Tarlayı bıraktık, 'Face'i çapalıyoruz

Dünyada 70 milyar dolarlık ciroya ulaşan oyun sektörünün Türkiye’ye yansıması 200 milyon dolar civarı.

Tarlayı bıraktık, 'Face'i çapalıyoruz

Bu alanda Türkiye ile aynı zamanda yola çıkan Güney Kore, önemli bir aşama kaydedip küresel oyuncular arasında yer alırken, Türkiye kullanıcı olmaktan öteye gitmeyen 32 milyon Facebook üyesiyle övünmeye devam ediyor. SOBEE Studios Genel Müdürü ve Türkiye Dijital Oyunlar Federasyonu (TÜDOF) Başkanı Mevlüt Dinç, bilgisayar ve cep telefonu kullanma, sosyal ağlarda vakit geçirmenin, bizi tüketici yapmaktan öteye taşıyamayacağının altını çiziyor. Dinç’e göre, yerli içerik üretip tüketmediğimiz sürece kullanıcı olarak kalacağız. Neredeyse Türkiye nüfusunun yarısının kullanıcısı olduğu Facebook ortamında tüketilen içeriğin tamamına yakını yabancı. Bu sektörden pay alabilmemiz, kendi gençlerimiz başta, herkese Türkiye’nin tarihî ve kültürel zenginliklerini anlatabilmemiz için yerli, sosyal ağa uygun, doğru ve tüketilebilir içerik üretmemiz gerekiyor. 11 yıl önce oyun sektörünü keşfedip ‘öncelikli alan’ ilan eden Güney Kore Devleti, sektörün büyümesi için yalnızca teşvik etmedi, bizzat para yatırıp elini taşın altına koydu. ‘Kendi kültürümüzü yansıtan oyunlar geliştirelim’ diye yola çıkılan Güney Kore’de oynanan oyunların yüzde 95’i yerli, Türkiye’de ise yüzde 95’i yabancı. Bugün en çok oyun oynanan alanların başında Facebook geldiği için bu dünyaya yönelik çalışmalar yapılması gerekiyor. Geçen yıl Berlin’de yapılan Facebook toplantısında, üyelerin yüzde 80’inin oyun oynadığı açıklanmıştı. Dinç, sosyal medyaya yönelik oyun yazmanın daha kolay olduğuna değinirken, TÜDOF olarak Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversitelerden yazılım ve tasarım alanında başarılı gençleri internet ortamında buluşturup oyun yazdırmayı hedeflediklerini söylüyor. Facebook için oyun yazıldığında Türkiye’nin hem para kazanacağını hem de dünyaya kültürünü, tarihini anlatma fırsatı bulacağını ifade eden Dinç, bunun için gerekli teknolojinin olduğuna dikkat çekiyor: “Yazılım ve donanım alanında sıkıntımız yok. Gençlerimiz yetenekli ve ortayla en güzel oyunları çıkartabilecek güçte. Tek eksik devletin desteği. Bizim şirketimiz SOBEE gibi en az 100 şirketin kurulması gerekiyor. Bu işi yapabilecek gençler var ama bir ürün ortaya çıkaracak kadar para yok. Güney Kore gibi olmak istiyorsak, devlet bunu sağlamalı. Bu FATİH Projesi’ne de uygun bir vizyon. Çünkü dünya, çocuklara oyunla öğretmenin yollarını arıyor. Bunu en iyi bizim gençlerimiz yapabilir.” SOBEE, oyun mekânı olarak İstanbul’un tarihî mekânlarının kullanıldığı İstanbul Kıyamet Vakti isimli oyunu kullanıcılara sundu. İnternet ortamında oynanan oyun Almanya’da da hizmette. Türkçe olarak sunulan oyunla, Avrupa’da doğan Türk gençlerin Türkiye’deki insanlarla oynayıp dillerini geliştirmesi hedeflenmiş. Facebook’a yönelik futbol menajerlik oyunu ‘1 Man 1 Team’ de oyunseverlerle buluştu. Mevlüt Dinç, oyun mekânı ile ilgili sıkıntı olmadığını yaşadığı bir gözlemle anlatıyor: “Karakteriyle ve mimarisiyle Anadolu çok zengin. Geçenlerde Erzurum’a gittim. Selçuklu mimarisi ve evlerine hayran kaldım. Neden Erzurum evlerini oyunda kullanmıyoruz? Ben Erzurum’daki zenginliği bu yaşımda görebildim, gençlerimiz hiç bilmiyor. Geç kaldığım için hayıflandım. Teknolojiyi pozitif kullanıp kendimizi anlatmanın yolunu bulmalıyız. Fetih 1453 filmi, dünyanın en çok izlenen Avatar filminden neden daha fazla seyredildi? 2 milyon kişinin izlediği Avatar’ı 7 milyon kişi ile Fetih 1453 geçiyorsa bu, yerli içeriğin gücünü gösterir.” Mehmet Sakin - Aksiyon
<< Önceki Haber Tarlayı bıraktık, 'Face'i çapalıyoruz Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER