Hukuk tarihine kara bir leke olarak geçecek 'tutuklama' kararı

Tahşiye soruşturmasında görev alan 4 polisin tutuklanması kararında Kırmızı Kitap’ı gerekçe gösterildi.

Hukuk tarihine kara bir leke olarak geçecek 'tutuklama' kararı

Sulh Ceza Hâkimi, Tahşiye soruşturmasında görev alan 4 polisin tutuklanması kararında Kırmızı Kitap’ı gerekçe gösterdi. Eldiven takmadığı için parmak izi bulunan 2 polis serbest kalırken 4 polis ‘kumpas’ iddiasıyla tutuklandı.

Tahşiye soruşturmasında görev alan polislere yönelik operasyonda 17 Haziran’da gözaltına alınan 20 polisten 7’si savcılık sorgusunun ardından serbest kalmıştı.

Bugün gazetesinden Kamil Maman'ın haberine göre, savcı Hasan Yılmaz’ın Tahşiye grubuna yönelik 17 Haziran’da yaptığı operasyonda bombaları bulan ve eldivenleri yırtık olduğu için bombalara parmak izi bulaşan bu polislerden C.A. ve K.G. isimli polisler de gözaltına alındı. Savcı Yılmaz iki polisi mahkemeye sevk etmeden doğrudan serbest bıraktı. Böylece ‘Bombaları polis yerleştirdi’ iftirası da çökmüş oldu.

2 POLİSE TAHLİYE

5. Sulh Ceza Hakimi Recep Uyanık ise haklarında tutuklama kararı verdiği 4 polisin tutuklanmasına ‘aramada ele geçirilen bombalarda çıkan parmak izlerini’ gerekçe olarak sundu. Uyanık, tutuklama gerekçesinde “El bombaları üzerinde arama yapan polislerin parmak izinin tespit edildiği” ifadelerini kullandı.

Soruşturma savcısı Hasan Yılmaz’ın bombaları koymakla suçlanan ve eldivensiz oldukları için parmak izleri çıktığı yargı kararıyla da onaylanan C.A ve K.G isimli polisleri tutuklamaya sevk etmemesine rağmen Sulh Ceza Hakimi Uyanık, aramada bulunan ve görüntü çeken polis de dahil bombaları bulmayan ve dokunmayan 4 polisin tutuklanmasında bombaları gerekçe göstermesi dikkat çekti.

HAKİM: CEBİR VE ŞİDDET YOK

Hakimin kararın devamında örgüt olarak nitelendiği emniyet mensuplarına ilişkin “Örgütün şimdiye kadar cebir ve şiddet içeren eylem ve işlemleri tespit edilmemiş olsa da” ifadelerini kullandı. Polislerin görevlerinden dolayı sahip oldukları silahları da sözde örgüt silahı gibi sunulmaya çalışıldı.

MGK?SOMUT DELİL’ DEDİ

Sulh Ceza Hakimi Uyanık, 4 polisin tutuklanma gerekçesinde hukukta hiçbir karşılığı ve anlamı olmayan, 28 Şubat döneminin uygulaması ‘Kırmızı Kitap’ı’ delil gösterdi. Uyanık, tutuklama kararında şu skandal ifadeye yer verdi: “Fethullah Gülen isimli kişinin liderliğini yaptığı örgütün Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne konu olduğu bu somut delilleriyle anlaşılmakla.”

ARINÇ 'HİZMET HAREKETİ YOK' DEDİ

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Kırmızı Kitapta yer alan “legal görünümlü illegal görünümlü yapılanmalar” ifadesine ilişkin yaptığı açıklamada “Fethullah Gülen’le ilgili olarak şu örgütün faaliyetleri veya buna karşı alınacak tedbirler şeklinde münhasıran bir tabir getirilmedi” ifadelerini kullanmıştı.

13 İSİM TUTUKLU

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada, Tahşiye Yayınevi'nin sahibi Mehmet Nuri Turan'ın şikayeti üzerine 'Tahşiyeciler' grubuna kumpas iddialarıyla ilgili 2014'ün Aralık ayında operasyon düzenlenmişti. 31 gözaltına alınmıştı.

Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, dizi yapımcıları ve yönetmenleri ve senaristi ile İstanbul Terörle Mücadele Şube eski Müdürü Tufan Ergüder'in de aralarında bulunduğu isimlerden Karaca ile 4 kişi tutuklanmıştı. Daha sonra İstanbul Terörle Mücadele Şube eski Müdürü Yurt Atayün, İstanbul İstihbarat Şube eski Müdürü Ali Fuat Yılmazer de tutuklandı. 13 isim tutuklu yargılanıyor.



İşte karar metnindeki o şok ifadeler

YASA AÇIK, HUKUKİ DAYANAK YAPILAMAZ

DGM eski savcısı Mete Göktürk: Karar hukuki değil. Hakim somut deliller sunmamış. Hakimin iddia ettiği terör örgütü, Yargıtay tarafından onanmamış. Burada Gülen ne yapmış, talimat mı vermiş, teşvik mi etmiş, operasyon bu durumdan nasıl etkilenmiş somut hiçbir şey yok. Bir ismin ya da kurumun Kırmızı Kitap’ta yer alması onun direkt suçlu olduğu anlamına gelmez.

İNSAN HAKLARINA AYKIRI

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi: Milli Güvenlik Siyaset Belgesi adı altındaki devletin en üst düzey yetkilerine ait görüşün bağımsız, objektif ve adil olması gereken yargı kararına referans yapılması kabul edilemez. Bu yargıcın tarafsız davranmadığını, resmi makamların görüşüne öncelik verdiğini ve bireyi devlete karşı korumadığını gösteriyor. Bu uygulamanın yargısal faaliyet ve hukuk devletinde yeri yok. İnsan haklarına ve hukuk üstünlüğüne de aykırı bir durum.

O HAKİM YANLIŞ YAPMIŞTIR

Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Beyazıt Boran: Tutuklama ile ilgili Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 100. ve devamı maddelerinin uygulanması gerekir. Tavsiye niteliğindeki MGK kararına dayanak yapılarak ‘terör örgütü’ diye bir tespitte bulunulamaz. MGK, kararlarını Bakanlar Kurulu’na tavsiye eder. Kanunlaştırıılrsa da genel ilkeler doğrultusunda olmalı. Kişiye özgü kanun olmaz, o zaman suç aranabilir. O?hakim arkadaşımız kararında yanlış yapmıştır. Anayasa’nın 138. maddesine göre hiçbir kurum mahkemelere talimat veremez. Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne dayanak yapılarak hiçbir kişi terör örgütü mensubu veya hiçbir kurum töhmet altında bırakılamaz.

Avukat Kemal Şimşek: Böyle bir uygulama görülmedi. Ceza Usul Kanunu’nda yok. Yasalarda Milli Güvenlik Siyaset Belgesi geçmiyor. Delil bulamayıp hukuksuz gerekçeyle tutukluyor. Yargının yürütmenin güdümüne girdiğinin göstergesi.

CADI AVININ MAHKEMECE İSPATI

Avukat Sıddık Filiz: Siyasi ve yürütmenin kararları olan MGK kararının tavsiye niteliğinde olduğu yasanın 118. maddesinde belirtiliyor. Hukuki gerekçe olarak kullanılamaz. Hakimler, ‘Burada cebir şiddet de yok biz de bunu Kırmızı Kitap’a dayandıralım’ diyerek topu siyasilere atıyor. Bu karar cadı avının ispatının mahkeme kararlı belgesi olarak tarihe geçmiş oldu. Delil diye Kırmızı Kitap’ı gerekçe göstermesi yargının yürütmenin güdümüne girdiğinin delilidir. Bu bizi dünyaya rezil eder.

HUKUK REZALETİ

Avukat Bilal Çalışır: CMK' da kanunilik ilkesi vardır. Suç isnadı kanun maddesine göre yapılır. MGK kararları kanun maddesi değildir. Bu kararlar üzerinden Kırmızı Kitap üzerinden tutuklama yapmak hukuk adına tam olarak rezillik ve kepazeliktir.
<< Önceki Haber Hukuk tarihine kara bir leke olarak geçecek 'tutuklama' kararı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER