Necip Hablemitoğlu suikastı iddianamesi sayesinde çok çarpıcı bilgiler gün ışığına çıktı. Meğer Hablemitoğlu öldürülmeden kısa süre önce AKP’lilerle temas kurmuş, AKP’ye kapatma davası açılacağını söylemiş ve AKP’den milletvekili olmak istemiş.

İddianamede, Hablemitoğlu ile Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan arasında köprü görevi gören AKP'li vekil Ramazan Toprak'ın yer alıyor. Ramazan Toprak ifadelerinde, Hablemitoğlu’nun öldürülmeden hemen önce gerçekleştirdikleri görüşmelere dair bilgiler yer alıyor.

Toprak’ın ifadelerine göre, Hablemitoğlu ulusalcılardan uzaklaşmak istediğini, 3 Kasım 2002 seçimlerinden önce AKP’ye kapatma davası açılması için hazırlık yapıldığını, savcı Nuh Mete Yüksel’e kasetli kumpas kurulacağını ve kumpasın cemaatçi polislerin üzerine yıkılıp irtica operasyonları yapılacağını belirtmiş.

Ramazan Toprak, Hablemitoğlu’nun MİT müsteşarı olmak istediğini, kendilerinin de makul bulduğu bu talebi AKP grup başkanvekili Faruk Çelik’e ilettiklerini aktarıyor.

Toprak, 10 Temmuz 2002 akşamı, vilayetler evinde Necip Hablemitoğlu ve ailesi ile Halil Şıvgın ve ailesinin katılımıyla bir araya geldikleri yemekte Hablemitoğlu’nun kendisine söylediklerini şöyle ifade ediyor: “Bizden çok etkilendiğini, bize karşı (Ak partililere) önyargılarının kırıldığını, Ak Parti’ye kapatma davası hazırlığı yapıldığını, Ergün Poyraz’ın Ak Parti ve Tayyip bey hakkında bir kitap hazırladığını, bu kitap delil gösterilerek seçim öncesi kapatma davası açılacağını, kapatma davası hakkında psikolojik savaşı kendisinin yönlendirdiğini ancak bunun yanlışlığını gördüğünü, birlikte olduğu arkadaşlarının da kafalarının karışık olduğunu, Ak Parti genel merkezinin dinlendiğini ve konuşmalarımızda dikkatli olmamız gerektiğini, açılması düşünülen kapatma davası ile AK Parti’nin seçime sokulmamaya çalışılacağını, seçime girse bile bu dava nedeniyle vatandaşın umudu ve ilgisinin kırılacağını, en azından hayli zayıflatılmış olacağını, kitabın yayına hazırlanması çalışmalarının kendisine verildiğini’ söyleyince biz kitabın yayınlanması işinin engellemesi veya en azından en azından seçim yapılıncaya kadar engellemesini rica edince kırmadı ve seçime kadar birtakım bahaneler bulup kitabın yayınlanmasını engellerim dedi. Nitekim Necip beyin 3 kasım 2002 seçimleri öncesinde yayınlatmadığı bu kitap seçimlerden sonra “Patlak Ampul” adıyla yayınlandı. Ancak yayınlandığında 3 Kasım 2002 seçimleri yapılmış tabir caizse iş işten geçmişti.”

Ramazan Toprak bu görüşmeden hemen sonra Tayyip Erdoğan’ı aradığını ve görüşme talep ettiklerini, daha sonra AKP genel merkezinde görüştüklerini ve bilgileri aktardığını anlatıyor.

Toprak, Hamlemitoğlu’nun AKP’ye farklı konularda yaptığı hizmetleri de aktararak, şunları kaydediyor: “Bizi tanımaya başladıktan sonra o arkadaşlarıyla da araya mesafe koymaya başlamıştı. O tarihlerde açılan davalar nedeniyle mali durumunun mali durumunun bozulduğundan bahseden Necip Hamlemitoğlu açıkça söylememişti ama biraz da bu yüzden olsa gerek bizim için büyük riske girerek yaptıkları hizmetlerin partimizle değerlendirileceğini, Ak Parti’den milletvekilliği teklifi beklediğini belirtmişti.”

İddianamedeki bu çok önemli detayları seri tweetler olarak paylaşan Emre Uslu, cinayete dair şu değerlendirmeyi yapıyor: “Hablemitoğlu hem Patlak Ampül'ün yayınlanmasını erteleyip AKP'nin seçime katılmasının önünü açması, hem de Nuh Mete Yüksel'e kurulacak kumpası önceden haber vermesi Ergenekon'un planlarını bozmuş. Hablemitoğlu "HAİN İNFAZI" şeklinde SOL gözünden vurularak öldürülmüştü.”

Üzerinden 20 yıl geçen suikaste dair çok önemli bir bilgi iddianame sayesinde ortaya çıktı. Hamlemitoğlu’nun AKP ve Erdoğan’ın “aldığı çok büyük risk” ve sonucu ortada. Ancak bu bilgi 20 yıldır kamuoyundan saklandı. Ne Erdoğan bahsetti bu bilgilerden ne de şahit olan AKP’liler.

Erdoğan bu çok önemli bilgiyi neden sakladı acaba?  

İşte Emre Uslu’nun iddianameki çok önemli bilgilere dair yaptığı paylaşımlar: