Iğdır'da sendikalar, Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan olaylar nedeniyle bir günlük iş bırakma eylemi yaptı. Belediye Meydanı'nda bulunan İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi Anıtı önünde toplanan eylemciler, bu bölgelerde sokağa çıkma yasaklarının sona ermesini, çatışmaların durmasını ve ara verilen eğitimin bir an önce başlamasını istedi.

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipler Birliği (TTB) üyeleri, sokağa çıkma yasaklarına karşı 29 Aralık'ta bir günlük iş bırakma eylemi yaparak belediye meydanında bulunan insan hakları evrensel bildirgesi anıtı önünde basın açıklaması yaptı. Sendika üyeleri, 'Savaş ve baskı politikalarına hayır', 'Savaşa karşı barışı savunacağız' yazılı pankart açtı. Eyleme HDP Iğdır Milletvekili M.Emin Adıyaman da destek verdi.

Eğitim-Sen Iğdır İl Temsilcisi Gökmen Gürcan'ın okuduğu ortak basın açıklamasında savaşın durdurulması ve sokağa çıkma yasağının kalkması istendi. Kentlerin abluka altına alındığını belirten Gürcan, "Doğu ve Güneydoğu'da uygulanan sokağa çıkma yasakları, savaş halini andıran askeri yığınaklar, okulların, hastanelerin ve devlet dairelerinin karargahlara dönüştürülerek çatışmaların bütün bölgeye yayılmasıyla birlikte ilçeler, şehirler abluka altına alınıp boşaltılmakta, yüzlerce insan evlerinden alınarak kapalı spor salonlarına hapsedilmekte, çocuklar ve kadınlar hedef alınarak katledilmektedir. İnsan cesetleri günlerce sokaklarda bırakılmakta, almaya çalışan yakınlarına ateş açılmaktadır. Devlet yaklaşık 3 bin 800 öğretmeni savaş boyutundaki operasyon öncesi hizmet içi eğitim adı altında ilçelerden çıkarırken 40 bin öğrenciyi kaderlerine terk etmekle ve sağlık emekçilerini hastanelere hapsetmekle çok tehlikeli bir mesaj vermiştir. Eğitim ve sağlık başta olmak üzere tüm kamu hizmetleri savaş düzenine göre yeniden dizayn edilmektedir." şeklinde konuştu.

Savaşın durdurulması gerektiğini vurgulayan Gürcan, "Akan kan ve gözyaşlarını durdurmanın tek çaresi, halklara karşı açılan bu savaşı derhal durdurmaktır. Çocukların, kadınların, gençlerin, yoksulların kanının aktığı, anaların gözyaşının kurumadığı, insanlarımızın yıllarca unutamayacakları acılar yaşayacakları ve iki halkın bir arada yaşama umudunun gittikçe tükendiği bir savaşa ne içeride ne de dışarıda asla razı olmadığımızı her alanda dile getirdik. Endişelerimizi, taleplerimizi ve çözüm önerilerimizi her fırsatta ve her zeminde dile getirdik." ifadelerini kullandı.
Eylem, yapılan açıklamaların ardından olaysız sona erdi. CİHAN