığın olmadığı durumlarda hoparlör ile konuşulması,
telefon görüşmesi yerine mesajın
tercih edilmesi,
arama yapıldığında bağlantı kurulduktan sonra cep telefonunun kulağa tutulması, cep telefonlarının
kalp,
beyin, böbrek gibi organlardan uzak tutulması
tavsiye ediliyor.
Hamile, çocukların cep telefonu kullanmaması uyarısında bulunan raporda, uyurken cep telefonlarının kapatılması, kapatılmayacaksa başucundan en az 1 metre uzağa konulması öneriliyor.
Ya bizler uyurken baz istasyonları ne olacak? Çatımızda, balkonumuzda olan ve bir cep telefonunun binlerce katı manyetik etki yaratan baz istasyonları ne olacak?
Maden cep telefonları bu karar zararlı baz istasyonları nasıl oluyor da insan sağlığına etkisiz oluyor.''
UYGULAMANIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
Yüksek mahkeme hükmü uyarınca Baş
bakanlık,
Sağlık Bakanlığı,
Sanayi Bakanlığı,
Ulaştırma Bakanlığı,
Çevre Bakanlığı ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna başvuru yaparak kamu ve
halk sağlığını tehdit etmeyen yeni uygulamaların hayata geçirilmesi için gerekli talimatların verilmesinin takipçisi olacaklarını kaydeden Taşdemir, ilgili bakanlık ve kamu kurumlarını baz istasyonları ile ilgili halkın hassasiyetlerini dikkate almaları ve yeni yönetmelik hazırlanmadan hiçbir yeni baz istasyonu başvurusuna onay verilmemesi konusunda uyardıklarını bildirdi.
Taşdemir, ''Elektronik Haberleşme Cihazlarına Güvenlik Sertifikası Düzenlemesine İlişkin
Yönetmelik iptal edilmiştir. Yeni yönetmelik çıkıncaya kadar yeni baz istasyonlarına onay verilemez, uygulamanın takipçisi olacağız'' diye konuştu.
Dairelerin balkonlarına,
sokak ve bahçelere, bacalara,
apartman çatılarına, ağaçlara baz istasyonu dikilmemesi için halkın mücadele etmesi gerektiğini belirten Taşdemir, ''İnsanlarımızı para mı, sağlık mı tercihine zorlayan bu anlayışla mücadele eden herkesle birlikte hareket etmeye hazır olduğumuzu bu vesileyle bir kez daha vurguluyoruz'' dedi.
ŞEHİR İÇLERİNE BAZ İSTASYONU KURULMAMALI
Toplantıda konuşan Tüketici Hakları Derneği Başkanı Turhan Çakar da şehir içlerinde baz istasyonu kurulmasının hızlı bir şekilde durdurulması gerektiğini bildirdi ve insan sağlığının her şeyden önce geldiğini söyledi.
Şu anda Türkiye'de cami minaresinden okul bahçelerine kadar gelişi güzel kurulmuş binlerce baz istasyonu bulunduğuna dikkat çeken Çakar, ''Şehir içindeki baz istasyonlarına karşı
tüketicileri direnmeye davet ediyorum. Tüketici hakkına, insan sağlığına dikkat edilmeden gece yarısı bu baz istasyonları kuruluyorsa, halk da gece yarısı bunları söküp aşağı indirsin'' dedi.
Çakar, okul çevresindeki baz istasyonlarının sökülmesi için
Milli Eğitim Bakanlığının, cami minarelerindeki baz istasyonlarının sökülmesi için de
Diyanet İşleri Başkanlığının harekete geçmesi gerektiğini bildirdi.