İkilinin çalışmaları ertesinde bu
Ekim ayında karşımıza çıkacak olan
ürün, sonsuza kadar veri saklama yeteneğine sahip olacak bir optik
disk.
Bildiğimiz gibi günümüzde kullanılan depolama aletlerinin hepsinin belirli bir ömür döngüsü mevcut. Optik disklerden, sabit disklere, flask belleklere kadar tüm depolama cihazları kullanılan teknolojiye göre ortalama 6 ay ile 8 yıl arasında değişen sürelerle verileri zarar gelmeden saklayabiliyorlar. LG ve Millenniata'nın tüketicilere sunduğu teklifse sonsuza dek veri saklayabilme.
Computerworld'ün aktardığı habere göre, M-Disk ismini verdikleri yeni teknolojilerini 'kalıcı depolama çözümü' olarak tanıtan ikili, depolanan verilerde herhangi bir bozulmanın gerçekleşmeyeceğini vurguluyorlar. M-Disk'in üretiminde kullanılan materyalin ne olduğu açıklanmış değil. Diyebileceğimiz tek şey bildiğimiz taşa benzeyen bir maddenin kullanıldığı diskte, günümüzdeki klasik CD, DVD ve Blu-ray disklerinde bulunan yansıtıcı katmana yer verilmemiş olması. Muhtemelen kullanılan bu maddede bulunan bir özellik sayesinde, M-Disk
kayıt edicisi, katman boşluklarının yakılmasında doğrudan
lazer kullanıyor ve tabaka bir kez oluşturulduktan sonra sonsuza kadar kalıcı hale geliyor.
Ne sudan ne de hatta aşırı zorlu çevre koşullarından etkilenmediği belirtilen diskin dayanıklılığını göstermek amacıyla
küçük bir teste sokan araştırmacılar, M-Disc'i ilk olarak sıvı nitrojene batırıp ardından da kaynar sıcak suya daldırmışlar. Bununla da yetinmeyip bir masanın üzerine koyup vurmuşlar da vurmuşlar, normal disklerin paramparça olduğu bu koşullarda kendisi yola, hiçbir veri kaybına uğramadan, üstelik de sapasağlam biçimde devam etmeyi başarmış.
Bu Ekim ayında satışa sunulması beklenen disklerin tanesi 3 dolardan satışa sunulacak ve ömür boyu garanti ile gelecek. Depolama kapasiteleri günümüzdeki standart DVD'ler ile aynı (yani 4.7GB) olsa da tek kötü tarafı şimdilik 4x'lik (yani saniyede 5.28MB) yazma hızına sahip olmaları. Yani günümüzdeki DVD oynatıcılarının yarısı kadar. En önemli güzelliği ise mevcut DVD sürücülerle geriye dönük uyumlu olmaları ki bu da kullanılabilirliklerini had safhada arttıracak.